Buradasınız
Annelerin Yemediği Köfteler
Sancaktepe’den bir kadın tekstil işçisi

30 sene önce annem ev işine giderdi, biz üç kardeş evde oturur, annemin dönüşünü beklerdik. Annem işten geldiğinde çantasını açardı, biz hemen başına toplanırdık. Bir bez çıkarırdı; içinde bazen ekmek arası döner, salam, köfte ya da tavuk olurdu. Onu üçümüze paylaştırırdı. Öyle tatlı gelirdi ki bize… O yüzden annem işe gittiğinde yolunu gözlerdik bize yine ne getirecek diye… Oysa hiç düşünmemiştik; annem aslında kendi yemeğini yemeyip bize getiriyordu.
Geçen gün işyerinde öğle yemeğinde köfte çıktı. Tam yemeğimi yiyecekken aklıma o gün evde yemek olmadığı geldi. Köfteleri yemeğe kıyamadım, ekmeğin arasına koyarak oğluma götürmeye karar verdim. Bir yandan köfteleri ekmeğe koyuyor, bir yandan da etrafa bakıyordum. Oldukça kalabalık olan yemekhanede beni görüp “bu kadın ne yapıyor böyle?” diyen olur mu diye… Doğrusunu isterseniz başkasının da böyle bir şey yapacağı aklıma gelmemişti. Etrafa baktığımda gördüm ki bütün anneler ellerinde ekmek içine köfte koyuyorlardı. İş çıkışı servise binerken kreşten gelen çocukların hepsinin elinde bu ekmekler vardı.
Çocukluğumdan bu yana 30 yıl geçti ama bizim ülkemizde işçi anneler hâlâ öğle yemeklerini yemeyip çocuklarına götürüyor. Biz işçiler hâlâ boğazımızdan kısıyoruz çocuklarımızı doyurabilmek için. Eminim o gün işyerindeki birçok anne sadece çorba ve yoğurt yiyerek geçiştirdi öğle yemeğini. Çocukların o köfteleri iştahla yiyişini görmeliydiniz, 30 sene önceki ben gibi… Bu manzarayı görünce içime bir acı oturdu. “Neden?” diye sordum kendi kendime. “Neden insanlar gece gündüz çalıştığı, paydosları, hafta sonları bile olmadığı halde çocuklarına doğru düzgün et bile yediremiyorlar?” 30 yıldır iktidarlar değişmiş ama bizim yoksulluğumuz değişmemiş. Hatta daha da artmış. Dışarıdan bakıldığında görünmeyen gizli bir açlık yaşıyoruz emekçi sınıf olarak. Bir kez daha lanet ettim bizi boğazımızdan geçen lokmaları kısmak zorunda bırakan bu sömürü düzenine. Annemin 30 yıl önce bize yaptığını, biz bugün çocuklarımıza yapıyoruz. Yarın çocuklarımız da aynı durumda mı olsun istiyoruz? Hayır, bu böyle devam etmemeli. Artık sorgulamalıyız, birleşmeliyiz, kendimiz ve çocuklarımız için mücadele etmeliyiz.
- Ekmeksiz İftar
- Nihayet Mango Yedim
- Manda ve Yoksullara Şifa Tarifleri
- Yüksek Elektrik Faturaları Hastaları Etkiliyor
- Ülke, İşçileri Dizginsiz Sömürenler İçin “Çok Tatlı!”
- Hayat Pahalılığı, Zamlar, Yoksulluk: Bitsin Artık Bu Zulüm!
- Yoksul muyuz Değil miyiz?
- KDV İndirimleri, Vergiler, Zamlar, Müjdeler ve Hayatımızın Gerçekleri
- Enflasyon, Döviz ve TÜİK
- Yoksulluk Derinleşiyor Borçlarımız Artıyor
- Rüyalarımız Ancak Mücadele Edersek Gerçeğe Dönüşebilir
- Bir Özel Hastane ve İşçi Şinasi’nin Bebeği
- Emekli Milletvekilleri Mağdurmuş!
- Emekçi Kadınların Sağlıklı Yaşam Sırları
- “Ne Diyor Birileri: İş Yok! Nankör Bunlar Nankör”
- Zor Zamanlardan Geçiyoruz
- İstanbul’da 3 m² Kiralık Oda
- “Evi Az Isıttık”
- Nebatiler İçin Emekçiler Değersizdir
- Ya Bizim Geleceğimiz, O Ne Olacak?
