Buradasınız
UİD-DER’in Kapısı
Kocaeli/Gebze’den bir kadın işçi

Yeni işbaşı yaptığım fabrikadaki arkadaşlarım sayesinde kesişti yolum UİD-DER’le. 2022’nin başından sonuna kadar bana bir şey kattığını düşünüyorum. Bir sene boyunca birden çok etkinlikte, kampanya çalışmalarında yer aldım. Bütün bunların sayesinde sınıf mücadelesinin ne olduğunu, kim olduğumu, geçmişimi öğrendim.
Koca bir senenin sonunda bir etkinlikte bir araya geldik. Kocaman bir ailemiz var bizim. Muazzam bir şekilde hazırlanmış şiirler, şarkılar ve sofralarla, insana umut aşılayan bir etkinlik geçirdik. Bu defa heyecanım diğer etkinliklere göre daha büyüktü çünkü benim oğlum ilke defa UİD-DER’li arkadaşlarıyla birlikte şiir okuyacaktı. Onun heyecanı benden de fazlaydı, bunu bir bakışta görebilmek mümkündü. Yemekler yenildi, şarkılar söylendi, şiirler okundu. Birbirinden güzel sohbetler edildi. UİD-DER’le tanıştıktan sonra hayatımızda nelerin değiştiğine dair duygu ve düşüncelerimiz alındı. Aslında kazanımlarımız o kadar çoktu ki hangisini saysak bilemedim. Bir arkadaşımızın söylediği cümlede kendimi buldum aslında. Şöyle diyordu: “UİD-DER’in kapısından içeri girene kadar çok şeyi bildiğimi sanıyordum ama yanılmışım.” Tam da bu cümlede ben de kendimi buldum. Ben de çok şey bildiğimi sanıyordum. Ama aslında hiçbir şey bilmiyormuşum. Bildiğimi sandığım her şey aslında bilmediklerimmiş. Şimdi ise yeni baştan başladım hayata. İnsanlara, olaylara her şeye farklı bir pencereden bakmayı öğrendim. Dinlemeyi, anlamayı, yeri geldiğinde susmayı… “Ben biliyorum”, “ben yaparım, ederim”, bu cümleler bende manasını yitirdi. Ne mutlu bana ki yolum UİD-DER’in kapısına çıktı. Benimle birlikte oğlumun da… Kimsem yok, kimsesizim diye düşünecek bir düşünce geçmesin insanların aklından. Öyle bir yer var ki kapısı sonuna kadar açık işçi sınıfının mücadelesinin içinde yer almak isteyen herkese… Önce kendimizden ve daha sonra da etrafımızdan başlayarak her şeyi değiştirip bambaşka bir hale dönüştürebiliriz, el birliğiyle. Neden bir yumruk da sen, ben olmayalım? Biz bir olursak eğer her şeyle mücadele edebiliriz. Örgütlüysek daha güçlüyüz…
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
Son Eklenenler
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...