Buradasınız
Bölgesel Asgari Ücret Nedir?
Asgari ücret sefalet ücreti olmaya devam ederken, AKP hükümeti bu sefaleti daha da derinleştirmek için bölgesel asgari ücret uygulamasına geçmeyi hedefliyor. Türkiye’de asgari ücret uygulaması ilk kez 1951 yılında başladı. Şu anki 4857 Sayılı İş Yasası’nın 39. maddesine göre işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım gibi zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için verilen ücrete asgari ücret deniyor. Ancak bu tanıma 2001 yılında ek yapıldı. Bu eke göre asgari ücretin tespitinde işçilerin geçim şartları ile ülkenin ekonomik durumu da dikkate alınacaktı. Böylece işçilerin gerçek ihtiyaçlarının karşısına “ülkenin ekonomik durumu buna izin vermiyor” bahanesi çıkartılmış oldu. İşçilerin asgari ihtiyaçlarını gerçekten karşılaması için asgari ücretin en az dört katı ücret alması gerekiyor. Oysa durum bu değil.
Eğer bölgesel asgari ücrete geçilirse, öncelikle merkezi asgari ücret belirlenecek. Sonra bu da dikkate alınarak, 26 bölgede vali, belediye başkanı, kalkınma ajansı yetkilileri, iş adamları gibi sermaye temsilcileri bir araya gelerek asgari ücretin bölgelerinde ne kadar olacağına karar verecekler. Bunu da, güya bölgenin gelir düzeyini göz önünde bulundurarak yapacaklar. Bölgesel asgari ücretin uygulanması demek, zorunlu göçün başlaması demektir. Farklı bölgelerdeki işçilerin birbirine düşman gösterilmesi, işçiler arasında ayrımcılık yaratılması, zaten uygulanmayan “eşit işe eşit ücret” kavramının lafta da tarihe karışması demektir.
Nereden çıktı bu bölgesel asgari ücret?
Bölgesel asgari ücret Türkiye’de daha önce de uygulandı. 1951-1967 yılları arasında asgari ücreti yerel (kentsel) düzeydeki katılımcılardan oluşan “mahalli komisyonlar” belirliyordu. Ancak aynı işi yapan ve birbirine yakın olan yerlerde farklı ücretlerin uygulanması ve tespit edilen asgari ücrete itirazların çoğalması nedeniyle, 1967 yılında merkezi nitelikte bir komisyon oluşturuldu. Bu komisyon, bölgelere göre farklı asgari ücretler tespit ediyordu. O dönemde TBMM’de bulunan Türkiye İşçi Partisi’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurması sonucunda, bölgesel asgari ücret eşitlik ilkesine aykırı bulunarak kaldırıldı. 1974 yılında ilk kez ülke düzeyinde asgari ücret belirlenmeye başlandı. 1974-1989 yılları arasında ise tarım ve sanayi kesimi için farklı ücretler uygulandı. 1989 yılından sonra işkolu ayrımı olmaksızın ülke çapında tek bir asgari ücret uygulamasına geçildi.
1980 öncesinde işçi sınıfı daha güçlü bir sendikal örgütlülüğe sahipti ve ülke genelinde, asgari ücretten ziyade işçilerin toplu sözleşme görüşmelerinde patronlara kabul ettirdiği ücret düzeyi dikkate alınıyordu. 1960-1980 yılları arasında işçiler, var olan haklarını mücadele ederek geliştiriyorlardı. Bugün geçmişten ders çıkartan patronlar örgütsüz ve dağınık olan işçi sınıfına pervasızca saldırıyorlar. İşçilerin mücadele ederek kazandığı haklar elinden alınıyor. Nitekim 12 Eylül 1980 darbesiyle işçi sınıfı ağır bir darbe aldı ve işçiler kazanımlarını kaybetmeye başladılar.
Patronların haklarımıza saldırmalarına tepkisiz kalmayalım. Asgari ücretin bölgelere göre belirlenmesine karşı çıkmalı, gerçekten de asgari ihtiyaçlarımızı karşılayacak bir düzeye yükseltilmesi için mücadele etmeliyiz!
Kadıköy’de İmza Standı
Borç Batağındaki İşçi
- Avukatlar Anlatıyor: Yasalar Yetmez, İşçi Sınıfını Örgütlülük Kurtarır
- İşsizlik Fonu Yine Patronların Hizmetinde
- Asgari Ücretin Vergi Dışı Bırakılması ve Asgari Geçim İndirimi (AGİ)
- Buzdağının Görünmeyen Kısmı: Meslek Hastalıkları Gerçeği
- Grev Kırıcılığı ve Grev Hakkı
- Kazı Bağırtmadan Yolma Meselesi: Vergi
- Patronun Keyfi Kısa Çalışma Uygulamasına Karşı Dava Açan İşçi Kazandı
- Şimdi de İstirahat Parasına Göz Diktiler!
- Kod 29 ve SGK’nın Algı Oyunları
- Kod 29 Mağduriyeti Ortadan Kalkıyor mu?
- Kölelik Düzeninin “Yeni Normali”: Uzaktan Çalışma
- Yasal Olan Meşru mudur?
- Tazminatsız İşten Atma Saldırısı: Kod 29
- Patronların Pandemi Saldırısı: Kod 29!
- Çalışma Yaşamında Orman Kanunları
- Sigorta Hakkımız Gasp Ediliyor
- Sermayenin Elindeki Kamçı: Pandemi
- Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi, Kıdem Tazminatımızın Elimizden Alınmasıdır
- Sokağa Çıkma Yasaklarıyla Birlikte Telafi Çalışması Yaygınlaşıyor
- Kısa Çalışma Ödeneği ve Ücretsiz İzin Uygulaması
Son Eklenenler
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...