Son Eklenenler
- Artan enflasyon karşısında eriyen ücretler, gittikçe büyüyen ve dayanılmaz bir hâl alan yoksullaşma, geçim sıkıntısı, artan kiralar ve işsizliğin geldiği boyut karşısında siyasi iktidar önce inkâr politikasına başvurdu. Yoksulluktan şikâyet edenlere...
- Merhabalar dostlar. 3 yaşında bir kızım var, ellerinizden öper. Kızım diye demiyorum ama çok akıllıdır. Anlata anlata bitiremediğim minik UİD-DER’li... Elimizden geldikçe ihtiyacını karşılamaya çalışıyoruz. Ama bazen yetemiyoruz. Hayat o kadar...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Neşe Plastik fabrikasında toplu sözleşme görüşmelerinin tıkanması üzerine işçiler, 18 Mayısta greve çıktılar. Petrol-İş Sendikası Kartal 2 No’lu şubede örgütlü olan Neşe Plastik işçileri, enflasyon artı 1300...
- Kapitalist sistem insanlar arasında dayanışma ve yardımlaşma duygularını köreltmeye, her koyunun kendi bacağından asılacağı fikrini zehir gibi insanların zihnine nakşetmeye çalışır. Başkasının sorunlarına duyarsızlaşmamızı, birbirimize yabancı gibi...
- Türkiye’de 11 milyon kadın ev içi bakım işleri nedeniyle yani çocuklarına, hastalarına, yaşlılarına baktıkları için çalışamıyor. Çalışan kadınlarsa kaliteli ve yeterli kreşler ve bakımevleri olmadığı için büyük zorluklar yaşıyorlar. Çocukları için...
- Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri’nde 1 Mayıs sadece sol partiler tarafından kutlanır. İşçiler ve sendikalar Eylül ayının ilk Pazartesi gününü “Emek Günü” olarak kutlar. Bunu yapmalarındaki kasıt Kuzey Amerikalı işçilerle dünyanın geri kalan...
- Geçen bayram, tatil olması ve ulaşımın ücretsiz olması vesilesiyle iki arkadaş Büyükada’ya gitme kararı aldık. Büyükada’yı görecek olmamızın sevinci ve heyecanının yanı sıra ulaşıma ücret ödemeyecek olmamızın rahatlığı da vardı. Bu duruma sevinenin...
- Dağlar deliniyor, nehirlerin yönü değiştirilip barajlar kuruluyor, ormanlar geri dönüşsüz bir biçimde yok ediliyor. Toprağın ve okyanusun derinliklerinden petrol ve madenler çıkartılıyor. Savaşlarla kentler tarumar ediliyor. Doğa kirleniyor,...
- Bizler bir grup metal işçisiyiz. Birleşik Metal-İş üyesiyiz. Bu sabah sendikamızın işyeri temsilcilerinden olan arkadaşımızın kardeşinin, Okan’ın, Antalya’da iş cinayetinde öldüğünü öğrendik. Henüz sadece 36 yaşındaki kardeşimiz, Okan Günay, bu...
- Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı işgal, Üçüncü Dünya Savaşının en önemli halkasını oluşturuyor. ABD ve İngiltere’nin başını çektiği emperyalist blok Ukrayna’ya silah yığarken, derinleşerek devam eden savaş tüm dünyayı etkiliyor. Emperyalist hegemonya...
- 24 Şubatta Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı savaşın emekçiler üzerindeki yıkıcı etkileri devam ediyor. Haksız ve emperyalist savaşların ölüm, yurtsuzluk, açlık, yoksulluk ve işsizlik demek olduğunu gördük bir kez daha! Tüm bunların yanında...
- İstanbul Ataşehir’de bulunan Emlak Konut GYO inşaatında çalışan işçiler 16 Nisanda direniş başlattılar. DİSK/Dev Yapı-İş ve İnşaat-İş Sendikalarının ortaklaşa örgütlediği eylemde, “Tüm Haklarımızı Alana Kadar Direneceğiz” pankartı açıldı.
- Ben bir buçuk aylık çocuğu olan bir anne ve hemşireyim. Bebeğimize iki aylıkken yaptırmamız gereken rotavirüs aşısı var. Bu aşıyı devlet karşılamıyor, aşının fiyatı da oldukça yüksek. Piyasada satılan iki farklı rota aşısı var. Bir aşı iki doz ve...