Buradasınız
Yıllık İzin Hakkı Var Ama Tatil Yok
Gebze’den bir metal işçisi

Yaz bitti, fabrikadaki işçi arkadaşlarımız yıllık izinlerden dönüyorlar. Yaz deyince akla tatil de gelir. Bir süre ya güzel bir deniz kenarında ya da yeşil doğanın güzellikleri içinde olmak istersin. Eşinle, çocuklarınla, dostlarınla iyi vakit geçirmek istersin. Bütün bir yılın verdiği yorgunluğu, bir nebze de olsun üzerinden atmak istersin. Ne var ki yaz dönemini işçiler fazla mesaiye kalarak geçirmek zorunda kalıyor. Yıllık izin hakkı olan pek çok işçi arkadaşım, son yıllarda ve özellikle bu yıl tatil yüzü görmediğini söylüyor. Çalıştığım fabrikadaki işçi arkadaşlarımın geneli, bu yaz süresini ya işyerinde ya da memleketine gidip işle güçle geçirdi.
Aynı bölümde birlikte çalıştığım Mehmet abiye “abi yaz tatiline çıkıyor musun?” diye sordum. “Nasıl çıkayım tatile?” dedi. “Niye abi senin de tatil yapmak hakkın değil mi, üstelik yıllık iznin de var” dedim. “Benim üç tane evladım var, hepsini de okutuyorum. Onlara daha iyi bir gelecek bırakmak istiyorum ama hayat çok zor. Her şey giderek pahalanıyor, zeytin, peynir, yumurta, giyim hepsinde iki katına kadar zam yapıldı. Benim aldığım maaş aynı şekilde yerinde sayıyor. Şimdi ben tatile nasıl gideyim? Ayakta kalmak için benim her gün mesai yapmam gerekiyor” dedi. “Peki, sen çalışıyorsun, alın teri döküp ev geçindiriyorsun, sen de tatil yapmayı hak ediyorsun” dedim. Mehmet abi yaşanan duruma lanet okuyarak şunu söyledi: “Bize bunu reva görenler utansın, gerçi onlarda utanma olmaz ama bırak tatili hafta sonu bile ailemle dolu dolu bir gün geçiremiyorum. İş için ayırdığım zaman aileme ayırdığım zamandan 3-4 kat fazla!”
Fabrikada Mehmet abinin durumunda olan yüzlerce işçi var. Hangi arkadaşımla konuşsak benzer şeyler duyuyorum. 40 yaşında olan Kenan abi de bunlardan biri. Ömrünün 22 yılını bu fabrikada geçirmiş. “Yaz geldi geçiyor abi, sen izne, tatile çıkmıyor musun?” dedim. “Bu sene üç gün ailemle bir tatil yaptım. Daha fazlasını şimdilik yapacak durumum yok” dedi. “Nereye gittin abi? “Her şey ateş pahası, ben de yakın bir yerde çadır kurarak tatil yapabildim. Oteller ve pansiyonlar çok yüksek ücret istiyorlar. Ne yapacaksın? Ben de bu şekilde tatil yaptım. Ben yıllardır doğru düzgün bir tatil yapamadım. Yıllarım fabrikada çalışarak geçti. Yeri geldi işyeri için çok fedakârlık yaptım. İşler daralmasın diye mesaiye kaldım, hafta tatili ve yıllık izinlerimi kullanmadan çalıştım. Ama ne kadar çok çalışsam da yine ele bir şey geçmiyor!”
Genç bir işçi arkadaşım Ali de bu yıl tatil yapamadı. Ali iki yıldır bu fabrikada çalışıyor. Askerden geldiği gibi fabrikaya girip çalışmaya başladı. “Yaz nerdeyse bitti, neden güzel bir tatil yapmadın, bu günleri sonradan ararsın” dedim Ali’ye. “Abi bana tatil haram, hayırlısıyla evlenmeyi düşünüyorum. Bu yüzden dünya kadar masrafa girdim. Çalışıp para kazanmak zorundayım” dedi.
Geçtiğimiz hafta Helsinki Üniversitesi’nin çalışanlar üzerinde yaptığı bir araştırma yayınlandı. 30 yıl boyunca 1000’in üzerinde insan, belirli gruplarda araştırmaya tabi tutuldu. Bir yılda en az üç hafta tatil yapanlar ile düzenli bir tatil yapmayan işçiler arasında çok önemli bir fark ortaya çıktı. Toplanan verilere göre yılda üç haftadan az tatil yapmanın ömrü kısalttığı belirlendi. Tatil yapmayan işçilerin, tatil yapan işçilere oranla %37 daha erken ölme riski taşıdığı açıklandı. Bu durumun Türkiye gibi, ağır çalışma koşullarının olduğu, ücretlerin düşük, sosyal hakların yok ya da yetersiz olduğu bir ülkede, daha da vahim olduğu, işçilerin sağlığını olumsuz etkilediği apaçık ortada.
Dünyada haftalık çalışma saatlerinin en yüksek olduğu ülkeler sıralamasında Türkiye’nin en önlerde olması boşuna değil. İşçilerin ücretleri son derece düşük. Bu yüzden yaz da olsa kış da olsa biraz daha para kazanabilmek için, izin kullanıp tatil yapmaktan imtina etmek zorunda kalıyorlar. Tatil yapmak, çalışan, üreten işçilerin hakkıdır. Fakat bu hakkı bile kullanabilmek için, birlik olmaya, ortak hareket etmeye mecburuz.
Kim Bu Dış Mihraklar?
- Çare Sınıfımızda ve Örgütlü Mücadelemizde
- “Eşim Öyle Yerlere İzin Vermiyor”
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
Son Eklenenler
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu DİSK’in araştırma birimi DİSK-AR tarafından hazırlanan “Enflasyon ve Artan Vergi Yükü” Raporu, 2025 yılının ilk 8 aylık döneminde işçilerin yaşadığı ücret kayıplarını gözler önüne serdi. Raporun sonuçları, 5...
- Her gün yeni bir gündemle uyanıyoruz. “İktidardakilerin dertleri ya da amaçları nedir, neyi hedefliyorlar” gibi sorular sormamız bile tuhaf oluyor. Güya bizi düşündüğünü, bizim için çalıştığını ileri süren iktidar sorunları büyütüyor, içinden...
- ABD’de geleneksel olarak her yıl Eylül’ün ilk Pazartesi günü kutlanan Emek Günü’nde, bu yıl da ülke genelinde yüz binlerce emekçinin katıldığı kitlesel eylemler düzenlendi. New York, Boston, Şikago başta olmak üzere birçok şehirde sokaklara çıkan...
- Afganistan’da on binlerce emekçi, 31 Ağustos gecesi derin bir acıya uyandı. Ülkenin doğusunda yer alan Kunar eyaletinde meydana gelen 6.0 büyüklüğündeki deprem, kısa sürede büyük bir yıkıma yol açtı. İlk belirlemelere göre en az 2200 kişi yaşamını...
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...