Buradasınız
1 Mayıs’ta Çocuklarımla El Ele
Kütahya’dan bir işçi ailesi

Merhaba dostlar, uzun zamandan beri çalışma şartlarım nedeniyle birçok etkinliğe katılamıyordum. Yaşımın genç olmasına rağmen heyecanımı yitirmiştim. Hem yaşadığım şehirlerde etkinliklerin olmaması hem de maddi imkânsızlıklar yüzünden uzak kalmıştım. Ama bu yıl daha önce hiç mitinge katılmamış eşim ve kızlarımla birlikte ben de 1 Mayıs alanına UİD-DER’le gittim. Ailemin ilk deneyimlerine ve mutluluklarına şahit oldum. Atılan sloganlar, birlikte çekilen halaylar eşliğinde çocuklarımla taleplerimizi hep bir ağızdan söylemenin gururu ile hem eşimin hem de çocuklarımın duygularını sizlerle paylaşmak istedik.
Ev emekçisi: İlk kez mitinge katılıyorum üstelik de çocuklarımla birlikte. Kafamda birçok soru ve tereddüt içinde çıktım yola. Televizyonlarda izlediğim kadar biliyorum 1 Mayıs’ı. Elbette ablamız bize hem bugünün önemini hem de öyle televizyonda gördüğümüz gibi olmadığını anlatıyordu ama bir anne olarak korkuyordum. Ya izlediğim o görüntüleri biz de yaşarsak, çocuklarıma zarar gelirse ve kötü etkilenirlerse ne yaparım diye. Ama öyle olmadı, aksine hiç tanımadığım insanlarla yıllardır birbirimizi tanıyor gibiydik. Çok güzel bir program vardı. Ablamdan duyuyordum ama bu kadarını hayal bile edememiştim. Sanki herkes kardeş gibiydi. Sloganlara yabancıydım. İlk kez slogan attım ama ona rağmen kelimeler kendiliğinden ağzımdan çıkıyordu. Kardeşliği, dayanışmayı gördüm, içimizdeki cümleleri özgürce hep beraber haykırdık. Yürüyüş esnasındaki disiplini, saygı ve sevgiyi görünce önyargımı da yaşayarak yıktım. Bu coşkuyu bana ve aileme yaşattığınız için çok ama çok teşekkür ediyorum.
İlkokul 2. sınıf öğrencisi: 1 Mayıs çok güzeldi. 1 Mayıs’ın önemini anladım. 8 Mart’ta buluştuğum, tanıştığım kişileri görünce çok mutlu oldum. Hem 8 Mart’ı hem de 1 Mayıs’ı öğrendim. 1 Mayıs’ın en çok sevdiğim yanı yürümekti. Halay çekerken serçe parmağım acıdı ama yine de halay çektim, slogan attım. En güzel yer şarkı yeriydi. Sizi seviyorum. Görüşürüz UİD-DER.
İlkokul 5. sınıf öğrencisi: 1 Mayıs çok güzeldi. En çok da yürüyüş ve halay kısımlarını sevdim. Biz çocuklar bilmesek de kendimizce halay çektik, çok güzel bir duyguydu. Eğer imkânım olursa gelecek yıl da gelmek isterim. O güzel şarkıları tekrar dinlemek ve söylemek isterim.
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey
Geleceğimizin sesi UİD-DER’e sevgilerle…
- Uludağ’ın Eteğinde Umudumuz Yeşerdi
- Dünden Bugüne, Bugünden Yarınlara 1 Mayıslar
- Yapılan Hiç Bir Şey Boşa Gitmez!
- Elbet Bir Gün…
- Yumruğumuzu Büyütmeye Devam Edelim!
- 1 Mayıs’ta Kendimi Özgür Hissettim
- Olmak İstediğim Fotoğraf Karesi!
- UİD-DER ile Nice 1 Mayıslara
- Yüreklerimiz Meydanlarda Buluştu
- 1 Mayıs Alanlarında UİD-DER Saflarında
- İşyerlerinden 1 Mayıs Alanlarına UİD-DER
- Geleceği Ellerinde Taşıyan Mücadeleci İşçilerin Korteji
- 1 Mayıs’ta Çocuklarımla El Ele
- Her Şeye Rağmen Yaşasın 1 Mayıs
- İyi ki 1 Mayıs’a Gitmişim
- 1 Mayıs Meydanında Kırmızı Önlük ve Şapkanın Güzelliği
- 1 Mayıs’ta Umudumuz Yeşerdi
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleyi Büyütmeye Biz de Varız!
- İlk 1 Mayıs’ımın Gururunu Yaşadım
- 1 Mayıs’ta Dünyanın Dört Bir Yanında Meydanlar İşçi ve Emekçilerin Talepleriyle Yankılandı!
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.