Buradasınız
Suriyeli Bir Emekçinin Düşünceleri
Mersin’den bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Tüm dünyada yürümekte olan bir emperyalist savaş mevcut. Suriye’den Libya’ya, Irak’tan Yemen’e ve oradan Filistin coğrafyasına ve daha fazlasına yayılan bir savaş, bu savaş Üçüncü Dünya Savaşından başka bir şey değil, sadece yeni biçimlerde sürdürülüyor. Bu savaşta yüzbinlerce insan ölüyor, milyonlarcası yaralanıyor ve bir o kadarı da göç yollarına düşüyor.
Birkaç gün önce bir Suriyeli abi ile tanıştım. Abinin adı Hüseyin. Hüseyin abi üç yıldır Türkiye’de ve paket servis işlerinde çalışıyor. Ancak firmalar ona diğer çalışanları gibi davranmıyor. Çünkü Hüseyin abi Suriye’den gelmek zorunda kalan ve orada kalan aile üyelerine para göndermek zorunda olan biri. Bunu bilen patronlar onu uzun saatler boyunca ve düşük ücretler karşılığında işte çalıştırıyor. Bir de paket dağıtmak için işyerleri ona motosiklet vermiyor çünkü onun ehliyeti burada geçersiz sayılıyor. Bu yüzden ceza yediğinde firma sorumlu görünmek istemiyor. Yani tüm yük Hüseyin abinin omuzlarında. Bu konu üzerinde sohbet ediyorduk, başladı anlatmaya: “Bunların hepsini yaşıyorum işte. Geçen gün bir motor alabildim borç karşılığında. Ben burada kredi çekemediğim için bu motoru da yüzde otuz daha fazla para ödeyerek alabildim. Patronlar bir yandan, çalışanlar da öbür yandan bizi dışlıyorlar. Oysa biz suçsuzuz. Bana işçiler diyor ki sen az paraya çalışıyorsun, biz işsiz kalıyoruz bu yüzden. Ama bunu ben istemiyorum ki, ben istiyorum ben de sizinle aynı parayı alayım ama patron hem bize bu parayı vermiyor hem de bizi kötü gösteriyor. Sanıyorlar ki biz istediğimiz için buraya geldik. Ama biz savaş çıktı bu yüzden geldik. Bu savaşı da büyük ülkeler çıkardı, para için çıkardı. Ama olan bize oluyor. Geçen zorlukla aldığım motor için ehliyetim yok diye üç kere ceza yedim ve bunları ödemek için motorumu satmam gerekti. Şimdi tekrar borçlanıp motor aldım çalışmak için. Bunu hak etmedik.”
Milliyetçilik zehriyle bizleri zehirlemeye çalışan egemenler işsizliğin, maaşların, kötü koşulların vs. sebebini Suriyeli emekçilermiş gibi göstermeye çalışıyorlar. Bizleri alabildiğine kutuplaştıran patronlar sorunların kaynağını da başka yerde aramamızı istiyorlar. Esas suçluyu gözlerden saklamak için hep aynı yalanlara başvuruyorlar. Aynı sorunların gerçek çözümü için bir araya gelmemizden, örgütlü davranmamızdan korkuyorlar.
Dünya ne yazık ki kapitalistlerin elinde bir cehenneme dönüşmüş durumda. Savaşları kendi çıkarları için başlatan kapitalistler ve bu savaşlarda hayatlarını kaybeden, göç yollarına düşen ve kötü koşullara mahkûm edilen milyonlar… Tablo bu denli karanlıkken soralım o halde: Dünyadaki en iyi sistem olarak pazarlanan ve her fırsatta övülen kapitalizm insanlığa mı fayda sağlıyor yoksa bir avuç asalağa mı? Unutmamalıyız dostlar, bizler milliyetçilik tuzağına düşmeden örgütlenmeliyiz. Kapitalizmi tarihin çöp sepetine yollamadığımız sürece savaş da yıkımlar da iş cinayetleri de geleceksizlik de devam edecek. Hani bir söz vardır; dibin dibi yok diye. Aynen öyledir. Dibin bir sınırı yoktur. Bu sınırı çizecek ve süreci tersine çevirerek insanlığı yeni şafaklara götürecek olan da dünya işçi sınıfının mücadelesidir.
Akıllı Karınca, Bilinçli İşçi
Büyüdükçe Çoğalan Bir Umudumuz Var
- Göçmen Düşmanlığı Kimin İşine Geliyor?
- Emekçilerin Mülteci Düşmanlığından Çıkarı Yoktur!
- “İstanbul’da Herkes Yabancı”
- İnsanlık Aya’nın Gözlerinde Saklı
- Umut Tekneleri Ölüm Tekneleri Olmaya Devam Ediyor
- Dümen Yelpazesinde Yaşam Savaşı
- Bu Düzen Çocuklarımıza Bir Oyuncak Bile Veremez
- Bursa’da Göçmen Faciasının Hatırlattığı Acı Gerçekler
- Ortak Duygular Yapay Duvarları Yıkar
- Fakir Baykurt, “Gece Vardiyası” ve Göçmenler
- Göç Sorunu: Hangi Yola Girmeli, Kime Karşı Durmalı?
