Buradasınız
Her Babayiğidin Harcı Değil!
Esenyurt’tan metal işçisi bir kadın
Ben UİD-DER’li bir kadın işçiyim. UİD-DER 2006 yılında açıldı ve bizler o yıllarda 20’li yaşlardaydık. Mücadele örgütümüzün açılışında o dönemin gençleri olarak çok heyecanlıydık. Hepimizin gözleri ışıl ışıl parlıyordu. İşçilerin örgütlenebildiği bir mücadele örgütü vardı artık. Zaman ilerledikçe yaptığımız çalışmalara, etkinliklere işçi kardeşlerimizin ilgisi giderek arttı. İşçilerin kendi sorunlarını ve bu sorunların çözüm yolunu yazabileceği ya da yalın bir dille okuyabileceği bir gazeteye ihtiyacı vardı. Nisan 2008’e gelmiştik ve nihayet İşçi Dayanışması bülteni hayata gözlerini açtı.
Bültenimizi elime aldığım ilk günü hiç unutmuyorum. Şöyle demiştim: “Bundan böyle işçi arkadaşlarımıza haklarını öğreneceği, kendi haberlerini okuyacağı ve hatta yazabileceği, yalansız bir gazete vereceğiz.” İlk sayımız 1 Mayıs öncesi çıkmıştı. İşçilere gazetemizi bir an önce ulaştırıp okumalarını sağlamak için kolları sıvadık. Arkadaşlarımızı 1 Mayıs’a UİD-DER kortejinde katılmaları için davet etmeye başladık.
Bir tohum ektiğinizi düşünün, ona emek verip büyüttüğünüzü… Önce filiz verir, fidan olur sonra… Sonra da bir bakmışsınız ağaç olmuş. Ağacınız dallanmış budaklanmış. Çiçek açar mevsimi gelince, meyvesini verir. İşte mücadele de öyledir kardeşlerim. Bu yazıyı yazarken bile geçmişe gidip o yılları hatırladığımda şöyle dedim kendime: “Vay be, nice yolları aşmışız. UİD-DER her yaptığı çalışmada ileriye bir adım atmış. Üstüne yeni şeyler koyarak ilerlemiş hep!” Bunların yapılabilmesinin tek bir yolu var; gerçekten örgütlüysen olur! Gerçekten örgütlüysen bağ-bahçe çiçek açar. Bu nedenle mücadele alanlarında bir ağızdan attığımız şu sloganın benim için ayrı bir anlamı vardır; Örgütlüysek Her Şeyiz, Örgütsüzsek Hiç Bir Şey!
Her şeyin bir anlamı, bir kıymeti olmalı bu hayatta… İşçi Dayanışması bülteninin de önemi biz işçiler için doğru nefes almaktır. Bir kere bütün olaylara işçi sınıfının penceresinden bakmayı öğreniyorsunuz. Hani bir deyim vardır; “her babayiğidin harcı değil” diye. İşte öyle! Dile kolay, 12 yıl boyunca Türkiye’nin çeşitli sanayi bölgelerinden binlerce işçiye ulaşıyor gazetemiz. 150 sayıdır işçi okurlarından çok güzel tepkiler alıyoruz. Bu nedenledir ki canı gönülden diyorum; İşçi Dayanışması bültenimizin 150. sayısı işçi sınıfına kutlu olsun.
- “Bu Gazete Hayat Kurtarır, Zihin Açar, Bilinç Geliştirir!”
- Gıda Siyasetin Dışında mı?
- İşçi Dayanışması’yla Geçmişimizi Öğreniyor, Geleceğimizi Örmeye Devam Ediyoruz
- “Beynimizi Kim Yıkamalı?”
- “Anne Bak, Köfte Yazıyor”
- Yeter Demenin Vakti Geldi!
- İşçi Dayanışması’nın Kıymetini Bilelim
- İşçi Dayanışması, Emekçi Kadınların Pusulası
- İşçi Dayanışması'nın 151. Sayısı Çıktı!
- İşçi Dayanışması Gözlerimdeki Bağı Açtı
- İşçi Sınıfının Rehberi 150. Sayısında Yol Göstermeye Devam Ediyor
- İşçiden İşçiye, İşçi Dayanışması!
- Kutup Yıldızımız İşçi Dayanışmamız!
- 150. Sayısıyla İşçilere Temiz Bir Nefestir İşçi Dayanışması
- İşçi Dayanışması İşçi Sınıfının Hafızası
- Gençlerin Gazetemize Mesajları
- Sınıf Bilinci Oluşturma ve Koruma Kalkanı
- İşçi Dayanışması Biz Gençlere Işık Tutuyor
- Elimizde Bir Fenerdir Dayanışma!
- UİD-DER’in Mutfağında Mücadele Pişiyor
Son Eklenenler
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...