Buradasınız
İnşatta Öncü, İş Cinayetlerinde de Öncü
Türkiye’de inşaat şirketleri tüm dünyada sektörde öncü olmakla övünüyorlar. Ancak aynı şirketler bu sektörün iş cinayetlerinin en fazla görüldüğü sektör olmasından zerre kadar rahatsızlık duymuyorlar. İnşaatlarda iş cinayetleri kesintisiz devam ediyor. İnşaat patronları daha fazla kâr elde edebilmenin yolunu daha ucuz işgücü, daha ucuz iş güvenliği malzemeleri kullanmakta buldular. Böylece düşük fiyat ve kısa sürede bitirme sözü vererek ihalelerin önemli bir bölümünü alıyorlar. İş güvenliği maliyetlerini kısan patronların kârı katlanarak artıyor. Daha kısa zamanda, daha az ücretle, daha çok çalıştırılan işçilerin canını alan iş kazaları da katlanarak artıyor. İşçilerin canı patronlar için gün geçtikçe ucuzluyor.
İzmir ve Antalya’da iki işçinin ölümü, inşaatlarda iş cinayetlerinin engellenmesi konusunda ne hükümetin ne de patronların bir şey yapmak istemediğini bir kez daha gösteriyor.
İzmir Buca’da bir karakol inşaatında vinç operatörü olarak çalışan 50 yaşındaki Mustafa Yalçınkaya, operatörü olduğu kule vincin çökmesi sonucu hayatını kaybetti. 25 yıldır vinç operatörlüğü yapan Yalçınkaya 20 gün önce Irak’taki işinden ayrılarak Türkiye’ye dönmüştü. 2 gün önce de karakol inşaatını üstlenen firmada işe başladı. İnşaatın çevresinde oturan bir kişi, söz konusu vinçle kurulduğu andan itibaren ekiplerin sürekli uğraştığını ve devrilmesinden korktuğunu ifade etti. Vinç devrildiğinde ilk müdahaleyi işçiler yaptı. Ancak çabaları yetmeyince sağlık ekiplerinden ve polisten yardım istediler. Sağlık görevlilerinin de müdahalesi sonuç vermedi, 25 yıllık vinç operatörü Yalçınkaya’nın hayatı çalıştığı vincin devrilmesiyle sona erdi.
Antalya’da 6 Şubatta Mevlüt Kolcu adlı bir inşaat işçisi Yüksekalan Mahallesi’nde çalıştığı inşaatın dördüncü katından düştü. İş arkadaşları 41 yaşındaki Mevlüt Kolcu’nun kalp rahatsızlığı olduğunu, çalıştığı sırada kalp krizi nedeniyle düşmüş olabileceğini ifade ettiler. Gerekli önlemler alınmadan çalışmaya zorlanan işçi geride ailesi ve iş arkadaşları için büyük bir acı bırakarak can verdi.
İşçiler için en riskli çalışma alanlarından biri olan inşaat sektöründe iş güvenliği önlemlerine azami önem verilmesi gerekirken tam tersi yapılıyor. İnşaat işçileri adeta kelle koltukta çalışmaya zorlanıyor. İş cinayetlerine karşı mücadeleyi yükseltmek, işçilerin canının bu kadar ucuz olmadığını göstermek için örgütlenmek büyük önem taşıyor.
Amenna
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
- Beşiktaş’ta İşçi Katliamı: 29 İşçi Hayatını Kaybetti
- İktidarın Zihniyeti İliç’te de Aynı!
- İş Kazaları Kader Ya da Fıtrat Olamaz
- İliç’te Aileler Arama Çalışmalarının Durdurulmasını Protesto Etti
- İliç’te Maden Faciası: Tonlarca Siyanürlü Toprak Çöktü, İşçiler Altında Kaldı
- Öğrenci Olmak: KYK Kredisi ve Motokuryelik
- İSİG Meclisi: Son 11 Yılda 671 Çocuk İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti
- 2023’ün İş Cinayetleri Bilançosu: 1932 Can!
- Çocuklarımızın Canı Hiçe Sayılıyor
- Yangın Değil İhmal Can Aldı
- Onun Oğlu Suda Yüzme de Bilmezdi…
- Artık Acılarda Birleşmek İstemiyoruz!
- İşçiler Ölüyor Sorumlular Hesap Vermiyor!
- Davutpaşa Davası Yeniden Görüldü Ama Yine Adalet Yok
- Madenlerden Denizlere Sermayenin Kâr Hırsı Can Alıyor
- Maden Ruhsatsız, Göçmen Sahipsiz!
- Göçmen İşçilerin Katili Sermaye Düzenidir!
- Tosyalı Demir Çelik’te İş Cinayeti
Son Eklenenler
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...
- Merhaba arkadaşlar, işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Bu sömürü düzeni kapitalizm dünya işçi sınıfının hayatını alt üst edip zindana çeviriyor. Dolayısıyla her 1 Mayıs’ın biz emekçiler için ayrı bir...
- Siyasi iktidarın ve sermaye sınıfının saldırıları arttıkça işçi ve emekçilerin çalışma ve yaşam koşulları kötüleşiyor, iş cinayetleri sürüyor. Bu koşullarda düşük ücretlere, sendikal baskılara, ağırlaşan çalışma koşullarına karşı pek çok sektörde...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER temsilciliklerinde “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlikler gerçekleştirildi. 20-21 Nisanda...
- Son yıllarda mülteci, göçmen, sığınmacı ve yabancı sözlerini çok duyduk, duymaya da devam edeceğiz. Nedeni dünya üzerindeki 8 milyar insanın neredeyse 300 milyonunun, doğup büyüdükleri, yaşadıkları topraklardan kaçmak zorunda kalmalarıdır. Ve...