Buradasınız
Taşeronlaştırmaya Hayır, Örgütlü Ol, Güçlü Ol!

Genel-İş Sendikası Anadolu Yakası 1 Nolu Şube ve UİD-DER birlikte “Taşeronlaştırmaya Hayır, Örgütlü Ol, Güçlü Ol!” etkinliği gerçekleştirdi. Kadıköy Evlendirme Dairesi’nde gerçekleştirilen ve salonun tamamen dolduğu etkinliğe, Genel-İş üyesi Kadıköy Belediyesi işçileri, Genel-İş Anadolu Yakası 1 Nolu Şube Yöneticileri, Kartal ve Ataşehir belediyesinden işçiler, UİD-DER Başkanı Bayram Yılmaz, TKP 1920 İstanbul İl Başkanı Yusuf Türkoğlu ve DİSK/Güvenlik-Sen yöneticileri katıldılar. Etkinlikten hemen önce fuayeyi dolduran belediye işçileri, bülten, bildiri ve broşürlerin yer aldığı stantları ziyaret ettiler.
“Merhaba” şarkısıyla coşkulu bir şekilde başlayan etkinlik, sınıfsız, sömürüsüz bir dünya yaratma mücadelesinde güneşe gömdüğümüz ve iş cinayetlerinde yaşamlarını yitiren sınıf kardeşlerimiz için saygı duruşuyla devam etti.
Saygı duruşunun ardından etkinliği düzenleyen kurumların temsilcileri birer konuşma yaptılar. İlk konuşmayı yapmak üzere Genel-İş Anadolu Yakası 1 Nolu Şube Başkanı Mahmut Şengül kürsüye çıktı. Şengül, Kadıköy Belediyesi’nde işe ilk girdiğinde yaklaşık 1780 olan kadrolu işçi sayısının bugün taşeronlaştırma sonucunda 280’e kadar düştüğünü hatırlattı. Bu durumun belediye işçilerinin eylemlerine ve etkinliklerine olumsuz bir şekilde yansıdığını ifade etti. Salonu dolduran kalabalığa seslenen Şengül, “ancak yeniden o eski heyecanı yaşıyoruz” dedi.
Konuşmasının devamında Şengül, taşeronlaştırmayı yaygınlaştıran ve iş cinayetlerinin artmasına neden olan AKP hükümetini eleştirdi. Türkiye’nin dünyanın en büyük 17. ekonomisi olmasıyla övünen AKP’nin, asgari ücrete yaptığı yüzde 6’lık zamla işçileri bir kez daha sefalete mahkûm ettiğini ifade etti. Şengül, asgari ücrete uygulanan vergi oranlarının aşağı çekilmesi, asgari ücretin yükseltilmesi, taşeronluğun yasaklanması ve taşeronda çalışan işçilerin kadroya geçirilmesi, sendikal örgütlülüğün önündeki engellerin kaldırılması taleplerini dile getirdi. Şengül’ün konuşması şu sözlerle son buldu: “Bizler inanırsak yapamayacağımız hiçbir şey yok. Örgütlü olacağız, birlik olacağız, iyi olacağız, diri olacağız. İşte o zaman her şey bizden yana olacak.”
Şengül’ün ardından konuşan UİD-DER temsilcisi Caner Akyol, taşeronlaştırmaya karşı mücadele yürüten Genel-İş üyesi işçilere başarılar diledi. Akyol, uzun yıllardır sınıf mücadelesinin içinde yer alan ve önemli deneyimler biriktiren işçilerin grevlerde, direnişlerde ve işyerlerinde mücadele yürütürken bir araya gelerek UİD-DER’i kurduklarını anlattı. İşçi sınıfının hem ulusal hem de uluslararası birliğini sağlama çabasını UİD-DER’in kesintisiz devam ettirdiğinin altını çizen Akyol, sendikaların tabanlarında daha güçlü örgütlenmeler yaratmak üzere eylem ve etkinlikler örgütlendiğini sözlerine ekledi: “Bugün burada örneklerinden birini gerçekleştirdiğimiz üzere, mücadeleci sendikalarla ortak çalışmalar yürütüyoruz. Sınıfımızı aydınlatmak ve mücadeleye katmak için ortak etkinlikler düzenliyoruz.”
“Dağınıklık, güvensizlik ve güçsüzlüğe teslim olmadan sendikalarımızda, mücadele örgütlerimizde birleşmeliyiz. İşçi sınıfının birliğini ve dayanışmasını güçlendirmek, örgütlülüğünü ve mücadelesini büyütmek için çalışmak hepimizin boynunun borcudur” diyen Akyol, işçileri UİD-DER’in “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” kampanyasına omuz vermeye davet etti. İşçiler, UİD-DER’in davetini alkışlarla karşıladılar. Akyol, konuşmasını şu sözlerle bitirdi: “Kardeşler, gelin, patronlar sınıfına karşı öfkemizi, azmimizi, coşkumuzu, enerjimizi sınıfımızın talepleri için mücadeleye katalım. Gelin hep birlikte sınıfsız, sömürüsüz bir dünya yaratmak üzere mücadelemizi büyütelim, güçlendirelim.”
