Buradasınız
Vicdanını İradenle, İradeni Mücadeleyle Birleştir
Esenyurt’tan bir kadın işçi
“Kızımın hayalleri vardı, daha yapmak istedikler vardı, onu hayattan kopardılar.” Bu feryat, Pınar’ın bir cani tarafından katledilmesinin ardından acılı babanın haykırışı... Zekiye, Zeynep, Gül, Nurcan, Özgecan, Pınar ve daha ismini saymadığımız birçok kadın, çürüyen kapitalist düzende erkek egemen toplumun yetiştirdiği sapkın katillerin kurbanı oldular. Katillerin savunmaları hep aynı: “Cinnet geçirdim öldürdüm, çok seviyordum benden ayrılmasına dayanamadım.” Genellikle katiller kadınların en yakınındakiler oluyor. Sevgilileri, kocaları, babaları ya da kardeşleri tarafından yaşamdan koparılıyorlar. Kadının aile ve toplumsal yaşamda öne çıkması, haklarını istemesi, kendine dair kararları kendisinin vermesini istemesi birilerini bir hayli öfkelendiriyor. Özellikle gerici iktidarlar tarafından alttan alta körüklenen “erkekle kadın eşit değildir” düşüncesi, lümpenleri ve katilleri cesaretlendiriyor. Her cinayet, şiddet veya taciz olayından sonra; iktidardan devlet bürokrasisine, polisten yargıya ve medyaya kadar erkek egemen düşüncenin temsilcileri bir biçimde suçu işleyeni aklama ve haklı gösterme çabasına giriyorlar.
İşin aslına bakacak olursak çevre sorunundan kadın sorununa, eşitsizlikten adaletsizliğe kadar her sorunun müsebbibi sınıflı bir toplum olan kapitalizmdir. Her gün içimiz acıyarak duyduğumuz kadına yönelik şiddetin asıl kaynağı da kapitalizmin ta kendisidir. Kimse anasından katil olarak doğmuyor. Bu sistem daha çocukluktan başlayarak erkekleri, erkek egemen ve sınıflı toplumun değerlerine göre, onun belirlediği toplumsal rollere göre yetiştiriyor. Geri değer yargıları temelinde düşünceleri şekillenmiş erkekler, kadını ikinci sınıf insan yahut cinsel obje olarak görüyor; kadınları taciz ediyor, şiddet uyguluyor, öldürüyorlar. Pınar ve bundan önce katledilen kardeşlerimizin katili bu düzen ve yetiştirdiği bireylerdir. Son olarak İzmir’de Pınar için yapılan eylemde polisin sergilediği vahşet ortadadır. Bu sistem kötülükten başka bir şey üretmiyor insanlık için.
Peki, kadınların bunlardan kurtulmak için ne yapması gerekiyor? Öncelikle vicdanını iradesiyle, iradesini mücadeleyle birleştirip örgütlü mücadelede yerini alması gerekiyor. Emekçi kadınların bilinçli erkek işçi kardeşleriyle birleşip “ben de varım” demesi, erkek egemen sisteme karşı direnmesi gerekiyor. Bizler mücadeleye atılırken etrafımızdaki yerleşik değerleri savunan erkekler ve kadınlar “ne güzel yapıyorsunuz, mücadelenize saygı duyuyoruz” demediler. Ama bizim kararlılığımızı görünce yavaş yavaş kabullendiler. Mücadele etmeden bir değişim yakalamak mümkün değil. Sen elini taşın altına koymadan etrafındaki hiçbir şey düzelmez. Bu köhne düzen yıkılmadan dünyada insanca yaşamak mümkün değil. Ne zaman ki birleştirip ellerimizi ve yüreklerimizi kavgaya atılırsak boylu boyunca, o zaman çiçekler açar dünyanın dört bir yanında. Açlık biter, kadınlar cinayetlere kurban gitmez, doğa talanı son bulur, çocukların yüzleri güler çiçek bahçeleri gibi…
Emekçi kadınlar mücadeleyle güçlenir, güçlendirir!
Emekçi kadınlar bir adım öne, sömürüye karşı gel UİD-DER’e, bekleme sen de gel, gel katıl bize!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- Boyun Eğmek mi Birlikte Karşı Durmak mı?
- Bir Şey Yapmalı! Ama Ne?
- Emekçi Kadınlar Savaşa Karşı Durabilir
- Genç Rosalar Olup Mücadeleyi Büyütmeliyiz
- Değişim Küçük Adımlarımızla Başlar
- Direnen Haliç ve Bizim Direnişimiz
- Annelik Kursağımızda Kalmasın, Bu Düzeni Değiştirelim!
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...