Buradasınız
UİD-DER Bizim İçin Var
Elmabahçesi’nden bir metal işçisi
Ben metal atölyesinde çalışan 17 yaşında bir işçiyim. Bizim işyerinde 10 işçi çalışıyor. Çoğu zaman günde 15 saat çalışıyoruz. Fazla mesai bizlere dayatılıyor. Hafta içi 4 saat fazla mesai yapıyoruz, hafta sonları ise 10 saat çalıştırılıyoruz. Hastalandığımızda bizlere izin verilmiyor. Çalıştığımız atölyede hiçbir iş güvenliği yok! Aşırı tozlu bir ortamda üretim yapıyoruz. Bizlere çoğu zaman maske verilmiyor, verilse de kullanışlı olmayan kalitesiz maskeler veriliyor. Üretim sırasında don yağ ve domuz yağı kullanıyoruz. Maske takmadığımızda, kullandığımız yağların parçacıkları ve metal tozlarını solumak zorunda kalıyoruz. Polisaj işinde çalışan işçilerin kanser olma olasılığı oldukça yüksek. İnanın çok kötü koşullarda çalışıyoruz. Yaşadığımız diğer sorunlardan biri de yemek sorunu. Yediğimiz yemeğin tabldot ücreti 2,5 lira, fazla söze gerek yok, bu fiyata yapılan yemekten ne beklene bilir ki? Üstelik de ben asgari ücrete çalışıyorum. Bu tür atölyelerde yaptığın iş değil yaşın belirliyor ücretini. Aldığım ücret evimi geçindirmeye yetmiyor. Çünkü evde bir tek ben çalışıyorum. Babam yok ve ağabeyim işsiz. Annem ise garibim ömür boyu çektiği çilelerden kaynaklı yorgun ve hasta.
Çalışma ortamımda bir başka sorun ise, aslında benim en çok zoruma giden sorun da bu, ayrımcılık! Kürt- Türk ayrımcılığı! Annem Türkçeyi hiç bilmiyor. Dolayısıyla onunla telefonda konuşurken Kürtçe konuşuyorum. Patron ve ustalarım bana “bu işyerinde Kürtçe konuşmak yasak! Bir daha konuşmayacaksın” diye baskı yapıyorlar. Ben bu durum karşısında tabii ki sessiz kalmıyorum. Kürtçe konuşmam gerektiğinde Kürtçe konuşuyorum. Çünkü benim anadilim Kürtçe ve anadilimde konuşmak benim en büyük hakkım!
Ben UİD-DER’le tanışmadan önce patronun karşısında hep susuyordum. Patron ne derse “tamam abi, haklısın abi, olur abi” diyordum. Ama dernekteki etkinliklere katılmaya başladıktan sonra haklarımı öğrenmeye başladım. Patronun her dediğine artık “haklısın abi” dememeye başladım. Şunu öğrendim ki, biz işçiler haklarımızı bilmediğimizde patronun karşısında susmaktan başka bir şey yapamıyoruz. İşte bunun için benim bütün işçilere tavsiyem UİD-DER’e gelsinler ve buradaki arkadaşlarla tanışsınlar. Haklarını öğrenip patronlara karşı kendilerini savunsunlar. Bu da yetmez, bütün patronlara karşı Kürt, Türk demeden hiçbir ayrımcılık yapmadan birlik olmalıyız ve haklarımızı birlikte savunmalıyız. Ben bu dernekte öğrendim ki, UİD-DER bunun için var.
Yaşasın Halkların Kardeşliği, İşçilerin Birliği!
ANI
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...
- 1 Mayıs’a gitmeden önce egemenlerin yarattığı algı yüzünden benim de endişelerim vardı. Fakat “Ben hakkımı savunmalıyım” diye düşünerek, arkadaşlarımın ısrarlı daveti sayesinde UİD-DER’le birlikte Bursa’da 1 Mayıs’a katıldım. İlk 1 Mayıs’ımdı, iyi...
- Ağır sorunlar altında bunalan işçi sınıfının bu sorunlar karşısında bir çıkış yolu bulabilmesi için sendikalarına sahip çıkması, sermayenin ve sendika bürokratlarının planlarını, niyetlerini boşa düşürmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle siyasi...
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına 8...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen mitinglere yüzbinlerce sendikalı sendikasız işçi, işsiz, emekli, emekçi kadın, genç katıldı. İşçi ve...
- Türkiye’nin dört bir yanında sendikalaşmak isteyen işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Bursa’da Öz İplik-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan ve direnişlerine devam eden Durak...
- Türkiye tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma Katliamı davasında daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Katliamın 10. yılında görülmeye başlanan kamu davasının ilk duruşması 8 Mayısta Soma 2. Asliye Ceza...
- Merhaba işçi ablalarım, abilerim. Ben İzmir’de yaşayan bir lise öğrenciyim. Ben de UİD-DER ile 1 Mayıs’a katılmak için İstanbul’da yaşayan teyzeme geldim. İlk defa 1 Mayıs’a katıldığım için sizlerle duygularımı paylaşmak istiyorum.
- Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu,...
- Türkiye’de işçiler, reel ücretlerin düşmesi, çalışılmış günlerin ücretinin dahi patronlar tarafından gasp edilmesi gibi sorunlarla boğuşuyorlar. Diğer taraftan sağlık emekçileri ticarethaneye dönüştürülen sağlık sisteminin dayattığı ağır iş yüküyle...
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.