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Kimin Yanındayız, Kime Karşı Duracağız?
- Adu: Bir Çocuk ve Mültecilik
- Mülteci İşçilerle Biz Bir Sınıfız
- Fas Sınırında İnsanlık Trajedisi: Umut Tekneleri Ne Zaman Kıyıya Varacak?
- Sınıf Kardeşliğini Yükseltelim
- Suriyeli Bir Emekçinin Düşünceleri
- Umut Yolculuğu
- Ne Kadar da Misafirperverlermiş!
Son Eklenenler
- İstanbul 112 Ambulans çalışanları ve SES İstanbul Şubeleri, 26 Temmuz Cuma günü Avrupa İl Ambulans Servisi Başhekimliği binası önünde, yaşanan sorunlara çözüm bulunması talebiyle basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasına 112...
- Otoriter, faşist rejimlerin iktidarda olduğu dönemlerde toplumsal değerler aşındırılır, insanlar yalnızlaştırılır, bencillik ve bireycilik daha fazla öne çıkar. Zulme ve haksızlığa karşı çıkmak aptalca, kişisel çıkarları ön planda tutmak, bunun için...
- Kemal Türkler anılırken yaşadığı dönemle ve mücadele arkadaşlarıyla, sınıf mücadelesinde elde ettikleri kazanımlarla anılıyor. Bize öyle önemli bir miras bırakmış ki katledilişinin 44. senesinde bizler onu hâlâ aramızda ve kavgamızda hissediyoruz....
- İstanbul Çatalca’da bulunan, sucuk, salam, sosis gibi işlenmiş et ürünleri üretimi yapılan Polonez’de baskılar ve hukuksuzluklar artıyor, işçiler de sendikal haklarına sahip çıkmaya devam ediyor. Tekgıda-İş Sendikasının yeterli çoğunluğu sağlayarak...
- Siyasi iktidar Türkiye’nin dört bir yanını maden şirketlerine peşkeş çekmeye devam ediyor. Son olarak Emsa Enerji ve Madencilik şirketi Tokat’ta 30’dan fazla köyün yaylası ve su havzası olan Sorhun Obasında altın aramak için sondaj çalışmalarına...
- Sermaye sınıfının sendika düşmanlığına ve ücret gasplarına karşı işçilerin ve emekçilerin mücadeleleri sürüyor. İstanbul Çatalca’da Polonez işçileri patronun sendika düşmanlığına karşı direnişe geçti. Şişli Belediyesi işçileri ücretlerinin eksiksiz...
- “Fabrikadaki çoğu kadın 600-700 işçiye haklarının ellerinden gideceğini anlattığımızda protestoya katılmayı tereddütsüz kabul ettiler. Fabrikada sendikasız işçi yoktu. Kadınlar erkeklerden daha bilinçliydi. Sınıfsal olarak da meseleyi biliyorlardı....
- Başka dilde bir şarkı söylendiğinde sözlerini anlamayız. Yine de şarkıda akan hisler yüreğimize kolaylıkla işler. Elbette müziğin gücü ve evrenselliğidir bu. Ancak esas güç, egemenlerin ne yaparlarsa yapsınlar önüne geçemeyecekleri duygudaşlık...
- DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in Genel Başkanı, Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi Kemal Türkler, katledilişinin 44’üncü yılında Topkapı Mezarlığındaki mezarı başında anıldı. 22 Temmuzda gerçekleştirilen anmaya DİSK’e bağlı sendikaların üye ve...
- Türkiye işçi hareketinin yükselişe geçtiği 1960-1980 arası dönemi düşündüğümüzde bu yükselişe büyük katkısı olan Maden-İş geleneğini ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler’i anmamak olmaz. Kemal Türkler, bu dönemin sembolü haline gelmiş isimlerden...
- Kemal Türkler… DİSK’in kurucusu, Maden-İş’in unutulmaz önderi… Dürüst, namuslu ve yüreği işçi sınıfından yana atan bir sendikacı… Katledilişinin 44. yıldönümünde büyük işçi önderi Kemal Türkler'i saygıyla anıyoruz.
- Özçelik-İş’in örgütlü olduğu Yolbulan Metal fabrikasında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine işçiler 20 Haziranda greve başladı. Sakarya Şehir Hastanesi şantiyesinde çalışan İYİ-SEN üyesi taşeron işçilerinin ücret gaspına karşı 22...
- Bangladeş’te kamu sektöründe istihdam kotasına karşı öğrencilerin başlattığı protestolar büyüyerek devam ediyor. Kamu sektöründe kota sisteminin kaldırılmasını talep eden öğrenciler ve emekçiler kamuda işe alımda liyakata dayalı bir sistem...