Konuşmaların ardından yapılan sunumda, patronların aynı işyerinde çalışan işçileri birbirine düşürdükleri, kardeş halkların da birbirine düşürüldüğü ve emperyalist savaşlarda halkların kurban edildiği ifade edildi. Ve zalimlerin düzenine son vermek için birlik çağrısı yapıldı.
İşçilerin nasıl yaşadıklarını, asgari ücrete yönelik tepkilerini; iş cinayetlerine kurban giden işçilerin ailelerinin duygularını yansıtan videolar ilgiyle izlendi. Silikozis hastalığına yakalanan bir kot kumlama işçisinin ölüm döşeğinde olduğu halde yaşama tutunma hayali, salonu dolduran tüm işçileri duygulandırdı.
Sunumda Genel-İş’in de bağlı olduğu DİSK’in mücadele tarihinden örnekler verildi. 1970’teki Büyük 15-16 Haziran Genel Direnişi, 1976’da Maden-İş’in öncülüğünde gerçekleşen “DGM’ye Hayır” eylemleri hatırlatıldı: “İşte kardeşler bugün bize gerekli olan sendikal anlayış, işçilere güç verecek ve onları mücadeleye sevk edecek bu mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışıdır. Tüm sendikaların sahip çıkması gereken anlayış işte budur.”
Genel-İş Anadolu Yakası 1 Nolu Şube’nin Kadıköy Belediyesi’nde taşeron işçilerini örgütleyerek önemli bir adım attığı ifade edildi. Belediye’ye ait çeşitli işyerlerinde çalışan işçilerle yapılan röportajın videosu izlendi. İşçilere “Genel-İş’e Üye Ol, DİSK’li Ol, Güçlü Ol!” diyen sendikalarına ve “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” diyen UİD-DER’e sahip çıkma çağrısı yapıldı.
UİD-DER müzik grubunun ezgileri eşliğinde devam eden etkinlik halaylarla sona erdi. Genel-İş üyesi işçiler, etkinliğin ardından böylesi bir etkinlik gerçekleştiren sendikalarına ve derneğimize teşekkür ettiler.
- UİD-DER 1 Mayıs’a Hazırlanıyor: Umut Örgütlü Mücadelede!
- Birlik ve Dayanışmamızı Büyütmeye Devam Edeceğiz
- Çatalca’da “Polonez İşçileri Diyor ki: Birlik ve Dayanışmamızı Büyütelim!” Etkinliği
- UİD-DER’de “İşçi Sınıfının Mücadelesi Durdurulamaz” Etkinlikleri Devam Ediyor
- “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
Son Eklenenler
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...
- Erik ağaçları durmuşsa çiçeğe/ Işıldamışsa kavakların yaprakları/ Sular yürümüşse söğütlerin dallarına/ Sarmışsa madımaklar çimenleri/
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde Petrol-İş Sendikasında örgütlü 213 işçi, 21 Mayıs sabahı greve çıktı. UİD-DER’li işçiler olarak grevin 5. gününde Mersin’deki fabrikanın önünde grevci işçilere dayanışma ziyaretinde...
- Nakba’nın 77. yılında dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler, Filistin halkına yapılan zulmü protesto ediyor, şehir meydanlarında kitlesel gösteriler düzenliyor. Dünya genelinde yüzbinlerce işçi ve emekçi, 77 sene önce Filistin halkının...
- Adana ve Mersin’de faaliyet gösteren Toros Tarım tesislerinde çalışan 213 işçi 21 Mayıs sabahı greve çıktı. Kocaeli Dilovası OSB ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında eş zamanlı grev başladı.
- Karabağlar, İzmir’de ikamet ettiğim ilçedir. Mahallelerinin büyük çoğunluğunda işçi ve emekçiler yaşar. Küçük bir kesimse tuzu kuru, küçük burjuvalardan oluşur. Belediye bu zengin semtlere gösterişli hizmetler sunarken, yoksul mahalleler hep ikinci...
- Grevdeki Temel Conta işçileri 22 Mayısta fabrika önünde kitlesel basın açıklaması gerçekleştirerek işverenin grev kırıcı uygulamalarını ve saldırgan tutumunu protesto etti. Eyleme Türk-İş’e bağlı sendikalar, KESK İzmir Şubeler Platformu, Genel-İş...
- Küçük bir işçi çocuğu. Elinde, üstünde “Kreşe Gidemediğim İçin Greve Geliyorum” yazan kartonuyla poz vermiş. Muhtemelen annesi tarafından grev yerine getirilmiş. En küçük olmanın verdiği şirinlikle bütün işçilerin göz bebeği olmuş. Kreşte...