Buradasınız
Siz Bu Saatte İşe mi Gidiyorsunuz?
Esenyurt’tan bir kadın işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Biz işçiler sabahın karanlığında işe gideriz. Akşamın karanlığında eve geliriz. Tüm yaşamımız çalışmak olmuş. E, haliyle bu da insanda denge bırakmıyor. Başıma gelen bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Akşam çok geç olmadan uyudum. Sabah erkenden uyandım, geç kalma korkusuyla çabucak hazırlanıp çıktım evden. Önce bir gariplik hissettim, sokakta insanlar yok. Durağa hızlıca yürüdüm, sonra fırından simit alayım dedim. “Bir simit alabilir miyim?” deyince fırıncı “yok, daha çıkmadı” dedi. “Nasıl çıkmadı, her gün bu saatlerde çıkıyor. Allah Allah bugün niye simit çıkmadı” diye düşündüm. Tam fırından çıkmak üzereydim fırıncı “siz bu saatte işe mi gidiyorsunuz?” dedi. “Evet” deyip çıktım. Her neyse, durağa az kalmıştı. Ama gariplikler devam ediyordu. Kendi kendime söylenmeye başladım: “Neden bu yoldan arabalar geçmiyor? Oysa her gün trafik olurdu. Belki bugün Cumartesidir ama Cumartesi çalışmıyoruz.” O ana kadar saate bakmak aklıma gelmemişti. “Bu servis nerede kaldı?” diye sitem ediyordum. Fabrikada birlikte çalıştığım arkadaşımı aradım ama cevap vermedi. “Acaba uyuya mı kaldı? Yoksa kesin cevap verirdi” diye düşünürken nihayet saate bakmak aklıma geldi. O an dondum kaldım, saat daha 5’i 45 geçiyordu. “Benim bu saatte, burada ne işim var?” dedim. Kendi kendime konuşa konuşa, kızgınlıkla eve gittim. Bir saat sonra tekrar evden çıkıp durağa gittim, servisime bindim.
7’ye 10 kala çıkmam lazımken sabahın 5’inde çıkmışım yola. İş arkadaşım çay saatinde yanıma geldi. “Sen niye o saatte beni aradın? Uyku sersemliğiyle telefona bakamadım, bir şey mi oldu?” diye sordu. Ben anlatmaya başladım, arkadaşım gülmeye başladı. “Senin başına bir kere gelmiş, benim başıma kaç defa geldi. Hem sen yine iyi bir saatte çıkmışsın. Ben daha erken çıkmıştım. Babam gelip beni duraktan almıştı” dedi. Aynı şeyin başka arkadaşların da başına geldiğinden bahsetti. Sonra bu halimize ağlayalım mı gülelim mi, bilemedik. Biz işçiler sabahın köründe uyanıyoruz. Patronların doymayan aç gözlülüğü yüzünden yaşayan ölülere dönüyoruz. Peki, biz işçiler bu insanlık dışı koşulları hak ediyor muyuz? İnsanız, insan gibi yaşamak istiyoruz. Bu da ancak işçilerin gücünün farkına varmasıyla mümkün olacaktır.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- 2025 yılı için asgari ücret zammı, TÜİK’in sahte rakamlarıyla açıklanan enflasyon oranının dahi altında kalan yüzde 30 olarak belirlendi. Patronlar da işçilere bu sefalet zammını dayatıyor. Şubat ayıyla beraber zamlı ücretlerin açıklanması sonrası...
- İş kazaları ve iş cinayetleri dur durak bilmiyor. Sermeyenin aç gözlülüğü işçileri yaşamından ediyor. Balıkesir’de bulunan ZSR Patlayıcı üretim tesisinde, 24 Aralık 2024’te gerçekleşen patlamada 11 işçi yaşamını yitirdi. Patlama sonrasında Balıkesir...
- Maraş ve Hatay başta olmak üzere 11 şehirde çok büyük yıkım yaratan, yaklaşık yüz bin insanın hayatını kaybettiği, on binlerce insanın yaralandığı, milyonlarca insanın yaşamının derinden etkilendiği 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti....
- Siyasi iktidarın ekonomi politikalarının hedefi belli: Ekonomik yıkımın bedelini işçi ve emekçilere ödetmek, on milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin açlığa talim etmesi pahasına sermayeyi dizginsizce büyütmeye devam etmek. Soygunun, talanın...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden iki yıl geçti. Aradan geçen zamanda depremlerin yarattığı yıkımın, ortaya saçılan yolsuzlukların, usulsüzlüklerin ve boş vermişliğin hesabı sorulmadı. Siyasi gelişmelerle, yaratılan yapay gündemlerle yaşanan felaketin...
- İzmir Büyükşehir Belediyesinde 158 işçinin ücretsiz izne çıkarılması üzerine DİSK/Genel-İş Sendikası İzmir 1, 2, 3 ve 9 No’lu Şubeleri 3 Şubatta direnişe başladı. Sosyal-İş Sendikasının örgütlendiği Turkcell Global Bilgi’nin Siirt Şubesinde 4 işçi...
- Adalet Peşinde Aileleri Platformu, 6 Şubat depremlerinin 2’nci yılında Kadıköy İskelesi önünde anma programı düzenledi. 2 Şubatta düzenlenen anmada “Rant Uğruna Ölenlerin Hesabını Sormaya Geldik! Susmak İhanettir, Hesap Sormak Görevdir!” yazılı...
- Çalıştığım işyerinde 60 yaşlarında bir abiyle sohbet ediyorduk. “Ne zaman emekli olacaksın?” diye sordu. “60 yaşında emekli olacağım” dedim. “Ooo senin işin çok zor yahu, o yaşa kadar çalışılır mı?” dedi. “Ama sen de emeklisin, hâlâ çalışıyorsun”...
- Sırbistan’da Belgrad ve Novi Sad başta olmak üzere ülke genelinde kitlesel protestolar devam ederken bir yandan da öğrenciler dersleri boykot ederek üniversiteleri işgal ediyorlar. Yunanistan’da 2023'teki tren kazasının yıldönümünde işçiler,...
- Birleşik Metal-İş Gebze 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Kaynak Tekniği (Lincoln Electric) fabrikasında işçiler, 2024 Eylül ayından bu yana süren toplu sözleşme sürecinde, ücret ve sosyal haklarda anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktı. Sabah...
- Bazen gün ağarmadan, bir bardak çay bile içmeden, bir tabak yemek yemeden yeri geldiğinde hoş bir sohbeti yarıda bırakarak gözümüz sürekli saatte, servis bekleriz. Hastanede, okulda, düğünde, misafirlikte bile bir telaşımız oluyor, işyerinin...
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...