Buradasınız
Doğa Değil Kapitalizm Öldürüyor
Sarıgazi’den bir grup işçi
Sarıgazi’den bir işçi arkadaşımızın yakını Samsun’da yaşanan sel felaketinin mağdurlarındandı. Anlattıkları, gerçekten ürperticiydi. Pek çok insan hayatını kaybetti. Geride kalanlarsa oldukça zor durumda. Anne babalar, küçücük yaştaki hasta çocuklarını doktora bile götüremiyorlar. Çünkü yollar kullanılamaz hale gelmiş ve hastaneleri su basmış. Evler balçık içinde kalmış. Devlet yetkilileri ise tıpkı Van depreminde olduğu gibi, yine televizyonlara çıkarak, yüzsüzce “her şey kontrol altında” diyorlar. Yaşananları “doğal” afetin sonuçları olarak gösteriyorlar. Hâlbuki dere yatağındaki gecekonduları yıkarak yerlerine TOKİ tarafından yeni binalar yapılmasına izin veren aynı devletti.
TMMOB Şehir Plancıları Odası, yatağı değiştirilen derenin zorlama yeni güzergâhının felaket getirdiğine dair bir rapor yayınladı. Suçlunun doğa değil, Devlet Su İşleri (DSİ), Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ), Toplu Konut İdaresi (TOKİ), Samsun Büyükşehir ve Canik Belediyeleri olduğunu açıkladı.
Rapora göre, yatağı değiştirilen derenin çevresi imara açılmamalıydı. Böyle bir felaket göz göre göre “geliyorum” dedi ve onlarca insanın canını aldı. Dere yatağındaki TOKİ evlerini, borç harç, kredi bularak işçi ve emekçiler satın aldılar. Ancak bu binalar ev değil, işçi ve emekçilerin mezarı oldu. Hani bu insanların can güvenliği devletten soruluyordu?
Devlet yarattığı bu felaket sonucunda, bir lütufmuş gibi, sel mağdurlarına 3 aylık elektrik ve su faturası ödemeyeceklerini söylüyor. Bunu yapması yetecek mi? Sorumlular yargılanacak mı? Peki, giden canları nasıl geri getirecek? Yeni ölümleri nasıl engelleyecek? Bu soruların cevabı yok!
Neden bu felaketler hep işçi ve emekçilerin canını alıyor ve bu bizlere kader diye yutturulmaya çalışılıyor? Biz işçi ve emekçilerin başından bu ölümler, bu acılar eksik olmayacak mı? Gerçekten insanca yaşayabileceğimiz ve barınabileceğimiz güvenli konutlara ihtiyacımız var. Bunu da sahtekâr patronlar ve kapitalist devletler yapmayacak. Görev biz işçilere düşüyor.
Uyan ve Haykır Öfkeni
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Tarih, sadece geçip giden zamanın kaydı değildir. Yarına uzanan bir yankısı, yarını şekillendiren bir yanı vardır. Tarih ders kitaplarında, okullarda anlatılanlardan ibaret de değildir. Sınıfların da bir tarihi vardır. Sınıfımızın tarihine...
- Ankara Etlik Şehir Hastanesi’nde çalışan taşeron temizlik işçileri yoğun çalışma koşullarına rağmen ücretlerinin düşük olmasına karşı 12 Haziranda eylem yaptılar. SES İstanbul/Aksaray Şubesine üye işçiler 12 Haziranda İstanbul Tıp Fakültesi...
- Patronlar sınıfı, sömürüyü daha katmerli hale getirmek için her yola başvuruyor. Her dönem üretimi arttırmak adı altında sömürüyü derinleştirmek üzere işlerine geldiğinde yasalara başvuruyor, işlerine geldiğinde yasaları tanımıyorlar. Canları nasıl...
- 13 Kasım 1970. DİSK gazetesinin Çukurova ekinde şöyle bir başlık yer alır: “Sınıfımızın Yiğit Savaşçısı RIZA KUAS Yurda Dönüyor”. Haber şöyle devam eder: “İki böbreği de çalışmadığı için Londra’da bir böbrek hastanesinde suni böbrek makinesine...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişinin 54. yılı kapsamında “Şanlı 15-16 Haziran İzinde, Ekmek Adalet Hürriyet Mücadelesine” başlığıyla çeşitli eylem ve etkinlikler gerçekleştiriyor. 12 Haziranda...
- Gıda, barınma, ulaşım, sağlık gibi yaşamın sürmesi için gereken tüm ihtiyaçları da kapitalistlerin ihtişamlı bir hayat sürmesini sağlayan zenginlikleri de emeğimizle biz işçiler üretiyoruz. Yaşam bizim emeğimiz sayesinde devam ettiği halde dünya...
- Uzun yıllardır emeğiyle çalışan ve kendi ayakları üzerinde duran bir kadın işçiyim. Şimdilerde ise sendikasında örgütlü ve sınıf kardeşleri ile patrona karşı mücadele eden çok daha güçlü bir kadın işçiyim. Bununla da çok gurur duyuyorum. İşçi...
- Bugün 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü. Çocuk işçiliğiyle mücadele deyince akla ilk gelen isimlerden biridir Lewis Hine. Çünkü o kömür madenlerindeki, dokuma fabrikalarındaki, sanayi sektörlerindeki çocuk işçilerin, sokaklarda gazete...
- 12 Haziran, 2002 yılında Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü ilan edildi. Ne var ki rakamlar kapitalist düzende çocuk işçiliğin son bulmasının mümkün olmadığını gösteriyor. Zira çocuk işçilik büyük oranda yasak...
- Çankırı Yakınkent OSB’de bulunan Sumitomo lastik fabrikasında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine Petrol-İş üyesi binlerce işçi 29 Mayıstan beri grevdeler. UİD-DER’li işçiler olarak grevci işçilere, grevlerinin 13. gününde dayanışma...
- İngiltere’de emekçiler Filistin halkıyla dayanışma eylemlerini, emperyalist savaşa karşı barış talebini büyütmeye devam ediyorlar. 8 Haziranda Başkent Londra’da 14. kez ulusal çapta gösteri düzenlendi. Gösteriye 175 binden fazla işçi, emekçi ve...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kristal Yağ fabrikasında toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine grev başladı. Denizli’de TEKSİF sendikasının örgütlenme çalışması yürüttüğü Filidea Tekstil’de 2 öncü işçi işten...
- Güney Kore merkezli Samsung Elektronics’te çalışan işçiler 7 Haziranda şirket tarihinde ilk kez greve çıktı. Bir gün boyunca üretimi durduran Ulusal Samsung Elektronik Sendikası (NSEU) üyesi işçiler, izin ve ikramiye ücretlerinin iyileştirilmesini...