Buradasınız
Arkadaş! Sorunu Yanlış Yerde Arama
Tuzla’dan işsiz bir işçi
Kişinin kendisini, mevcut konumunu değerlendirirken esas aldığı ölçütler nelerdir? Başarı ya da başarısızlık kavramlarını nasıl ele almaktadır ve bunun yansımalarını kendinde nasıl görmektedir? İçinde yaşadığı topluma bakarken, olan biteni nasıl yorumlamaktadır? Bu ve buna benzer birçok soru sorabiliriz kendimize ve içinde yaşadığımız toplumsal formasyona dair... Okula başladığımız ilk yıllardan itibaren arabaya koşulan atlar gibi rekabete itilerek, tek kurtuluş yolunun böyle olacağı yanılsaması yaratıldı her birimizin kafasında.
Bu durumun acı sonuçları ne yazık ki artık birçoğumuz için sıradan bir haberden öteye geçmiyor. İzmir’in Çiğli ilçesinde coğrafya öğretmenliğini bitiren 27 yaşındaki İbrahim Yeşilbağ intihar etti. KPSS’ye hazırlanan ve son alımlarla da yerleşemeyen İbrahim’in moralinin bozuk olduğunu söylemiş ailesi. Haber bu kadarla sınırlı. İbrahim’in ve onun şahsında binlercesinin bu noktaya sürüklenmesinin asıl nedeni olan kapitalizmin ürettiği sorunlardan zerre kadar söz edilmiyor. Ne de olsa iş bulamamış olması, mutlu olmaması onun “beceriksizliği.” Kapitalizmin suçu ne ki? Herkese “eşit şartlar altında”, “adil” bir yarış sunulmuyor mu?!İşgücünün bir meta olduğu, kapitalist sömürü düzeninde işsizlik giderek daha da kangren hale gelmektedir. İnsanlığa sunacağı bir şey kalmayan bu sistem çürümüşlüğü, işsizliği, yoksulluğu arttırmaya devam ediyor. Kitleleri çıkışsızlığa ve umutsuzluğa sürüklüyor. Çürüyen kapitalizmin kendisiyle birlikte toplumu da çürüttüğüne, paylaşma, dayanışma gibi insani değerleri alaşağı ettiğine şahit oluyoruz. Artık insanlar kendileri iş bulabilmek için başkalarının işten atılmasını dört gözle bekler hale geldi. Özellikle kamu alanında son dönemlerde toplu işten atmalar bu gözle takip edilir hale geldi. “Bugün kaç kişi işten atıldı, acaba bizim bölümden atılan var mı, acaba şu kadar kişi daha atılır mı? Bu sayı benim yerleşmeme yeter mi?” Kendi mutluluğunu başkasının mutsuzluğu üzerine kuran, sorunun kaynağını kapitalizmde değil kendi sınıfından insanlarda arayan, dumura uğratılmış bir profil yaratıldı. İşte kapitalizmin ürettiği insan ve onun değerleri: Alçaklık, bireysel çıkarlar, insani olan her şeye yabancılaşma…
Sorunu başka yerde arama arkadaş! Senin işsiz olman, benim işsiz kalmam, ailelerimizin yoksulluk içinde olması bizim yüzümüzden değil. Yeteneksiz olduğumuz için de değil. Hele yeterince çalışmadığımız için hiç değil. Ama illa da kendimizde sorun arayacaksak eğer, evet sorun bizde ki bu lanet olasıca kapitalizme karşı yeterince mücadele etmiyor ve tarihin çöplüğüne atılmasına can-ı gönülden hizmet etmiyoruz. Sorun kapitalizm, çözüm ise işçi sınıfının devrimci mücadelesinde!
Elleri Var Özgürlüğün
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...
- 2021 yılı sonunda Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişiklikle birlikte MESEM’e (Mesleki Eğitim Merkezleri) kayıtlı kişi sayısında patlama yaşandı. Bugün MESEM’e kayıtlı, 300 bini ise 18 yaşından küçük, 1,5 milyon öğrenci var. MESEM’lerin daha...
- Bizler Gebze’den işçi ve öğrenciler olarak 1 Mayıs yaklaşırken sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak istiyoruz. Birçoğumuz 1 Mayıs’ı UİD-DER’in geçen sene Uğur Mumcu Kültür Merkezinde gerçekleşen 1 Mayıs etkinliği ile tanıdık. Bu tanışma...