Buradasınız
Onlar Zenginliğe Çöktükçe Ekmeğimiz Küçülüyor
İstanbul’dan bir kargo işçisi

Son dönemde gündem haliyle ortaya saçılan ifşaatlar. Yat limanına çökme, otele çökme, ziraat bankasının kredilerine çökme, rüşvetler, yolsuzluklar... Bu gerçekler, milletin hizmetkârıyız diyenlerin aslında kime hizmet ettiklerini ve bunları nasıl yaptıklarını açık seçik ortaya koyuyor. Peki, bunca şey karşısında ne yapıldı dersiniz? Koca bir hiç! Ama bir emekçi sosyal medyadan hayat pahalılığını, adaletsizliği dile getiren bir konuşma yapınca anında gözaltına alınıp soruşturma başlatılıyor. İşte sana adalet!
Değeri milyarlarca lirayı bulan paralara, sadece gayrı resmi yoldan el koymuyorlar. Bunu resmi yollardan da yapıyorlar. Mesela yakın zamanda inşaat patronlarının milyarlarca liralık vergi borcu bir yasayla anında silindi. İşsizlikten, yoksulluktan dolayı elektrik faturasını ödeyemeyen yüz binlerce emekçinin ise anında elektriği kesiliyor. Türkiye’nin en zenginlerinden biri olan bir sermaye sahibinin Ziraat Bankasından aldığı 750 milyon dolar krediyi ödemediği ortaya çıkıyor ama hiçbir hukuki işlem başlatan çıkmıyor. Diğer yandan yüzbinlerce emekçinin evine kredi borcu yüzünden haciz getiriliyor. Çiftçi vergisini ödeyemez duruma gelince traktörüne dahi el koyuyorlar ama bizden toplanan vergilerle kurulan bir kamu bankasından alınan krediye, yani bizim paramıza bir patronun çökmesine göz yumuluyor.
Asgari ücret vergi dışı bırakılsın diyoruz. Kaynak yok! Emeklilikte Yaşa Takılanların mağduriyetleri giderilsin, yasa çıkarılsın diyoruz. Kaynak yok! Patlayan yolsuzluk lağımı, kaynakların nereye aktarıldığını ortaya koydu: Sermaye sahiplerine ve iktidar çevrelerine! Şunu unutmayalım kardeşler, onlar emeğimiz başta olmak üzere onca şeye el koyarken sadece zenginleşmekle kalmıyorlar. Aynı zamanda bizim ekmeğimizi de küçültüyorlar. Onlar milyarlara çöktükçe çocuğumuzun rızkı da küçülüyor. Onlar zenginleştikçe biz sefalet çukuruna itiliyoruz. Bunun gündemden düşmesine, kanıksanmasına, geçiştirilmesine izin veremeyiz. Buna sessiz kalamayız!
- Onlar Zevk-ü Sefa İçinde, İşçiye Gelince?
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
Son Eklenenler
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...