Buradasınız
Sefalet Ücreti; Bu Bile Çok!
Sefaköy’den bir işçi
Ocak ayında asgari ücrete %14,2 oranında zam yapıldı. Böylece en düşük asgari ücret 1603 lira oldu. Hükümet “yüksek bir zam yaptık, asgari ücret bizim dönemimizde katlanarak yükseldi” derken, patronlar da “aslında bu oran yüksek, maliyetlerimiz arttı” diyerek bu zammı yüksek bulduklarını söylediler. Peki, bu yapılan zam gerçekten de patronların ve hükümetin dediği gibi işçilerin ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek bir zam mıydı? Ya da biz işçiler bu ücretlerle ihtiyaçlarımızı rahatlıkla karşılayabiliyor muyuz? Bunun cevabını biz işçiler çok iyi biliyoruz. Ayın sonunu getirebilmek için kılı kırk yarıyoruz. Oradan kıs buradan kıs. Fazla mesailere kal, ek iş yap. Yetmedi, kredi kartından harcamalar yap. Tüm bunları yapsak dahi borç-harç, kıt kanaat yaşamaya çalışıyoruz. Kira, faturalar, mutfak masrafları derken aldığımız ücretler kuş olup uçuyor sanki. Eğitim, sağlık, tatile gitmek gibi sosyal ihtiyaçlarımızı bu giderlere katmıyorum bile. Dört kişilik bir ailenin sadece aylık gıda masrafları, yani açlık sınırı 1700 liraya dayanmışken, bütün ihtiyaçlarımızı karşılamamız için bize verilen 1603 liraya patronların çok demesinin ne anlama geldiğini varın siz düşünün.
Belirlenen bu sefalet ücretine çok diyen patronlar, birçok işyerinde bu ücretleri dahi vermemek için elinden geleni yapıyorlar. Geçenlerde tekstil işçisi bir ablamızın evine ziyarete gittiğimde öğrendiğim bir örnek bu kadarına da pes dedirten cinstendi!
Ablamızın çalıştığı işyerinde yaklaşık olarak 50 işçi çalışmasına rağmen sadece dokuz işçi sigortalı. 41 işçinin sigortasını yapmadığı için vergiden kaçıran, işçiden çalan patrona bu da yetmiyor. Patron aynı zamanda sigortalı işçi sayısını 10 işçinin altında tutarak yasa gereği işçi ücretlerini bankaya yatırma zorunluluğundan da kurtulmuş oluyor. Ücretleri elden veren patron, işçilere sadece 1403 lira layık görüyor. Birkaç ay bu ücretle çalışan ablamız en sonunda muhasebeye çıkıp “benim maaşım 1603 lira bana neden eski asgari ücret tutarında maaş ödüyorsunuz?” diye sorduğunda aldığı cevaba kendisi de şaşırıyor. Muhasebeci “Ocak’ta asgari ücrete zam geldi ama henüz yürürlülüğe girmedi” diye cevap veriyor. Ablamız da “olur mu öyle şey! 1 Ocak’ta yürürlülüğe girdi” deyince muhasebeci “o büyük işyerleri içindir, bizim gibi küçük işyerleri için henüz yürürlülüğe girmedi” diyor. Bunun üzerine işçi ablamız “beni kandırmayın. Kanun belli. Eğer maaşımı tam olarak ödemezseniz sizi şikâyet ederim” diyor ve muhasebecinin yanından ayrılıyor. İki gün sonra ablamızı muhasebeye çağırıyorlar ve “maaşını düzelttik ama bunu diğer işçilere sakın söyleme” diyorlar. Sohbetimizin devamında işçi ablamız bunu diğer işçilere de anlattığını ve onların da aynı şekilde haklarını aradığını söyledi. “Sadece ücretler değil başka sorunlarımız da var. Sorunlarımızı ancak hakkımızı ararsak ve mücadele edersek çözebiliriz” diye ekledi.
Evet kardeşler, patronlar sınıfının bizim haklarımızı gasp etme konusunda nasıl pervasız davrandıklarını kendi yaşamlarımızdan çok iyi biliyoruz. Tek dertleri daha fazla kâr etmek olan, bizi açlık sınırının altında ücretlere mahkûm etmeye çalışan patronlar sınıfı, biz işçiler kendi sorunlarımıza sahip çıkıp mücadele etmediğimiz sürece açlık sınırının altında yaşamayı bile bize çok görecekler.
