Buradasınız
Metal İşçilerinden MESS’in Dayatmalarına Karşı Mücadele Çağrısı

Metal işkolunda 2014-2016 Grup Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri devam ediyor. Patronların örgütü MESS’in ikramiye ve sosyal hakların kesilmesi dayatmalarına karşı Birleşik Metal-İş, örgütlü olduğu işyerlerinde basın açıklamaları gerçekleştirdi. 6 Kasımda sona erecek görüşmelerde, patron sendikası MESS’in henüz ücret teklifi vermediği halde öne sürdüğü tekliflerle işçilerin mevcut kazanımlarını kaldırmayı hedefliyor.
Birleşik Metal-İş’in örgütlü olduğu MESS üyesi fabrikalarda yapılan basın açıklamalarında, metal patronlarının işçilerin kazanımlarına göz diktiği ifade edildi. MESS, istirahatte geçen sürelerde ikramiye ve yakacak ödemelerinin yapılmamasını, kıdem ve ihbar tazminatlarında işçilerin haklarının yasa düzeyine geriletilmesini, devamlılık primlerinin kaldırılmasını, deneme süresinin 4 aya çıkarılmasını ve çalışma düzeninin esnekleştirilmesini teklif ediyor. İkramiye ve yakacak ödemelerinde yapılacak kesintilerle, 21 gün istirahat alan veya hiç devamsızlık yapmayan işçileri ödüllendirmeyi de teklif ediyor. Böylece işçilere daha fazla çalışın ödülü kapın demiş oluyor.
Birleşik Metal-İş, MESS’in teklifinin bir saldırı olduğuna, işçileri kandırmaya ve birbirine düşürmeye çalıştığına dikkat çekti. Hasta haliyle çalışan çok sayıda işçi varken, istirahatlerde ikramiye ve yakacak ödemelerinin kesilmesinin isafsızlık olduğu belirtildi. “Uzun çalışma süreleri ve ağır çalışma koşullarının işçilerin sağlığının bozulmasının temel nedenidir” denilen açıklamada, sosyal haklarla ilgili şu talepler sıralandı:
Metal işkolunun ağır çalışma koşulları nedeniyle, başta haftalık çalışma süreleri kısaltılmalıdır.
Günlük çalışma süresi içinde mutlaka dinlenme molaları verilmeli bu süreler çalışma sürelerinde sayılmalıdır.
Yıllık izin süreleri artırılmalıdır. Bütün bunlar işçilerin sağlık sorunlarının azalmasına yol açacaktır.
Aynı şekilde, SGK’nın ödemediği ilk iki günün ücretinin 5 gün şartına bakılmaksızın işveren tarafından ödenmelidir.
Açıklamanın devamında, metal işçilerinin tepkisinden korktuğu için MESS’in tekliflerini tüm detaylarıyla açıklamadıkları ifade edildi.
Birleşik Metal-İş, çalışma sürelerinin kısaltılmasını, ağır çalışma koşullarının hafifletilmesini ve çalışma ortamının sağlıklı hale getirilmesini, işyerlerinde ücretler arasındaki uçurumun kapatılması için ücret tamamlaması (iblağ 5.58 TL/saat); ardından iyileştirme (8.97 TL/saate kadar 40 kuruş); ardından yüzdeli artı maktu ücret zammı (yüzde 5 artı 105 kuruş) biçiminde yapılmasını talep ediyor.
İşyerinde Yangın Çıktı!
Soma’yı Unutmadık!
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal İşçileri Sefalet Ücretine ve Sendikal Baskılara Karşı Mücadele Ediyor
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!
- Metal İşçilerinin MESS’i Protesto Eylemleri Sürüyor
- Ay Sonunu Bırak, Ortasını Getiremiyoruz!
- Metal İşçileri Greve Hazırlanıyor
- Metal İşçileri Çorlu’da Haykırdı: Greve Hazırız!
- Metal İşçilerinin Eylemleri Devam Ediyor
- Metal İşçisiyiz, MESS’in Dayatmalarına Boyun Eğmiyoruz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi Kimleri İlgilendirir?
- Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Seyahat, Hayat Pahalılığı ve MESS Sözleşmeleri!
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Birleşik Metal-İş: Metal İşçileri Mücadele Ateşini Yaktı!
- MESS’e Karşı Birliğimizi Güçlendirelim!
- MESS Dayatmalarına Birlikte Karşı Duralım!
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...