Buradasınız
Patrona Altından Semer Yapsan da Patron Yine Patrondur
Esenyurt’tan bir metal işçisi

Zamanın birinde çok uzaklarda Kafdağının ardında bir köy varmış. Bu köydeki bir çiftlikte çalışkan mı çalışkan bir eşek varmış. Eşek doğduğundan beri bu çiftlikte yaşar verilen her işi canla başla yapar, fazladan yaptığı işlere gıkını çıkarmaz, sahibinin gözüne girebilmek için gece gündüz çalışırmış. Hatta sahibine daha çok yaranabilmek için az çalışan eşeklere çifte atar ve avazı çıktığı kadar anırırmış. Gel zaman git zaman bu eşek derin bir kuyuya düşmüş. Tabi sahibinin onu derhal kurtaracağından şüphesi yokmuş. “Eh, ne de olsa sahibim benden vazgeçemez, ben olmasam bu işler nasıl yürür? Bu işler benim sayemde yürüyor” demiş kendi kendine ve başlamış anırmaya.
Bu sesi duyan çiftlik sahibi canhıraş kuyunun başına koşmuş, bir de ne görsün? En çalışkan eşeği kuyunun dibinde melül melül kendisine bakıyor. Hemen kurtarmaya girişmiş, birkaç deneme yapmış ama bakmış ki olmuyor, eşeği çıkaramıyor. Sonra “ya zaten birkaç seneye bu elden ayaktan düşer, zaten bu aralar işler de azaldı, kim doyuracak bunun midesini?” diyerek kuyuyu doldurmaya karar vermiş. Ve başlamış kürekle kuyuya toprak atmaya. Eşek olan bitene inanamamış, “olamaz bu” diye şaşırmış. “Hani en gözde eşek bendim, hani vazgeçilmezdim? Yıllarca bu çiftlikte onca zorluklara katlandım” diye düşünmüş.
Bu arada köylü kürekle kuyuya toprak atmaya devam etmekteymiş. Eşek bir an kendine gelmiş ve atılan toprağı silkeleye silkeleye üzerinden atmış, toprağın üstüne çıkmaya başlamış. Bir süre sonra kuyunun ucundan eşeğin kafası görünmüş. Eşek can havliyle sıçrayıp kuyudan çıkmış ve dörtnala çiftlikten uzaklaşmış.
Çiftlikten iyice uzaklaşıp artık kendini güvende hissedince, bir tümseğe çıkıp çiftliği uzaktan izlemeye, yaşadıklarını düşünmeye başlamış. Daha çocukluğundan itibaren gece gündüz demeden çalıştığı, ömrünü, gençliğini, sağlığını verdiği çiftlik artık geride kalmış. Eşek acı bir deneyimiyle öğrenmiş sahibi için eşek gibi çalışmanın kendine bir fayda sağlamayacağını…
Aslında bu hikâye biz işçilerin hikâyesine ne kadar çok benziyor, değil mi dostlar? Patronlar sınıfı biz işçileri daha çok çalıştırmak için onlarca yöntem denerler, üç kuruş para için gecemizi gündüzümüze katarak çalışmamıza sebep olurlar, işçiler arasına nifak sokabilmek için türlü yöntemlere başvururlar. Biz işçilerle işleri bittiği zamansa üzerine toprak atılan eşek gibi, bir anda bütün emeklerimiz unutulur ve türlü yalanlara, karalamalara, hatta iftiralara maruz kalırız. Eşek gibi çalışıp, eşek gibi patronların yalanlarına kanmamak için, biz işçi ve emekçiler mücadele saflarında birleşmek zorundayız. İşte o zaman insan gibi çalışır, insan gibi yaşar, insanların yaşayacağı bir düzeni hep birlikte kurarız.
Hayat Eve Sığar mı?
Her İşyerine Her Mahalleye Kreş
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...