Buradasınız
İşe İade Davaları
Bostancı’dan bir grup işçi
Patronlar, kriz bahanesiyle ya da sudan sebeplerle işçileri işten atıyorlar. Sabah işe gittiğimizde ya turnikelerde kartımız okunmuyor ya da personel müdürleriyle, ustabaşlarıyla, işten atıldığımızı öğrendiğimiz kısa bir konuşma yapıyoruz. Ama daha dün, bizler o işyerinde çalışan işçiler değil miydik? Hem de patronun öz be öz “evlatları” değil miydik? Ailenin bir parçasıydık sözde. Ne oldu da şimdi bizi işten atıyorlar diye şaşırıyoruz. Böyle bir durumda şaşırmayalım, harekete geçelim.
Bizler bu haksızlığı kabul etmemeliyiz. Patronun yazılı bildirimde bulunmasından sonra, en geç bir ay içerisinde “işe iade davası” açmalıyız. İşe iade davası açabilmemiz için, çalıştığımız işyerinde veya aynı işverene bağlı, aynı işkolundaki işçi sayısının 30’dan az olmaması gerekiyor. Ve en az 6 aydır o işyerinde çalışıyor olmalıyız. Bugün patronlar 10, 15 ya da daha fazla şirket kurarak 500 kişinin çalıştığı fabrikaları küçük küçük atölyelere dönüştürüyor. Fakat açılan davaların ardından gerçekler su yüzüne çıkıyor ve bilirkişi raporlarıyla bu durum tespit ediliyor. Eğer 30 kişiden az bir işyerinde çalışıyorsak “işe iade” değil ama “kötü niyet davası” açabilir ve “kötü niyet tazminatı” alma hakkını kazanırız.
Patron, işten çıkartmayı haklı bir nedene dayandırmalıdır ve bunu ispat etmekle yükümlüdür. İş yasasında, işverenin sebep göstermediği veya gösterdiği sebep geçerli görülmediği takdirde işçiyi bir ay içinde yeniden işe alması gerektiği yazıyor. Yeniden işe başlatmama durumundaysa, en az 4 en çok 8 aylık ücret tutarında tazminat ödemek zorunda patron. Bunun yanında bütün bu süre boyunca işçinin yoksun kaldığı ücret ve diğer haklar da 4 aylık tutarlarını geçmemek üzere kendisine ödenir. Örneğin bir davada, patronun işçiyi işten atma gerekçesi satışların azalması olarak gösterilmiş fakat hâkim, şirketin satışlarının azalmasına karşılık kârının arttığını tespit ederek işçiden yana karar vermiştir. “Feshin son çare olması ilkesine uyulmadığı” tespitinde bulunarak, iş akdinin feshinin geçersizliğini ve işçinin işe iadesini kararlaştırmıştır. Bu dava ve benzeri davalar aynı kaderi paylaşan diğer işçi arkadaşlarımız için emsal teşkil ediyor. Yasal olarak bu davaların en geç 2 ay içinde sonuçlanması, temyize gidilirse de 1 ay daha sürmesi gerekir. Fakat dava süreçleri uzun süreçlerdir. Sabrımızı elden bırakmamalı, hakkımızdan vazgeçmemeliyiz. Hem yasal haklarımıza hem de birlikte mücadelemizle kazandığımız haklarımıza sahip çıkmalıyız.
Hakkımızı Yedirmeyelim!
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
Son Eklenenler
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...