Buradasınız
Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!
İşçiler, kardeşler!
Gece gündüz demeden çalışan, alın teri akıtan ve tüm zenginliği üreten biz işçileriz. Her şey bizim ellerimizin üzerinde yükseliyor.
Gökdelenleri biz yükseltiyoruz, tünelleri biz açıyor, kömürün bağrına biz kazma vuruyoruz. Bir düşünün! İşçiler bir gün çalışmazsa ne olur?
Onca emek harcıyor ve ömrümüzü tüketiyoruz, ama yoksulluk koşullarında yine biz yaşıyoruz. Neden?
Türkiye’de 7 milyon işçi asgari ücretle çalışıyor. Milyonlarcası ise asgari ücretin biraz üzerinde ücret alıyor.
Neden tüm yaşamı üreten işçiler bu sefalet ücretine veya 50 ilâ 100 lira fazlasına çalıştırılıyor?
10 milyondan fazla işçinin sigortası yok. Neden?
Sadece ücretlerimiz düşük değil; iş saatlerimiz de alabildiğine uzun ve çalışma koşullarımız ağır. Pek çok işyerinde işgünü 12 ve hatta 14 saate çıkartılmış durumda. İki ve hatta üç kişinin yapacağı işi tek başımıza yapıyoruz.
Cumartesi-Pazar demeden çalışıyoruz. Üstelik çay ve yemek molaları da çalışma süresinden sayılmıyor.
Neden iş saatleri bu kadar uzun? Biz işçiler insan değil miyiz? İşçilerin daha fazla dinlenmeye, ailelerini görmeye, sevdikleriyle zaman geçirmeye, sosyal faaliyetlere katılmaya hakkı yok mu? Biz işçiler birer makine miyiz?
Eski dönemlerde köle sahipleri, kölelerini insan yerine koymaz ve onlara “konuşan makine” derlermiş.
Zengin edip lükse boğduğumuz arsız patronların davranışları da farklı değil. Onların gözünde biz işçilerin zerre kadar önemi yok. Meselâ her ay 150’den fazla işçinin iş kazası geçirip ölmesi, patronlar için önemsiz bir ayrıntıdır.
Patronlara göre önemli olan daha fazla üretmek, işçiyi iliğine kadar sömürmek ve kârını arttırmaktır. İşte patronların bu kâr tutkusu ya da açgözlülükleri her şeyin önüne geçmektedir.
Kardeşler!
Sermaye sahipleri, ücretleri düşürmek, iş saatlerini uzatmak, kadrolu çalışmayı ortadan kaldırmak ve sosyal haklara el koymak için taşeronlaştırma yöntemine başvuruyorlar.
Taşeronluk sistemi her geçen gün çığ gibi büyüyor.
Taşeronluk özellikle AKP hükümeti döneminde alabildiğine yaygınlaştı. 2002’de AKP iktidara geldiğinde toplam taşeron işçi sayısı 400 bin civarındaydı. Şimdilerde bu sayı 2,5 milyona çıkmıştır.
Patronların istekleri doğrultusunda İş Yasasını yeniden düzenleyen AKP, taşeronluk dâhil esnek çalışma biçimlerini yasalaştırdı. Güvencesiz, kadrosuz ve kısa süreli çalışma biçimlerinin önünü açtı.
Geçmiş dönemde Türkiye’de işçiler örgütlüydüler; işte bu nedenle patronlar taşeronluk gibi uygulamalara cesaret edemiyorlardı.
Ancak ne zamanki işçilerin birliği ve örgütlülüğü zayıfladı, işte o zaman hükümetler ve patronlar işçilerin haklarına saldırmaya, taşeronluk sistemini uygulamaya başladılar. Ücretleri düşürdüler, kadrolu işçiliği ve sosyal hakları kaldırdılar, çalışma saatlerini uzattılar.
Kadrolu işçiliğin olmaması, işçilerin bir işyerinde uzun süre ve sigortalı olarak çalışmaması, sendikalara da büyük darbe vurdu, vuruyor.
