Buradasınız
Ekonomi Şahlanıyor, Kırmızı Et Hayal Oluyor!
İstanbul/Şirinevler’den bir sağlık işçisi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Birleşik Metal-İş Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi (BİSAM) tarafından hazırlanan Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması Temmuz ayında yayımlandı. Yapılan araştırmada dört kişilik bir aile için açlık sınırı 2 bin 864 lira, yoksulluk sınırı ise 9 bin 906 lira olarak hesaplandı. Yani asgari ücret, dört kişilik bir ailenin yalnızca mutfak masrafları göz önünde bulundurularak hesaplanan açlık sınırının dahi gerisinde kaldı. Türkiye’de işçi sınıfının çoğunluğunun asgari ücret düzeyinde çalıştığını göz önünde bulundurursak 10 bin liraya dayanan yoksulluk sınırının üstüne çıkabilmek için dört kişilik bir ailede en az üç kişinin çalışması gerekiyor. İşsizliğin bu denli tırmandığı bir dönemde bırakalım üç kişiyi, ailede bir kişinin çalışabilmesi dahi çok zor. Peki, çocuklarımız? Onlar nasıl çalışacak? Çalışmada bir başka çarpıcı veriye de yer verilmiş; asgari ücretle çalışan bir işçi, ücretini sadece 9 gün çalışarak çıkarıyor. Yani geri kalan günler bedavaya çalışmış oluyoruz. Bir yandan emeğimizi vahşice sömürürken öte yandan bizleri sefalete mahkûm ediyorlar.
Kırmızı Et Sanayicileri ve Üreticileri Birliği Derneği ve Makarna Sanayicileri Derneği’nin yaptığı açıklamalar da BİSAM’ın açıkladığı verileri destekler nitelikte. Açıklamalara göre 2020 yılında kişi başı yıllık makarna tüketimi yüzde 25 artarken, kırmızı et tüketimi ise yüzde 33-41 oranda azaldı. Geçtiğimiz yıl web sitemizde çıkan “Makarna da Olmasa!” mektubu geldi aklıma. Emekçi arkadaşımızın mektubunda yazdığı gibi “ihtişamlı zengin sofralarının yalnızca süsü, yoksul sofralarımızın ise ana yemeği makarna…” Dönelim açıklamaya; dört kişilik bir aile 2019’da yıllık toplam 48 kilo kırmızı et tüketebilirken, 2020’de bu miktar 28 kiloya kadar düşmüş. 2021’de bu miktarın daha da azaldığını görmek için kâhin olmaya gerek yok. Yapılan açıklamada büyük çoğunluğun ancak işyerinde çıkan yemeklerde et tüketebildiğinin altı çizilmiş. Çoktandır işyerinde çıkan meyveleri, tatlıları, köfteleri çantamıza koyup çocuklarımıza götürüyorduk. Böyle giderse yakında öğle yemeğimizi iyice kısıp eve, çocuklarımıza götürmeye başlayacağız.
Bir yanda her gün suratımıza tokat gibi çarpan bu gerçekler, öte yanda ise egemenlerin utanıp sıkılmadan söylediği yalanlar var. Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı “Türk ekonomisi toparlanma sürecini geride bıraktı, şahlanış dönemine girdi” dedi. Oysa bizim gördüğümüz şaha kalkan bir şey varsa o da fiyatlar ve enflasyon! Kardeşler ekmeğimiz küçüldükçe küçülüyor. Ama unutmayalım ki çocuklarımızın rızkını, insanlık onurumuzu korumak bizlerin görevidir. Biz dur demezsek daha boğazımızdan çok lokma eksilir, aklımızla daha çok dalga geçilir.
Göç Sorunu: Çözüm Nerede?
- Onlar Zevk-ü Sefa İçinde, İşçiye Gelince?
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
Son Eklenenler
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.
- Almanya'da Ocak ayı boyunca Berlin, Münih, Hanover, Hamburg ve Nünberg gibi büyük kentlerde hükümetin aşırı sağ ve ırkçı politikalarına karşı çok sayıda sendikanın, göçmen topluluklarının ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla büyük çaplı...
- Gebze Plastikçiler OSB'de bulunan Chinatool Otomotiv’de grevin 4. gününde, Kocaeli Çayırova'daki Green Transfo Energy'de ise grevin 51. gününde anlaşma sağlandı.
- İzmir Gaziemir’deki Ege Serbest Bölgede bulunan Digel Tekstil’de işçiler, düşük ücret zammına tepki gösterdiler ve hakları için sendikalı oldular. Ancak Digel Tekstil patronları işçilerin zam talebini duymazlıktan geldi, sendika haklarını yok saydı...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarında çalışan işçiler, 10 Şubatta özelleştirmeye karşı Ankara’ya yürüyüş başlatmışlardı. 13 Şubatta Hazine ve Maliye Bakanlığı...
- 13 Şubat 2024’te Erzincan İliç’te SSR Mining ve ortağı Çalık Grubunun tarafından işletilen Çöpler Altın Madeninde siyanürlü toprak kaymış, 9 işçi toprak altında kalmış, cenazelerine aylarca ulaşılamamıştı.
- Antep'te direnişlerin yaygınlaşması, işçilerin ortak eylemler yapması, birlik içinde hareket etmeye yönelmesi ve pek çok örnekte mücadelelerini başarıya ulaştırmaya başlaması üzerine patronlar baskılarını arttırdı. Gaziantep Valiliği ise 13 Şubatta...
- Soma, Ermenek, Amasra, İliç madenci katliamları, Çorlu tren katliamı, Elazığ, İzmir, 6 Şubat depremleri, orman yangınları ve sel felaketleri, Hendek havai fişek fabrikası ve Balıkesir mühimmat fabrikası patlamaları, yüzlerce iş cinayeti ve son...
- Yeni yılın ilk günlerinde MÜSİAD toplantısında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek patronlara “biz sizin daha çok para kazanmanızı istiyoruz” dedi. Patronlar tarafından alkışlanan Bakan, tam da bunu yapıyor, patronların kazanması için...
- Cep telefonu hayatımıza gireli yaklaşık 30 yıl, akıllı telefonun hayatımıza girmesi ve jet hızıyla yayılması ise 10-15 yıl oldu. Bu nedenle akıllı cep telefonumuz 1 saat kapalı kalsa kendimizi adeta nefessiz kalmış hissediyoruz.
- Ankara’dan bir grup UİD-DER’li işçi, “Küçük Kara Balık ve Samed Behrengi” adlı bir video hazırladı. Farklı sektörlerde çalışan, uzun ve yorucu iş saatlerine, vardiya engeline rağmen birlikte öğrenip birlikte üretmek için bir araya gelen işçi...
- Asgari ücrete yüzde 30, kamu emekçilerine yüzde 11,54 ve emeklilere yüzde 15,75 oranında sefalet zammı dayatılmasının ardından Antep’te bulunan tekstil patronları da ücret artışlarını sefalet düzeyinde tuttu. Şubat ayına girilmesiyle belli olan...