Buradasınız
Bir Patrondan “Davet” Var Bize!
Gazi Mahallesinden bir metal işçisi
Birkaç hafta önce bir dizi setinden geç saatlerde dönerken iki kadın set işçisinin trafik kazasında can vermesi üzerine konuyla ilgili olarak bir televizyon kanalına telefonla konuşan yapımcı Fatih Aksoy bu olayı şöyle değerlendiriyor: “Bu üzücü olay uzun çalışma saatlerinden kaynaklıdır. Kanallar bizden 90 dakikalık diziler istiyor. Avrupa ve Amerika’da ise 75 dakika diziler. Bu yüzden biz diziyi ekrana yetiştirmek için günde en az 10-15 dakikasını çekmek zorundayız. Bu da 17-18 saatlik bir çalışma demektir. Diğer ülkelerde set işçileri sendikalıdır, 12 saatten fazla çalışmaz. Biz buna mecburuz, çünkü rekabet var. İşçiler bunu bize dayatacak. Sendikaları var örgütlenip taleplerini söyleyecekler, biz de kanallara söyleyeceğiz. Hepsi okumuş insanlar bunların, örgütlensinler. Kapitalizm böyle, yoksa 17-18 saat çalışma olmaz, bu erken kapitalizm döneminin şartları. İnsanların hayatı var, aileleri var sonuçta.”
Fatih Aksoy olayı böyle açıklıyordu. İki set işçisinin ölümü Taksim’de aynı gün Sine-Sen tarafından “Setler Tuzla Olmasın” sloganıyla protesto edildi. Açıklama yapan sinema sektörü işçileri 17-18 saat çalıştıklarını, yüzde 95’inin sigortasız olduğunu, 30-40 bin kişinin çalıştığı sektörün kendilerine televizyona yansıyan kadar parlak bir yaşam sunmadığını ifade ettiler.
Bu olayın bize gösterdiği ve yapımcı Fatih Aksoy’un bize anlattığı gerçeklik ise şudur: Kâra ve rekabete dayanan kapitalist sistemde iyi ya da kötü patron yoktur. Fatih Aksoy’un dediği gibi bizi uzun saatler çalıştıran, düşük ücret ödeyen, sigortamızı yatırmayan patronlar isteseler de bizim durumumuzu düzeltemez. Çünkü rekabet var, çünkü işçi sınıfının sömürülen emeği üzerinden, akan kanı üzerinden kazanılan kâr var. Yoksa piyasa iyi kötü patron demez siler. Yani tüm bu berbat çalışma ve yaşama koşullarını değiştirecek olan, her alanda olduğu gibi işçi sınıfıdır. Onlar bu durumu düzeltmeyeceklerini, kendi kârlarından başka hiçbir şey düşünmediklerini açıkça söylüyorlar. Bize “örgütlenin öyle çıkın karşımıza, yoksa size hak mak yok!” diyorlar. Bizi kendi haklarımız için mücadeleye, ölmemek için mücadeleye davet ediyorlar. İşsizlikten bitap düşen ya da berbat çalışma koşullarında uzun saatler boyunca sömürüye uğrayan işçi sınıfının üyeleri olarak bizler bu daveti derhal kabul etmeliyiz. Çünkü bizim derdimizin dermanı da yine bizde, birleşmemizde, örgütlenmemizde, kendi haklarımız için, insan gibi bir yaşam için mücadelemizdedir.
Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiçbir Şey!
Karadeniz Ereğli’den Merhaba
TOKİ’de İş Kazası
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
Son Eklenenler
- İşçi ve emekçi kardeşlerim, bu satırları yazarken bile gözlerim doluyor, boğazım düğümleniyor. Daha birkaç gün öncesi çalıştığım fabrikada korkunç bir iş kazası oldu. Aynı bölümde çalıştığım bir arkadaşım ne yazık ki enjeksiyon kalıbının mapasının...
- Bu düzende tüm gerçekler baş aşağı edilip çarpıtılıyor, adeta gözümüze perde iniyor. Gerçekler bir sis perdesinin arkasına itiliyor, biz de olanı göremez hale geliyoruz. Kapitalist sistemin yarattığı sorunlara karşı durabilmemiz ancak gözümüzdeki...
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.
- Özellikle işçi sınıfının genel örgütlülük ve bilinç düzeyinin gerilediği, siyasi iktidarın her türlü kanunsuzluğu yapan patronların arkasında durduğu günümüzde, Eti Krom patronunun tutumu patronların ortak tutumu haline gelmiştir. İktidarın gücünü...
- UİD-DER Web TV, filmleriyle işçi sınıfını anlatan Ken Loach’u Türkiyeli işçilere anlatmak üzere “İşçi Sınıfının Yönetmeni Ken Loach: HANGİ TARAFTASINIZ?” adlı mini bir belgesel hazırladı. İşçi sınıfının bu büyük yönetmenini anlatan belgeselimizi...