Taşeronluk patronlar için son derece avantajlı bir sistemdir. İşi taşerona bırakan ana işverenler tüm sorumluluktan kurtuluyorlar. Meselâ devasa inşaat şirketlerinin patronları işi parçalara bölüp taşeronlara veriyorlar; işçiler iş kazalarında öldüğünde ise sorumluluğu kendi üzerlerinden atıyorlar.
Hızlı bir şekilde zenginleşmek isteyen taşeron patronları tüm maliyetlerden kısıyor, iş güvenliği önlemlerini almıyor, ücretleri düşürüyor ve iş saatlerini uzatıyorlar.
İş güvenliği önlemlerinin alınmaması iş kazalarına ve iş cinayetlerine neden oluyor. İşçi ölümlerinin özellikle taşeron işyerlerinde daha fazla olması bir tesadüf değil.
Taşeronlaştırma tüm işçileri derinden etkiliyor. Çünkü taşeronluğun yayılması tüm piyasayı etkilemiş ve genel olarak işçi ücretlerini düşürmüş, iş saatlerini uzatmış, kadrolu işçiliği ve sosyal hakları ortadan kaldırmıştır. Ücretlerin düşürülmesi, bizleri fazla mesailere mecbur etmektedir. İşte tüm bunlardan dolayı taşeronluk tüm işçilerin düşmanıdır.
Kardeşler!
Patronlar sermayelerini taşeron sistemi sayesinde engelsiz büyütürken biz işçiler köleleşiyoruz. Kölece çalışma koşullarına boyun eğmek zorunda değiliz.
İşçileri kendi çıkarları temelinde birleştirmeye çalışan mücadele örgütümüz UİD-DER, “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” diyor.
Birleşen ve hakları için mücadele eden işçilerin karşısında hiçbir patron duramaz. Birleşen işçilerin alnı ak, başı diktir. Bu geçmişte de böyleydi bugün de böyledir.
Gelin hep birlikte “Düşük Ücretlere, Uzayan İş Saatlerine, Taşeronlaştırmaya Hayır!” kampanyamıza güç verelim, örgütlenip taleplerimizi haykıralım:
Taşeron İş Kazası ve Ölüm Demektir, Yasaklansın!
Ücretler Yükseltilsin, İş Saatleri Kısaltılsın, Herkese İş!
Mesailer Değil Ücretler Arttırılsın!
Tüm İşçilere İş Güvencesi!
Çay ve Yemek Molaları Çalışma Süresinden Sayılsın!
Sendikalaşmanın Önündeki Tüm Engeller Kaldırılsın!
- 7 Ekim’in Birinci Yılı: Emperyalist Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Ukrayna Savaşının İkinci Yılı: Ukrayna’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşa Hayır!
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- 6 Şubat Depremlerinin Birinci Yılı: Asrın Kötülüğünü Unutma, Unutturma!
- Gazze’de Savaş Büyüyerek Devam Ediyor
- Filistin ve Ortadoğu’da Yangın Büyüyor
- Oylar Emek ve Özgürlük İttifakı Partilerine!
- Ülkeyi Enkaz Yığınına Çeviren Yağmacı Düzene Artık Yeter!
- İşçi Sınıfı 1 Mayıs’ta Asrın Kötülüğüne ve Yağmacı Enkaz Düzenine “Artık Yeter” Diyecek!
- Felaket Göz Göre Göre Geldi: Depremzedeler İçin Tüm Olanaklar Seferber Edilsin!
- Asgari Ücret Görüşmeleri Algı Oyunlarıyla Başladı
- UİD-DER Kadın Komitesi: Kadına Yönelik Şiddetin Kaynağı Kapitalizmdir!
- Savaş Emekçiler İçin Yıkım Demektir! Savaşa Hayır!
- Şimdi Birlik ve Mücadele Zamanı!
- UİD-DER Kadın Komitesi: 1 Mayıs’ta Birlik, Dayanışma ve Coşkumuzla UİD-DER Kortejinde Buluşalım!
- Birlik ve Dayanışma İçinde 1 Mayıs’a!
