Buradasınız
Çark
Bostancı’dan bir grup işçi
Merhaba Dostlar. Bir yıldır her hafta etkinliklerine aralıksız devam eden Uluslararası İşçi Dayanışması Derneğimizde, bu hafta da boş durmadık. 9 Haziranda Aydınlı temsilciliğimizde sokak çocuklarını anlatan Çocuk Tiyatrosundan sonra, 10 Haziranda da Bostancı ve Aydınlı temsilciliklerindeki film gösteriminde bir araya gelerek işçi sınıfını ve mücadelesini özlü bir biçimde anlatan Çark adlı filmi izledik.
Çark, 12 Eylül faşist askeri darbesinin etkilerinin son derece güçlü bir şekilde yaşandığı bir ortamda, 1987 yılında, işçi sınıfına dönük baskıları, çalışma koşullarını, örgütsüz işçilerin içine düştükleri durumu anlatan bir film. Filmde burjuvazinin gözlerden uzak tutmaya çalıştığı tersane, cam ve deri işçileri anlatılıyor. 1987’de deri işçilerinin iş kazalarının ardından başlayan ve greve ilerleyen başkaldırıları anlatılıyor. Film bu anlamıyla daha çok bir belgeseli andırıyor.
Film, izlemeye gelen herkes tarafından çok beğenildi. Etkinliğimizin tartışma kısmında işçi arkadaşlar söz alarak yaşanan kötü koşulların tekstilde, tersanelerde, metal ve deri sanayinde, kısacası tüm sanayi ve hizmet kollarında 20 yıl sonra bugün de devam ettiğini söylediler. O dönemleri yaşamış ve deri sanayiinde çalışmış olan işçi arkadaşlardan biri, filmde anlatılanların canlı bir tanığı olarak, yaşanan iş kazalarını anlattı: “Makinede preslenmiş bir şekilde can veren işçi arkadaşlarımız oldu. Her gün mutlaka bir iş kazası yaşanıyordu ve hiçbir koruyucu önlem yoktu. Çarkın dişlileri binlerce işçiden daha değerliydi.”
Bir işçi arkadaşımız dünyada ve Türkiye’de iş kazalarının oranını vererek (her 6 dakikada bir iş kazası, her 6 saatte bir ölümlü iş kazası oluyormuş), patronların dünyanın her yerinde ve tüm sektörlerde aynı olduklarını, işçiler dünya çapında örgütlenip mücadele etmedikçe ve kapitalizm yıkılmadıkça yaşananların son bulmayacağını söyledi. Filmden çıkartılan ortak sonuç, yaşananların bir kader olmadığı, 1 Mayısları, 15-16 Haziranları yaratabilen işçi sınıfının, örgütlü mücadele ederek çok daha güzel bir dünyayı da yaratabileceğiydi.
Film sonrasında işçi arkadaşlarımızdan etkinliği değerlendirmelerini istedik ve şu cevapları aldık:
“UİD-DER’e çok teşekkür ederiz, birçok etkinlikte olduğu gibi, bizleri işçileri anlatan filmlerle buluşturup bilinçlendiriyor.”
“Bu filmi izleyemeyen diğer işçi kardeşlerim adına çok üzgünüm, onlar da mutlaka UİD-DER’e gelip, bu çalışmalara katılıp, bilinçlenmeliler.”
“Bu film dolayısıyla birçok sektördeki işçilerin çalışma koşullarını öğrenmiş oluyoruz. Çalışan işçileri ve mücadele eden işçileri, öncü işçileri görüyoruz. Ayrıca filmdeki öncü işçinin eşinin polis olması, ailede bir ikilem yaratması benim akrabalarımda da yaşanmıştı. Filmde anlatıldığı gibi bugün de sömürü devam ediyor. Bugün de bilinçli işçiler olarak hareket etmeliyiz, son sahnedeki gibi cenaze başında çaresiz kalmamalıyız.”
Dostel Direnişi Kazanımla Sonuçlandı
UİD-DER 1 Yaşını Doldurdu
- “Yüzücüler” Filmi: İnsanlığın Göç Yollarındaki Yaşam Mücadelesi
- Üzgünüz Size Ulaşamadık!
- Umutsuzluk içinde “Umut”
- Sahte umudun umutsuzluğu
- Umutla gerçek arasındaki fark
- Cabbar’ın ümitsiz umudu
- “Umut fakirin ekmeğidir” derler
- Yılmaz Güney’in UMUT filminden
- Dövüşenler ölenlerin tutmaz yasını!
- “Gazap Üzümleri” Film Gösterimi
Son Eklenenler
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...