Bu Şiir Kömür Kokar
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Kapitalist sistem toplumun çoğunluğunu oluşturan işçi sınıfına, bu sınıfın bir parçası olan gençlere söz hakkı tanımıyor. Pek çok sorun yaşıyoruz ama itiraz hakkımız yok sayılıyor. Ağır çalışma koşullarına itiraz ediyorsun, patron “beğenmiyorsan...
- İktidarın 2024 yılı için “büyük zam” müjdeleriyle açıkladığı asgari ücret ve emekli maaşı zamları, yılın daha ilk üç ayında enflasyon yüzünden güneş gören kar gibi eridi. Milyonlarca emekliye reva görülen 10 bin liranın sefalet maaşı olduğu, asgari...
- Motokurye olarak çalışan Balıkesir Üniversitesi öğrencisi 20 yaşındaki Ata Emre Akman, 11 Mayısta sipariş bırakmaya gittiği adresten ayrılırken defalarca bıçaklanarak öldürüldü. Ata Emre’nin ölümünden sonra ülkenin pek çok kentinde protesto...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmen olarak 1 Mayıs coşkusunu bu sene yine UİD-DER ile birlikte yaşadık. Rejimin baskılarının arttığı, işçi ve emekçilerin nefes alamadığı bir dönemde bizler alanlarda taleplerimizi haykırdık, dost...
- Merhabalar. 1 Mayıs öncesinde UİD-DER’in temsilciliklerinde düzenlenen “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” etkinliklerini izleyebilme fırsatı buldum. UİD-DER’li işçi abi ve ablalarımız etkinliklerde şarkılarla,...
- İzmir’de Bayraklı ve Çiğli belediyelerinde emekçiler haksız işten atmalara ve maaş kesintilerine karşı mücadele ediyor. Bayraklı Belediyesi’nde çalışan Tüm Bel-Sen üyesi kamu emekçileri ve belediye işçileri, ücretlerindeki haksız kesintileri 14...
- “Çöl kalsın gurbeti, çöl kalsın Zonguldak’ı...” Eşini maden kazasında kaybetmiş bir emekçi kadın, duyduğu acıyı bu sözlerle haykırır. Aslen bir öğretmen olan Hasan Kalyoncu, tayin olduğu Karadeniz şehirlerinde bunun gibi nice feryada tanık olur ve...
- Geçtiğimiz Ramazan Bayramında emekçilerin çoğunluğu çocuklarına bayramlık bile alamadan bir bayram geçirmek zorunda kaldılar. İmkânını bulup memleketine giden emekçiler yol ücretleri, yakıt parası derken ellerindeki üç kuruşu da tükettiler. İmkânı...
- Türkiye işçi sınıfı tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma maden katliamının üzerinden on yıl geçti. Acımız da öfkemiz de taptaze. Ne yazık ki bu on yılda binlerce işçi kardeşimizi daha iş cinayetlerinde yitirdik. Kapitalist kâr düzeni her gün...
- Ticaret Bakanlığı 2 Mayısta İsrail’le ticaretin tamamen durdurulduğunu açıkladı. Bakanlık 9 Nisanda ise ihracatı “kısıtlama” kararı almıştı. 7 Ekimden bu yana kahve zincirlerini, deterjan markalarını boykot çağrıları yapan, fırınlara, bakkallara “...
- Merhaba dostlar. Ben İstanbul’dan bir eğitim işçisiyim. Haftalar öncesinde başlayan coşkumuz, enerjimiz takvimler 1 Mayıs dediğinde zirveye çıktı. 1 Mayıs’ı geride bıraktık ama ben hâlâ çok heyecanlıyım. 1 Mayıs’tan önce kendi kendime düşündüğüm ve...
- Merhaba dostlar, bizler Gebze’de yaşayan genç işçi ve öğrenci gençler olarak geçtiğimiz 1 Mayıs’ta UİD-DER ile mücadele alanlarında yerimizi aldık. Bu sene derneğimizin aldığı ortak karar ile Bursa ve Lüleburgaz’da 1 Mayıs mitinglerine katıldık....
- Hep birlikte çok uzaklara baksak/ Bugünden yarından çok uzaklara/ Geçmişin ve geleceğin en uzak düşüne/ O barış ve kardeşlik çağına/