Buradasınız
İşçiler Kendine Güvenmeli
Gebze’den bir işçi
Gebze Belediyesi’nde 4 yıldır temizlik işlerinde çalışan bir taşeron işçisiydim. İş sözleşmesini “haklı nedenlerle” geçtiğimiz günlerde feshettim. Haklı nedenlerle diyorum, çünkü artık dayanılmayacak baskı ve tehditlerle karşı karşıya kalmaya başladık. Örneğin fazla mesailere bırakılıyorduk ama ücretlerimiz ödenmiyordu. Yemek, servis ve diğer sosyal haklarımız yoktu. Sigortamız eksik ödeniyordu, ücret bordrosu verilmiyordu. 300’ün üzerinde işçi aynı koşullarda çalışıyordu.
Ben bu haksızlıklara karşı boyun eğmedim, mücadele ettim. Bölge Çalışma Müdürlüğü, İŞ-KUR ve adli mercilere işyerinde yapılan baskı ve haksızlıkları dilekçeyle şikâyet ettim. Taşeron firma sahipleri ve vekilleri benim boyun eğmeyip hakkımı aradığımı görünce, bu kez beni birçok kez tehdit etmeye başladılar. Ben, diğer yandan işçileri sendikalara ve UİD-DER’e götürmek, örgütlenerek ortak bir mücadeleyle haklarımız almak istiyordum. Fakat işçi arkadaşlar ilk başlarda bu türden mücadeleye yanaşmadılar.
Tehditlerin artmasıyla birlikte “haklı nedenlerle” fesih hakkımı kullandım. İşçi arkadaşlarım, bu hakkımı kullandığımda “hakkını alamazsın, tazminat vermezler” diyerek beni vazgeçirmeye çalıştılar. Oysa ben bu haklarımı hem iş yasasını okuyarak hem İşçi Dayanışması bültenini okuyarak hem de UİD-DER’deki işçi öz-eğitim seminerlerine katılarak öğrenmiştim. Haklı başvurumu yaptım ve işyeri tarihinde ilk kez tazminat alan işçi oldum. Üstelik işsizlik paramı da önümüzdeki 11 ay boyunca alacağım. Şimdi geçmişe dönük 4 yıllık fazla mesailerimi, eksik ödenen ücret ve SGK primlerimi almak için iş mahkemesine başvurdum.
Benim bu mücadelem işyerinde işçilere moral verdi, mücadele azmi uyandırdı. Ben işten çıktıktan kısa bir süre sonra işçi arkadaşlar toplanıp iş durdular. Belediye başkanı ile görüşüp taleplerini ilettiler. Bu mücadele sonunda yemek, servis, sigorta hakları ödendi. 1 Mayıs, bütün işçiler için bir fırsattır. İşçiler iş haklarını işçi derneklerinde öğrenmeli, eğitim toplantılarına katılmalı, işçi mitinglerine katılarak kendine güvenmelidir. Ben bu 1 Mayıs’a, hem kendim hem de eski işyerindeki arkadaşlarımla birlikte UİD-DER’le katılacağım.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...