Buradasınız
8 Mart Etkinliğinde Kadın İşçilerle Söyleşi
UİD-DER Sefaköy Temsilciliğimizde düzenlediğimiz 8 Mart etkinliğine birçok sektörden kadın ve erkek işçiler katıldı. Birçok kadın işçi eşini ve çocuklarını da alarak etkinliğimize geldi. Kadın işçilerin bir bölümüyle etkinlik sonrasında bir söyleşi yaptık.
UİD-DER: Hem bir kadın hem de bir emekçi olarak yaşadığınız sorunlardan bahseder misiniz?
Pakize (Evli, çorap işçisi): Kadınlar istediği gibi istediği sorunun üstesinden gelemiyor. İşyerinde tuvalete bile izinsiz gidemiyoruz. Erkekler az da olsa ses çıkarıyor. Biz çıkaramıyoruz. Erkeklerden yarım saat fazla çalışıyoruz. Kadınlar daha çok eziliyor.
Meryem (Çorap işçisi): Patron, ustabaşı kadınları daha fazla eziyor. Ağızları bozuk, yanımızda küfürlü konuşuyorlar. Hastalandığımızda izin istiyoruz, alamıyoruz. Kadınların halini anlamıyorlar. Fırça yiyor, sonra işbaşı yapıyoruz.
Nalân (Öğrenci): Aile içinde baskı oluyor. Ataerkil toplumda yaşadığımız için kadına baskı çok oluyor. Kadınlar tacize uğruyor, gözle bile taciz ediyorlar. Kadınlar ikinci plana atılıyor, erkekler her şeyi biliyor geçiniyor. Kadının söz hakkı olmuyor. Namus, töre kuralları hep kadınlara uygulanıyor. Toplumun köreltilen düşüncesi kadın için en büyük baskı oluyor.
Leyla (Yayınevi işçisi): Kadın olarak bir sürü sorun yaşıyoruz. Sokakta tacizlere uğruyoruz, birçok yerde ikinci sınıf muamelesi görüyoruz. Evde erkekten sonra geliyoruz.
Özgül (Tekstil işçisi): Şiddet var. Evde, işyerinde… Kadın olarak hayatın her alanında sorun yaşıyoruz. İşyerlerinde kadın olduğumuz için kapı dışarı ediliyoruz. Ayrıca hamilelik durumundan dolayı işyerlerinde çok problem yaşıyoruz. Yakın bir dönemde iki kadın işçi arkadaşım bu durumdan dolayı işten atıldı.
Zeynep (Evli, mağazada işçi): Kadınlar hep eziliyor. İşyerinde çok eziliyorum. Sigorta yok, hakkımız yok. Şef tarafından insan yerine konulmuyoruz.
Saime (Evli, tekstil işçisi): Doğum iznine ayrılmıştım, o dönem verilen zamdan yararlanamadım. Ücretim yine asgari ücrete düştü. İtiraz ettim ama işe yaramadı. 2 çocuğum var, işten eve geldiğimde ayaklarımı uzatıp yatamıyorum. Çocuklar var, yemek var, temizlik var. Bir hafta sonu kalıyor. İşimiz çok ama gören yok.
UİD-DER: 8 Mart Dünya Emekçi Kadılar Günü’nün anlamını daha önce biliyor muydunuz? Etkinlik sizce yaralı oldu mu? Bu tür etkinliklere sizce daha fazla işçi katılmalı mı?
Pakize: Bilmiyordum, ilgilenmiyordum da. Kadınlar günü olduğunu biliyordum ama niye kadınlar günü olduğunu bilmiyordum. Burada öğrendim emekçi kadınlar günü olduğunu. Buraya boşuna gelmemişim. Daha çok kişinin katılması güzel olur. Burası çok güzel…
Meryem: 8 Mart’ı kadınlar günü olarak biliyordum. Fazla ilgimi çekmiyordu. Anlamını bilmiyordum. Etkinlik iyi oldu. Öğrendik, bilgiye açız. Evet, daha çok işçi katılmalı, öğrenmeli. İş saatleri bile kısaltılmış. Etkinlik çok faydalı oldu. Buraya gelmeden önce bir kadın erkeğe karşı gelemez diye düşünüyordum. Ama öyle değilmiş. Ben nasıl çalışıyorsam, patron benim yaptığım işe mecbursa, erkeklere olduğu gibi bize de saygı göstermeli. Biz onun parasına mecbursak o da bizim işimize mecbur. Bilinçsiz olduğumuzda suskun kalıyoruz. Bilinçli olursak verecek bir cevabımız olur. Karşı koyabiliriz.
Nalân: Az da olsa bilgim vardı. Burada iyice anladım, bu etkinlik çok iyi oldu. Kesinlikle daha fazla insan katılmalı.
