Buradasınız
Eğitim Sistemi Biz Gençleri Ne Duruma Getiriyor?
Tuzla’dan bir lise öğrencisi

Egemenler işçi-emekçileri kontrol altına almak için eğitim sitemini kullanıyorlar. Ülkemizde de AKP eğitim sistemini sürekli değiştirerek kendi çıkarları temelinde kullanıyor. Hepimiz şunun farkındayız ki eğitim sistemi bizi geleceğe, hayata hazırlamaktadır. Eğitim sistemi ne kadar kalitesizleşirse yetişen gençler de o kadar eğitimsizleşmektedir.
Bugün ülkemizde ezbere dayalı, gençleri yarış atı haline getiren bir sistem kullanılmaktadır. Ayrıca yeni kabul edilen TYT (Temel Yeterlilik Testi) matematiği ön plana çıkaran bir sistemdir. 8 tip zekâ varken her öğrencinin matematiksel zekâ ile üniversiteyi kazanmasını bekliyorlar. Ve bu kararları alırken ne öğrencilere, ne öğretmenlere, ne de bu konuda uzman olan kişilere danışıyorlar. Bir de üstüne bunlar yetmezmiş gibi plansız bir şekilde aniden eğitim-öğretim yılı başladıktan sonra sınav sistemlerini değiştirerek gerek öğrencileri gerekse velileri yıpratıyor, canından bezdiriyorlar.
İlk ve ortaokulda iyi bir eğitim sistemi olmadığı için ve bunlar lisede telafi edilemediğinden üniversite sınavına hazırlanmak son seneye kalıyor. Bu yüzden günde 5-6 saat ders çalışmak zorunda kalan, rekabet sebebiyle gözünü hırs bürümüş ve yarış atına dönmüş gençler yetişiyor. Uzun saatler ders çalıştıkları için sosyal hayatları hiç olmuyor. Sanata, spora, müziğe zaman ayıramıyorlar. Yabancı dil öğrenemiyorlar. Hatta bazen gündemi takip edecek vakitleri bile olmuyor. Dünya kitap okuma ortalaması sıralamasında 86. sıradayız. Genç nesil okumayı, bir şeyler öğrenmeyi sevmiyor. Üniversite sınavı geçtikten sonra matematikten 20 net yapabilen fakat hayattan bihaber olan bireylere dönüşüyorlar. Yani tam da bu düzenin istediği gençler haline geliyorlar.
Ben üniversite sınavına hazırlanan bir lise öğrencisi olarak bu sistemden çok rahatsızım. Unutmayalım ki eğitim sistemi devletin değil vatandaşlarındır. Biz işçi sınıfının gençleri olarak eğitim sisteminin kalitesizleştirilmesine, niteliksizleştirilmesine izin vermemeliyiz. Okumayı ve öğrenmeyi seven, yaşadığımız dünyadaki haksızlıklar karşısında sessiz kalmayan bir gençlik olmamız dileğiyle…
- Çatalca’ya Bir Ziyaretin Ardından
- Mücadele Geleneğimizin İzinde: Bayrak Elden Ele
- Sınavlar, Gelecek Kaygısı… Çözüm Nerede?
- Nehirler Akmaya, Gençlik Mücadeleye Devam Eder!
- Yaşımız 19…
- UİD-DER’de Çocukların Anlattıkları
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Üniversite Hayalleri ve Hayatın Gerçekleri...
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- “Babamıza Bile Güvenemeyecek miyiz?”
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- Yalnızlık ve Korku Duvarını Hep Birlikte Yıkalım!
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan
- “Kafasını Telefona Gömen Gençlerden Değiliz!”
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
Son Eklenenler
- Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), 23 Temmuzda üniversite hastaneleri önünde basın açıklamaları yaparak TİS taleplerini açıkladı.
- Biz bir grup genç olarak UİD-DER’li abilerimizle birlikte, mücadeleye yıllarca katkı sunan, tecrübe sahibi bir büyüğümüzü Çatalca’daki evinde ziyaret ettik.
- İşçi sınıfının uluslararası marşı Enternasyonal 137 yıldır her dilde söyleniyor, işçi sınıfının sömürüden kurtuluşu mücadelesinin en güzel sembollerinden biri olmaya devam ediyor. Sınıfımızın mücadele geleneğinden doğan bu marşın nasıl ortaya...
- Sağlık Bakanlığı’nın son düzenlemeleriyle birlikte Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) büyük bir çöküşe sürükleniyor. Halk sağlığını korumakla görevli ASM’ler, sağlık hizmeti sunulan yerler olmaktan çıkarılıp, sağlık emekçilerini cezalandıran, halkı...
- Türkiye işçi sınıfının unutulmaz önderi, DİSK’in kurucusu ve Maden-İş Genel Başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45. yılında Topkapı Mezarlığı’nda düzenlenen törenle anıldı.
- Katledilişinin 45’inci yılında Kemal Türkler’i ve lideri olduğu Maden-İş Sendikasının mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışını hatırlamak, belki de her zamankinden daha büyük önem taşıyor.
- Sınıf temelinde örgütlü olmak, işçi sınıfının gücüne inanmak demektir. “Bu işçiler değişmez” diyenlerin yanıldığını, İzmir’deki grev ve direnişlerde bir kez daha gördük.
- Geçtiğimiz günlerde evde bazı tadilat işleri yapmaya başladık. Eşim de ben de emekli olduğumuz için bu masraflar bütçemizin biraz üzerine çıktı. Ben de düşük limitli kredi kartımın limitini yükseltip, taksitlendirmeyle bu sorunu çözmeyi düşündüm.
- İngiltere’de işçi, emekçi ve öğrenciler, yaklaşık 22 aydır devam eden İsrail’in Gazze’deki saldırılarına karşı durmak, Filistin halkıyla uluslararası dayanışmayı büyütmek ve suç ortağı İngiltere hükümetinin barış eylemlerine yönelik baskılarını...
- Eşimiz, kardeşimiz ya da başka bir yakınımız dayanışmanın öneminin farkında olmayabilir. Eğer biz biliyorsak, bilmeyenlere sabırla öğretelim ve yol gösterelim! Unutmayalım ki işçinin işçiden başka dostu yoktur.
- Sağlık emekçileri, “Eziyet Yönetmeliği” olarak adlandırdıkları, hem sağlık emekçilerinin hem de hastaların hak kaybına uğratıldığı Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğine karşı 16 Haziran’da İl Sağlık Müdürlüğü önünde eylem yaptı. ASM’lere 6...
- Dünya egemenlerinin emperyalist paylaşım savaşlarında ölenlerin net sayısını telgraf telleri bildirmiyor artık. Bugün sosyal medyayla, telefonlarımıza düşen bildirimlerle çok kısa bir sürede alıyoruz dünyanın başka yerlerindeki saldırıların,...
- Amasya’nın Merzifon ilçesinde bulunan, Kristal-İş Sendikasının örgütlü olduğu GM Teknik Cam fabrikasında toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Temmuzda grev başladı. İzBB Belediyesinde işten atılan Belediye-İş Sendikası...