Buradasınız
UİD-DER bir okul
İstanbul’dan bir işçi
UİD-DER, işçi sınıfının kurtuluşuna adanmış ömürlerin ve dünyayı değiştirmeye soyunan koca yüreklerin bin bir emekle ve sabırla yaratmış oldukları bir ailedir. Ben de bu ailenin bir parçasıyım. Böyle bir ailenin içinde olduğum için kendimi çok şanslı buluyorum. Nedeni ise UİD-DER ailesi çok şey öğretiyor. En önemli şey güven. Bu ailenin içerisinde olanlar kendilerine ve birbirlerine öyle güveniyorlar ki, toplumdaki sıradan ailelere hiç benzemiyorlar. Sanki bu insanlar bu dünyada yaşamıyorlar. İnanın çay içmenin, yemek yemenin keyfi UİD-DER’de çok farklı ve anlamlı. Çünkü paylaştıkça artan bir güzellik var burada.
UİD-DER bir okul. İşçilerin ve emekçilerin bir okulu. Yaşamı, paylaşımı, mutluluğu, güveni, sabrı ve en önemlisi nasıl bir toplumda yaşadığımızı, bu sistemin nasıl bir sistem olduğunu, uğradığımız haksızlıklara karşı nasıl mücadele vereceğimizi, hakkımızı nasıl arayacağımızı bu okuldan öğreniyoruz.
Bugün işçi sınıfının bu okula ihtiyacı var. Biz işçiler dünyadaki bütün güzellikleri ellerimizle yarattığımız halde bütün haksızlıklara yine biz maruz kalıyoruz. Bizden istedikleri şey; birbirine güvenmeyen, yabancılaşmış, insani değerlerini yitirmiş, paylaşmayan, sorgulamayan, sadece birilerinin mutluluğu için çalışan birer makine olmamız. İşçi sınıfını ezen, sömüren ve yaşam haklarımızı elimizden almaya çalışan, bu düzenin egemenlerine hizmet etmemiz. Onların istedikleri bunlar ve bizi buna uygun şekillendiriyorlar.
Topluma baktığımızda bizim durumumuz, yani işçi sınıfının durumu tam da burjuvazinin istediği kıvamda. İsteklerini eksiksizce yerine getirmişiz. Çok mutlu yaşamayı sanki sadece onlar biliyor. Canımızla, kanımızla yarattığımız bütün güzellikleri onların hizmetine sunuyor ve açlığı, savaşların bedellerini, işsizliği ve daha bir sürü olumsuzluğu yine biz çekiyoruz. Hem de bilinçsizce. Bilinçli olmamız için işte bu okula ihtiyacımız var.
UİD-DER’in yapmış olduğu bütün etkinliklerde kapitalist sömürü düzeninin ne olduğunun ve nasıl işlediğinin teşhiri yapılıyor. Savaşların, açlığın, işsizliğin bu sistemin birer parçası olduğunu ve bu sistem yıkılmadıkça bu sorunların ortadan kalkamayacağını anlatıyor.
Oysa dünyada bilim ve teknoloji insanlığın hizmetine sunulsa, üretim ihtiyaca göre yapılsa, üretenler dünyayı yönetse, hiçbir sorun kalmaz bu dünyada. Böyle bir dünyanın da olması mümkün. Adı da Sosyalizm!
Bu okula ihtiyacımız var. Bu okulun amacı dünya işçi sınıfının birlik ve beraberliğini sağlamak. Bugün biz işçilerin, bu okulu sahiplenmemiz gerekiyor. Burjuvazi kendi saltanatını sürdürmek için sürekli yalan üretiyor. Anlattığı yalanlara kanmamızı istiyor. Onlar istedikleri kadar yalan söylesin, onlara karşı bize doğruları anlatan bir okulumuz var. Ezilenlerin ve sömürülenlerin olmaması için, savaşların, açlığın olmadığı bir dünya için, bütün halkların kardeşliği için UİD-DER e kulak ver ve sen de bu aileye katıl!
Dünyanın bütün işçileri birleşin!
Birleşen işçiler yenilmezler!
Kapitalist spazmlar
- UİD-DER 1 Mayıs’a Hazırlanıyor: Umut Örgütlü Mücadelede!
- Birlik ve Dayanışmamızı Büyütmeye Devam Edeceğiz
- Çatalca’da “Polonez İşçileri Diyor ki: Birlik ve Dayanışmamızı Büyütelim!” Etkinliği
- UİD-DER’de “İşçi Sınıfının Mücadelesi Durdurulamaz” Etkinlikleri Devam Ediyor
- “Orta Doğu’da İşçiler ve Sendikal Hareket” Kitabı Üzerine Söyleşi
- UİD-DER Mersin’de 1 Mayıs Etkinliği Düzenledi
- UİD-DER’de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” Etkinlikleri
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Ukrayna Savaşının 2. Yıldönümü: “Emperyalist Savaşa Karşı Mücadeleye!”
- “Ben Rosa Luxemburg” Oyunu İşçilerle Buluştu
- UİD-DER’in Coşkulu 1 Mayıs Etkinlikleri Devam Ediyor
- UİD-DER’den Coşkulu Etkinlik: 1 Mayıs’ta ve 14 Mayıs’ta Değişim İrademizi Gösterelim!
- Rosa Luxemburg: İnsanlığın Büyük Davasına Adanmış Bir Ömür, Yaşam Dolu Cesur Bir Yürek!
- Bu Heyecan Farklı Bir Heyecan
- Heyecan ve Duygu Dolu Bir Film Şeridiydi
- İşçi Sınıfının Aktarma Kayışı UİD-DER’e Teşekkürler
- Gerçeğin Işığını Taşıyanlara Selam Olsun!
- Ekim’in İzinde: Yeni Bir Dünyaya Mecburuz
- The Strike/Grev Resmi Bana Üniversitedeki Eğitim Seviyesini Hatırlattı
Son Eklenenler
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...