Buradasınız
Gelin, Bir Olalım!
Bahçelievler’den bir stajyer öğrenci
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Geçtiğimiz günlerde, yaşadığımız deprem sonucunda bir kez daha anladık ki, sermaye sınıfı işçilerin canını hiçe saymaya devam ediyor. İşçilerin güvenliği, sermayenin güvenliğinin gerisinde kalıyor. 26 Eylülde yaşadığımız İstanbul depremi de bunun bir örneğidir. Yaşanan büyük korkuya rağmen patronlar depremi de kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaktan geri durmuyorlar. Medya da patronların bu amaçlarını desteklemeye devam ediyor. Depremin yaşandığı gün, sermaye sınıfının zihniyetini örnekleyen bir haber yayınlandı. Bir fabrika işçisi, deprem anında tekstil makinesini tutarak devrilmesini engellemeye çalıştı. Bunun üzerine patron “kahraman işçimize bir maaş ikramiye” diyerek işçiyi sözde ödüllendirdi! Medya, “deprem anında canını hiçe saydı, bir maaş ikramiye aldı” diye haberler yaptı. “Kahramanlığı” karşılığında işçiye ödül verilmiş gibi gözükse de asıl yapılan diğer işçilere yönelik bir algı operasyonudur. “Yapman gereken kendi canından önce makineyi düşünmektir, bu işçimiz gibi önce patronun makinesini, malını korumaktır” denmek isteniyor. Medya bunu ülkedeki diğer işçilere de aktarıyor.
İşçinin, patronun sermayesini koruması, kendi canını korumasından daha önemli bulunuyor. Çünkü patron için sermayeden zarar etmek, işçiyi kaybetmekten, bir cana gelecek zarardan çok daha önemlidir. Kapitalist sistemde işçilerin hayatları pahasına kazanılan paralar, sermaye sınıfının vicdanını rahatsız etmiyor. Mesela bir işçi fabrikada çıkan yangın sonucunda hayatını kaybediyor. Sermaye sınıfı bu gibi durumları iş kazası olarak rapor etmemek için elinden geleni yapıyor. Mecbur kaldıklarında ise “bu olağan bir kaza, talihsizlik oldu” gibi açıklamalarda bulunuyorlar. İhmalleri olağan kazalar diyerek örtbas etme derdine düşüyorlar. Medyaya yansımaması için ailelere para teklifinde bulunuyor, bir canı parayla takas etmeye çalışıyorlar. Ortaya çıkması durumunda medyaya “ailelerin ihtiyaçlarını karşılayacağız” diyerek kendi hatalarının üstünü kapatmaya çalışıyorlar. Hangi para, giden canın yerini tutar? Tüm bunlara rağmen iş cinayetleri artıyor. Sermaye sınıfı ise gerekli güvenlik önlemlerini almamaya devam ediyor.
Bu düzen daha ne kadar böyle devam edecek? Yaşanan bunca cinayet ve iş kazaları, bize sermaye sınıfının hep kendi kârını düşündüğünü gösteriyor. Bir fabrikada yangın çıktığında patron ilk önce sigortalattığı fabrikasının peşine düşmüyor mu? Depremin korkusuyla kendini dışarı atmış işçiye “hadi oyalanma işinin başına” diyen, candan çok malzemelerinin durumunu soran yine sermaye sınıfının temsilcileri değil mi? Örgütlü olmadığımız sürece kapitalist sistem ve sermaye sınıfı, işçi sınıfının cinayetlere kurban gitmesini izlemeye devam edecektir. İşçi sınıfı olarak birleşmedikçe bu düzeni yıkamayız. Sınıf bilincine sahip olmak hem kendi canımızı hem sınıf kardeşlerimizin canını korumak için şarttır. İşçi sınıfı karnını emek gücünü satarak doyurur. Ekmeğimizi alın teriyle kazanırız. Sınıf kardeşlerim, haklarımız için birleşme zamanıdır. İşçi sınıfının örgütlenme zamanıdır. Gelin, bilinçli ve örgütlü olalım. Bir olalım!
Kapitalizmden Yansıyanlar
- “Kafasını Telefona Gömen Gençlerden Değiliz!”
- Onlar “Kazanalım” Dedikçe Biz Kaybediyoruz
- Yalnız Taştan Duvar Olmaz
- Köşemize Çekilmiyoruz, Emekçi Gençlik Köşemizle Güçleniyoruz!
- Muhammed Ali’nin Haykırışı ve Gerçek Düşmanlar
- Özgür Olmak Demek…
- Asıl Sorumlular Kim? Emekliler mi? Egemenler mi?
- Yaşadım Diyebilmek İçin!
- Milletvekili Maaşları Seni de Kızdırıyor mu?
- Biz Yeni Bir Dünya Kuracağız!
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Cep Telefonu, Okul Gezisi ve Hayatın Gerçekleri
- İyi ki UİD-DER’liyim…
- Zulme Karşı Çıkmanın Mutlaka Bir Yolu Vardır
- Bizi “Biz” Yapan Şarkılarımız…
- Nasırlı Ellerin Yumruğu Bugün!
- Kariyer Gelişim Masallarıyla Geleceği Çalınan Gençler
- Bir Şarkının İzinden: Bir Yere Gitmiyoruz!
- “Neyin Yoksa Ondan Sakın Vazgeçme Oğlum”
- Yarına Gidenler, Yarınlar İçin Mücadele Edenler
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.