Buradasınız
Anne-Babalar ve Sınıf Atlayamayan Çocukları
İstanbul/Pendik’ten bir kadın işçi
Anne ve babanın işçi emeklisi olduğu bir ailenin çocuğu olarak çalışan bir işçi kadınım. Uzun yıllardır da aynı fabrikada çalışıyorum. Birlikte çalıştığım arkadaşlarımın çocuklarını okutmak için gösterdikleri çaba ve fedakârlıkları anlatmama imkân yok. Çünkü çocuk okutmak masraflı ve zor bir iş. Çoğu kez duyardım onlardan bu zahmet olmadan “bir yere” gelinemeyeceğini. Çocuklar mutlaka okumalı, üniversiteyi bitirmeli ve bizim gibi işçi olmamalıydılar.
Elbette ki her anne baba, çocuğu bir meslek sahibi olsun ve daha rahat şartlarda yaşasın ister. Her gün gitgide zorlaşan bu hayatı hiç değilse çocuğu güzel yaşasın ister. Bu hepimizin hakkı değil mi? Geçtiğimiz haftalarda işyerine işçi alınacağı söylendi. İşe yeni başlayan genç arkadaşlarımız oldu. “Hoş geldiniz aramıza” dediğimizde zamanla öğrendik ki birçoğu birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın çocuğuydu. Çoğu üniversite mezunu olan bu genç arkadaşlar, artık babalarıyla birlikte aynı fabrikada yan yana çalışıyor. Artık sendikalı bir fabrikaya girmek için bile torpil aranan bu düzende gencecik çocukların gerçeği bu.
Evet, biz işçiyiz. Annelerimiz, babalarımız işçiydi, biz de işçi olduk. Şimdi birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızın çocukları da işçileşiyorlar. Sınıf atlayarak kurtuluş yok. O “iyi” fabrikalara sendikaları sokanlar da işçiler. Çocuklarımıza güzel bir gelecek bırakacak olan tek şey verdiğimiz mücadele olacaktır. Çocuklarımıza da boş sınıf atlama hayalini değil daha güzel bir gelecek için mücadele etmemiz gerektiğini anlatalım. Yoksa gencecik çocuklarımız birer umutsuz insana dönüşecek. Umudumuzu ve öfkemizi asla kaybetmeyelim.
“Bizi Biz Eden Amansız Sevda…”
Allı Turnaların Ölümü Çok Şey Anlatıyor
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Polisin saldırılarına, Emniyet Müdürünün tehdidine boyun eğmeyen direnişçi Polonez işçileri halaylarla, türkülerle, sloganlarla, dayanışmayla direnişlerini sürdürüyorlar. Tüm emek dostlarını direnişleriyle dayanışmaya çağırıyorlar.
- Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, reel ücretlerin düşmesi işçilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Siyasi iktidarın ekonomik yıkımın faturasını işçi ve emekçilere kesen ekonomi programları ise sorunlarımızı katlanarak büyütüyor. Bu...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yaptı. Hem su sarfiyatını azaltacak hem de aile bütçesine katkı sağlayacak tasarruf önerilerini sıraladı. Aşırı kurak bir dönem...
- Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesinde bulunan, Selüloz-İş Sendikasının örgütlendiği MKB Rondo grevinin 11. gününde, UİD-DER coşkulu bir dayanışma ziyareti gerçekleştirdi. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor” pankartı taşıyan UİD-DER’li işçiler, “...
- Yüzyıllar evvel yaşamış bir Alman filozof, şöyle demişti: “Sarayda yaşayan başka, kulübede yaşayan başka düşünür.” Bu sözler zenginlerle yoksulların dünyasının, düşünce ve hareket tarzlarının birbirinden çok farklı olduğunu anlatır. İnsanlar bu...
- Yeni eğitim yılı başlarken çocuklarımız heyecanlı. Bizlerse düşünceliyiz. Çocukların heveslenip istedikleri rengârenk çantalar, kalemler, defterler ne yazık ki el yakıyor. Daha çocuklarımız okul çantalarını sırtlarına takamadan, bizim sırtımıza okul...
- Bir grup UİD-DER’li işçi olarak Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesindeki MKB Rondo grevini ziyaret ettik. Duymayan işçi kardeşlerimize MKB Rondo grevini duyurmak, grev yerine dayanışmaya davet etmek için bu mektubu yazmak istedik. Grevci işçiler bizi...
- 6 Eylül 2014’te İstanbul Mecidiyeköy’de Torunlar Center inşaatında meydana gelen işçi katliamının üzerinden tam 10 yıl geçti. Asansörün otuz ikinci kattan yere çakılması sonucu 10 işçi feci şekilde can vermişti. İşçiler asansörün bozuk olduğunu...
- İktidarın her türlü desteğini arkasına almanın rahatlığı ve pervasızlığı içindeki sermaye sınıfı insanların üzerine ateş açarak katledecek kadar gemi azıya almış durumda. Bugün doğasını savunduğu için Reşit Kibar’ı katleden, İliç’te işçileri toprak...
- İstatistikler, rakamlar, raporlar Türkiye tarihinin en büyük yoksullaşma dalgasının yaşandığını gösteriyor. Yoksullaşmayı iliklerinde hisseden, hayat pahalılığı, geçim derdi altında ezilen işçi ve emekçiler düze çıkmayı, sorunlarının çözülmesini...
- İşten atma saldırısına, sendika düşmanlığına, kötü çalışma koşullarına, düşük ücretlere karşı Bağımsız Maden-iş Sendikası öncülüğünde direnen Fernas Madencilik işçileri, 4 Eylülde maden önünde aileleriyle birlikte kitlesel bir eylem gerçekleştirdi....
- İsrail devletinin 7 Ekimden bu yana Filistin halkına yönelik sürdürdüğü katliam dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçiler tarafından protesto ediliyor, meydanlarda barış talebi yankılanıyor. İşçi ve emekçiler İsrail devletine, savaşı körükleyen...
- Sevgili işçi kardeşlerim, ben de ustalarımızın söylediklerini yani umutlu olmak ve umut tohumları ekmek gerektiğini her daim aklımda tutarım. Bu mektupta sizlerle paylaşacağım hikâye şimdi 23 yaşında olan 2 çocuk annesi genç bir kadının hikâyesi. Bu...