Buradasınız
Kapitalizmde Sağlık, Sıhhat, Mutluluk mu?
Brillant’tan bir işçi
Selam dostlar, nasılsınız? İyisinizdir inşallah. Sağlık sıhhatiniz? Afiyettesinizdir inşallah.
Yok, işçi kardeşim yok, şu sistemde sana, bana, bize, iyilik sağlık yok. Daha düne kadar işçi sınıfının varlığından habersiz, kapitalizm kelimesine uzak, hayatın tozpembe olduğunu zannederek yaşıyordum. Ne zaman ki çalışıp da ellerimin nasırları kabarmaya başladı, ayaklarım su topladı, çalışan bedenim yorgun düştü ve tüm olumsuzlukların üstüne bir de alınteri akıttığım paramı aylar sonra almaya başladım, o zaman dedim kendi kendime hayat tozpembe değil kardeşim, sana bana acı, işkence, çaresizlik...
Çalıştığım fabrikada, bıraktım düzgün çalışmayı, sağlam insan sakatlanıyor. Meselâ canlı olarak girdiğin fabrikadan bir ölü olarak çıkma ihtimalin çok yüksek. Diyelim katlama bölümündesin, yarın öbür gün bel fıtığı olma şansın çok fazla, yani sağlık sıhhatimiz afiyette değil anlayacağınız. Bizim sağlığımızı bozan da, kârına kâr katabilmek için işçilerin canlarının gitmesine sebep olanlar da patronlardır.
Bu çalışma koşullarında bedenim yorgun düştü ve bir sonraki gün işe değil de hastaneye gitmek zorunda kaldım... Gittim gitmesine de ilgilenen nerede? Bir sonraki güne randevu verdiler, altı üstü muayene... Bir sonraki gün gittiğimde; işyerimizde 1 güne 2 gün kesildiğini ve hastalığımın acil olduğunu anlattım baksınlar diye ama nafile... Yani sizin anlayacağınız ve yaşadığınız üzere ne iyiyiz ne de sağlığımız sıhhatimiz yerinde. HER GÜN 12 SAAT ÇALIŞAN BİR İNSAN NASIL İYİ OLABİLİR? İNSANCA KOŞULLARDA ÇALIŞMAYAN BİR İNSAN NASIL HUZURLU OLABİLİR? ÇALIŞMA TEMPOSUNDAN KENDİNE BİLE ZAMAN AYIRAMAYAN BİZLER NASIL MUTLU OLABİLİRİZ?
Arkadaşlar çözüm BİZİZ! Kimsenin kimse için bir şey yapmasına gerek yok, biz önce kendi yaşadığımız koşullar için bir şey yapalım. Derdimiz çok, sıkıntımız çok, her şeye rağmen çözüm BİZLERİN ELLERİNDE...
İNSAN GİBİ YAŞAMAK İÇİN EL ELE VERELİM...
46. Yılında Kavel Destanı
“Zengin Mutfağı”
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
- Her Şeyin Bizim Ellerimizde Olması İçin!
- “Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir”
- “Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir”
- “Nehir, Nehir, Çocuğumu Geri Verin!”
Son Eklenenler
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...
- 1 Mayıs’a gitmeden önce egemenlerin yarattığı algı yüzünden benim de endişelerim vardı. Fakat “Ben hakkımı savunmalıyım” diye düşünerek, arkadaşlarımın ısrarlı daveti sayesinde UİD-DER’le birlikte Bursa’da 1 Mayıs’a katıldım. İlk 1 Mayıs’ımdı, iyi...
- Ağır sorunlar altında bunalan işçi sınıfının bu sorunlar karşısında bir çıkış yolu bulabilmesi için sendikalarına sahip çıkması, sermayenin ve sendika bürokratlarının planlarını, niyetlerini boşa düşürmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle siyasi...
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına 8...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen mitinglere yüzbinlerce sendikalı sendikasız işçi, işsiz, emekli, emekçi kadın, genç katıldı. İşçi ve...
- Türkiye’nin dört bir yanında sendikalaşmak isteyen işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Bursa’da Öz İplik-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan ve direnişlerine devam eden Durak...
- Türkiye tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma Katliamı davasında daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Katliamın 10. yılında görülmeye başlanan kamu davasının ilk duruşması 8 Mayısta Soma 2. Asliye Ceza...
- Merhaba işçi ablalarım, abilerim. Ben İzmir’de yaşayan bir lise öğrenciyim. Ben de UİD-DER ile 1 Mayıs’a katılmak için İstanbul’da yaşayan teyzeme geldim. İlk defa 1 Mayıs’a katıldığım için sizlerle duygularımı paylaşmak istiyorum.
- Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu,...
- Türkiye’de işçiler, reel ücretlerin düşmesi, çalışılmış günlerin ücretinin dahi patronlar tarafından gasp edilmesi gibi sorunlarla boğuşuyorlar. Diğer taraftan sağlık emekçileri ticarethaneye dönüştürülen sağlık sisteminin dayattığı ağır iş yüküyle...
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.