Buradasınız
Birlikten Kuvvet Doğuyor
Tuzla’dan UİD-DER’li bir işçi
Ben plastik fabrikasında çalışan bir işçiyim. Uzun zamandır gelen yemekler çok kötüydü. Uzun saatler boyunca ve ağır koşullarda çalışırken bize reva görülen bu durumdan şikâyetçiydik. Üstelik de sendikalı bir işyerinde çalışıyorduk. Biz de sendika temsilcimize bu yemeklerin çok kötü olduğunu ve artık bu durumun değişmesini ve yenebilecek yemeklerin gelmesi gerektiğini söyledik. Temsilcimiz fabrika yönetimi ile görüşmeye gitti ve şikâyetlerimizi anlattı.
Müdür, temsilcimizin söylediklerine inanmamış. Biz yemek molasında iken bize baskın yapmaya geldi. Hepimiz yemekten sonra dışarıya sigara içebildiğimiz alana çıkmıştık. Tam o sırada müdür geldi. Bize ilk önce psikolojik saldırı yaptı. Söze “neden sigara içiyorsunuz” diyerek girdi. Ardından da sigaranın zararlarından bahsetti. Sonra da “sigaralarınızı çabuk atın yoksa yanınıza gelemem” dedi. Sigaralar söndürüldükten sonra yaklaştı ve “yemeklerin neyinden şikâyetçisiniz?” diye sordu. İlk söze giren yaşça bizden büyük bir abimiz oldu. “Yemekler çok kötü, hepimiz şikâyetçiyiz” dedi. Bunun üzerine az önce sağlığımızla çok ilgili olan müdür kızdı ve öfkeli bir sesle “Hepimiz deme! Kendi adına konuş! Yemeklerin neyi kötü, sen evinde ne yiyorsun onu söyle bana?” dedi. Müdürün sert ses tonu abiyi korkutmuş olmalı ki o hiçbir şey söyleyemedi. O sırada ben söze girdim, “Müdür bey burada abimizin ve arkadaşlarımın konuşamamasının sebebi sizin bu tavırlarınız. Neden bağırıyorsunuz? Bu şekilde kimse derdini anlatamaz ki” dedim ve müdür “ben bir şey yapmıyorum ki, sadece size soruyorum” dedi. Ben de konuşmaya devam ettim, “yemekler bulaşık suyu gibi, iki yılda 15 kilo verdim, yemek yiyemiyorum” dedim. Bu sefer müdür bana şunu söyledi: “Sen ne yersin, senin damak tadına göre mi yemek yaptıracağız?” Ben de, “yemek seçmem, her şeyi yiyorum ama burada yiyemiyorum” dedim. Benim konuşmamdan sonra vardiyanın geri kalanı da konuşmaya başladı. Ve bu konuşmaların sonucunda yemekler kısa bir süreliğine de olsa düzeldi.
Bu durum henüz böyle devam etmekte, ne kadar daha böyle gider bilmiyoruz. Ama biz birlikte bir şeyi gördük: Sorun ne olursa olsun, biz birlikte davranıp, ortak karşı durduğumuzda sorunlar düzeliyor. Tümden çözülmese de biraz iyileştirmek zorunda kalıyorlar. Birlik olduk, yemek sorununda iyileştirme sağladık. Daha da birlik olursak ve örgütlü durursak fabrikamızda hepimiz için tehlike olan iş kazası riskine karşı da daha etkili önlemler aldırabiliriz.
Büyüyor
Ülker Büyüdükçe Biz Küçülüyoruz!
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...