Buradasınız
Sisteme Bağımlı Yaşamak
Gebze’den bir lojistik işçisi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Biz işçi ve emekçiler iliklerimize kadar işlemiş olan kapitalist sömürü düzenine ne kadar bağımlı yaşar hale gelmişiz. Öylesine bağımlılık yapmış ki, artık düşünemiyoruz bile. Mesela bir uyuşturucu bağımlısını düşünelim. Uyuşturucu bağımlısı uyuşturucuya bağımlı hale gelmeden önce birisi ona ufak dozajlar halinde o maddeyi vermeye başlar. Uyuşturucu alan kişi ilk başlarda o maddenin onu rahatlattığını düşünür ve o maddeyi almaya devam eder. Bir süre sonra bağımlılık yapmaya başlar ve o maddeden hiç kopamaz hale gelir. Artık beyni o kadar uyuşur ki o maddeden başka bir şey düşünemez. Sonra o maddeyi temin edemediği zaman saldırganlaşır ve çevresine zarar vermeye başlar. Durum artık vahim sonuçlara gitmektedir. O kişi ya bu uyuşturucu müptelasından kurtulacaktır ya da her defasında vücuduna daha fazla uyuşturucu maddesi şırınga ederek ölüme dahi varacak sonuçlar doğuracaktır. Ta ki birisi ona bilinçli bir dost elini uzatana dek.
O dost el, uyuşturucu bağımlısı kişinin olumsuz yanını görse bile o bağımlılık yaptığı maddeden kurtulabilmesi için o kişiyle beraber mücadele edecektir. Bağımlı kişi bu maddeden kurtulabilmek için o bilinçli dost elini ya geri çevirmeyecektir ve damarlarından o zehiri atabilmek için mücadele edecektir, ya da o dost elini geri çevirerek sonunu hazırlamış olacaktır.
Neden bu örneği verdiğimi söylemem gerekirse, baştan dediğim gibi, kapitalist sömürü düzenine bir uyuşturucu bağımlısı gibi bağlanmışız da ondan. Bu kapitalist sömürü düzeni işçi ve emekçi sınıflara o kadar bilinç kaybı yaşatmış ve hâlâ da yaşatıyor ki, tutanacak bir dal arıyoruz. İşte o dal işçi sınıfının örgütlü mücadelesidir. Nasıl patronlar sınıfı ve onun sömürü düzeni bizleri onların bütün gerksinimlerini karşılayabilmek için her türlü araçla uyutmak için bir araya geliyorlarsa biz işçi sınıfı da bilinçli bir şekilde örgütlenip bir araya gelerek damarlarımızda bağımlılık yapan o zehirli sistemi yani kapitalist sömürü düzenini kara leke olarak sonsuza dek tarihe gömebiliriz.
Uyuştuğumuz bu uykudan artık uyanalım. Açlık, yoksulluk, sefalet, iş kazalarında, savaşlarda ölmek bizim kaderimiz değil. Cebindeki paran kadar yaşarsın mantığından vazgeçelim artık. Bu kaderi biz yazmadık ama değişterecek olan da bizim örgütlü mücadelemiz. Uykudan uyanmanın zamanı geldi de geçiyor. Gelin bu dünyayı yaşanabilir hale getirmek için, barış ve huzur dolu bir gelecek için Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği’nde örgütlenip bilinçlenelim.
Yaşasın İşçilerin Uluslararası Mücadele Birliği!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.
- Almanya'da Ocak ayı boyunca Berlin, Münih, Hanover, Hamburg ve Nünberg gibi büyük kentlerde hükümetin aşırı sağ ve ırkçı politikalarına karşı çok sayıda sendikanın, göçmen topluluklarının ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla büyük çaplı...
- Gebze Plastikçiler OSB'de bulunan Chinatool Otomotiv’de grevin 4. gününde, Kocaeli Çayırova'daki Green Transfo Energy'de ise grevin 51. gününde anlaşma sağlandı.
- İzmir Gaziemir’deki Ege Serbest Bölgede bulunan Digel Tekstil’de işçiler, düşük ücret zammına tepki gösterdiler ve hakları için sendikalı oldular. Ancak Digel Tekstil patronları işçilerin zam talebini duymazlıktan geldi, sendika haklarını yok saydı...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarında çalışan işçiler, 10 Şubatta özelleştirmeye karşı Ankara’ya yürüyüş başlatmışlardı. 13 Şubatta Hazine ve Maliye Bakanlığı...
- 13 Şubat 2024’te Erzincan İliç’te SSR Mining ve ortağı Çalık Grubunun tarafından işletilen Çöpler Altın Madeninde siyanürlü toprak kaymış, 9 işçi toprak altında kalmış, cenazelerine aylarca ulaşılamamıştı.
- Antep'te direnişlerin yaygınlaşması, işçilerin ortak eylemler yapması, birlik içinde hareket etmeye yönelmesi ve pek çok örnekte mücadelelerini başarıya ulaştırmaya başlaması üzerine patronlar baskılarını arttırdı. Gaziantep Valiliği ise 13 Şubatta...
- Soma, Ermenek, Amasra, İliç madenci katliamları, Çorlu tren katliamı, Elazığ, İzmir, 6 Şubat depremleri, orman yangınları ve sel felaketleri, Hendek havai fişek fabrikası ve Balıkesir mühimmat fabrikası patlamaları, yüzlerce iş cinayeti ve son...
- Yeni yılın ilk günlerinde MÜSİAD toplantısında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek patronlara “biz sizin daha çok para kazanmanızı istiyoruz” dedi. Patronlar tarafından alkışlanan Bakan, tam da bunu yapıyor, patronların kazanması için...
- Cep telefonu hayatımıza gireli yaklaşık 30 yıl, akıllı telefonun hayatımıza girmesi ve jet hızıyla yayılması ise 10-15 yıl oldu. Bu nedenle akıllı cep telefonumuz 1 saat kapalı kalsa kendimizi adeta nefessiz kalmış hissediyoruz.
- Ankara’dan bir grup UİD-DER’li işçi, “Küçük Kara Balık ve Samed Behrengi” adlı bir video hazırladı. Farklı sektörlerde çalışan, uzun ve yorucu iş saatlerine, vardiya engeline rağmen birlikte öğrenip birlikte üretmek için bir araya gelen işçi...
- Asgari ücrete yüzde 30, kamu emekçilerine yüzde 11,54 ve emeklilere yüzde 15,75 oranında sefalet zammı dayatılmasının ardından Antep’te bulunan tekstil patronları da ücret artışlarını sefalet düzeyinde tuttu. Şubat ayına girilmesiyle belli olan...