- İşçi Sınıfının Tek Güvencesi Örgütlü Gücüdür!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Emeğin Mücadelesi Emekçi Kadınlarla Büyüyor!
- Asgari Ücret Dört Kişilik Ailenin İhtiyaçlarına Göre Hesaplansın!
- Geleceğini Arayan Gençlik: Yarınlar İçin Mücadele Edelim!
Son Eklenenler
- Kasım ayı boyunca İstanbul ve İzmir’in ilçe belediyelerinde TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması nedeniyle grevler yaşandı. İstanbul’da Hizmet-İş’in örgütlü olduğu Bayrampaşa ile Genel-İş’in örgütlü olduğu Ataşehir, Kadıköy ve Maltepe...
- Güney Kore’de sıkıyönetim ilan etme girişiminin ardından devlet başkanının azledilmesine yönelik önerge 14 Aralıkta mecliste kabul edildi. Devlet başkanı Yoon Suk Yeol görevinden uzaklaştırıldı. Başkent Seul ve diğer şehirlerde önergenin görüşüldüğü...
- Çalıştığım işyerinde bazı işçi arkadaşlarım aldıkları düşük ücretin sebebinin yaptıkları işten kaynaklandığını, daha iyi maaş alabilecekleri bölümlere, görevlere veya mesleklere gelerek maddi sorunlarının çözüleceğini düşünüyorlar. Bu yolla hem iş...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), 19 Aralıkta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde, DİSK’in 2025 yılı için belirlenecek asgari ücrete dair görüş ve önerilerini içeren bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına DİSK...
- Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında süren toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine Birleşik Metal-İş Sendikası kademeli grev kararı almıştı. 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin...
- Son zamanlarda her şey pahalanırken işçi ve emekçilerin hayatının ne kadar ucuzladığını hep birlikte görüyoruz. İzmir’de bir anne 5 çocuğunun üzerine kapıyı kilitleyip işe çıktığında, elektrikli sobanın devrilmesiyle çıkan yangında 1 ilâ 5 yaşındaki...
- Filistin’de bir yıldır süren savaşta 43 binden fazla insan katledildi. Sokaklarda çocukların sesleri yankılanırken şimdi bombaların gürültüsü ve sessiz çığlıklar yankılanıyor. Peki, Filistin’de bu kahredici savaşın tek sorumlusu Siyonist İsrail...
- Merhaba arkadaşlar. Geçtiğimiz günlerde gerek kamuda gerekse de özel sektörde çalışan, farklı sendikalara üye doktor, hemşire, tıbbi sekreter, temizlik işçisi, paramedik, ATT gibi sağlık emekçileri olarak bir araya geldik. UİD-DER’de daha önce...
- DİSK’e bağlı Birleşik Metal-İş Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında yürütülen TİS görüşmelerinde MESS’in yüzde 40 oranında zam dayatması üzerine 4 Aralıkta Hitachi Energy’nin 4 fabrikasında, 13 Aralıkta GE Grid...
- 17 Temmuzdan bu yana direnişte olan Polonez işçileri, taleplerinin karşılanmaması üzerine Ankara’ya yürüme kararı aldılar. 7 Aralıkta “Anayasal Hak Yürüyüşü” başlattılar. İstanbul’da Çatalca ve Kartal’da, Kocaeli’de Gebze’de önlerine dikilen polis...
- Sendikalı oldukları için işten atılan ve 5 aydır işlerine sendikalı olarak dönmek için mücadele eden Polonez işçileri, tüm yasaklara, baskılara, karalamalara rağmen mücadeleden vazgeçmiyor. İşçiler direnişlerinin 146. gününde Çatalca’dan Ankara’ya “...
- Sermaye sınıfının tatlı kârları uğruna işçileri sefalete, kölelik koşullarına mahkûm etmek isteyen siyasi iktidarsa MESS’e bağlı fabrikalarda bir kez daha “erteleme” adı altında grev yasağı ilan etti.
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 4’ü tutuklu 23 sanığın yargılandığı davanın 10...