Leyla: Daha önce bilmiyordum. Herkes lay lay lom kutluyor. Sevgililer günü gibi hediye alıp verme günü gibi kutluyordum. Bu etkinliğin, bu günün önemini öğrenmemde büyük katkısı oldu. Evet, bütün kadın ve erkek işçiler katılmalılar. Onlara da anlatmamız lazım.
Özgül: Etkinlik çok güzeldi. Daha önce “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olduğunu biliyordum ama içeriğini bu kadar iyi bilmiyordum. Sonuçta fabrikada çalışan işçi ile başbakanın karısı aynı değil. Evet, herkes tanıdığı işçi arkadaşlarını çağırmalı.
Zeynep: Bugünün önemini bu kadar geniş bilmiyordum. Ama şimdi daha iyi biliyorum. Bu tür etkinlikleri sık yapmak gerek. İşçilere anlatmak gerek.
Saime: Tam olarak bilmiyordum, burada gördüm. Ben çok etkilendim, bilmediğim şeyleri öğrendim. Çok memnunum geldiğim için. Kesinlikle buraya daha çok işçinin gelmesini isterim. İşçilerin bilinçlenmesini ve birlik olmasını istiyorum çünkü.
UİD-DER: İşçi-emekçi kadınların yaşadıkları sorunlardan kurtulmalarının yolu sizce nedir?
Pakize: Birlik, beraberlik içinde olmak. Bildiklerimizi diğer arkadaşlarla paylaşmak. Bizi getirdikleri gibi, buraya arkadaşlarımızı getirerek... Kadın-erkek birlikte mücadele ederek…
Meryem: Birlik ve beraberlikle burada öğrendiklerimizi çevremizdekilere taşımalıyız. Ben de bir kadın olarak bütün emekçi kadınların bir arada olması ve mücadele etmesi için onlarla konuşacağım. Kadın-erkek birlik olmalı! Kadın olarak saygı görmek için işçi kadınlar olarak birlik olmalıyız.
Nalân: Bilinçli bir şekilde kapitalizme karşı ayaklanmak... Kadınıyla erkeğiyle mücadele etmek… Neye karşı birlik olduğumuzu bilerek, bu tür dernekleri daha çok yaygınlaştırarak, çıkar ve menfaat peşinde değil de ezilenleri savunarak ve bilinçlendirerek kurtulabiliriz.
Leyla: Bu sorunları bize yaşatanlara, sorumlulara hesap sormalıyız. Kadınlar da mücadele etmeli.
Özgül: Birleşmemiz gerekiyor. İşçi örgütlerinde, UİD-DER gibi derneklerde bilinçlenmeliyiz. Birleşmezsek yine aynı sorunları fazlasıyla yaşarız. Sisteme karşı savaşmalıyız.
Zeynep: Biz kadınlar mücadele etmeliyiz. Patronlarımıza karşı birleşmeliyiz. Çünkü bu yaşadıklarımdan ben kadın olarak hiç memnun değilim. Şartların değişmesi lazım, çok eziliyoruz.
Saime: Bence boyun eğmemek gerekiyor, direnmek gerekiyor. Erkeğe bağlı olmadan kendi ayaklarının üzerinde durmalı kadın. Kesinlikle mücadele etmeli kadınlar. Bu mücadele sizin dediğiniz gibi erkeklere karşı değil, patronlara karşı olmalı.
UİD-DER teşekkür ederiz
Ekmek ve Güller
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Malatyalı Kadın Tekstil İşçisi İle Deprem ve Kadın İşçiler Üzerine Söyleşi
- Nilgün Soydan ile Kemal Türkler Söyleşisi
- Genel-İş İzmir 8 No’lu Şube Başkanı Gümüştekin ile Söyleşi
- İş Güvenliğimiz İçin 1 Mayıs’ta Sınıfımızın Saflarındayız
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- Bir Afgan Göçmen İşçiyle Söyleşi: “Ölmek ya da Özgürce Yaşamak”
- Ekmekçioğulları İşçileri ve Anadolu Şube Başkanı Deniz Ilgan’la Direniş Üzerine
- Söz Hakları İçin Direnen Ekmekçioğulları İşçilerinde
- Trelleborg İşçileriyle Grev Üzerine Söyleşi
- Cargill İşçileriyle Sohbet
Son Eklenenler
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...
- Yunanistan’da en büyük işçi sendikası olan Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (GSEE) çağrısıyla artan hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla bir günlük genel grev gerçekleştirildi. 16 Nisan’da yüzbinlerce işçi ve emekçi başta Atina...
- Ben Mersin’den, sendikasız bir fabrikada çalışan metal işçisiyim. Yaşamımı devam ettirebilmek için ben de sizler gibi çalışmak zorundayım. Çalıştığım fabrikada birçok sorunla karşı karşıyayız. Bu sorunlar Türkiye’de işçilerin genelinin yaşadığı...