Buradasınız
Asgari Ücret Zammı Patronları Sevindirdi
AKP hükümeti ve patronlardan oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu yeni yıldan itibaren geçerli olacak asgari ücreti açıkladı. Türk-İş bürokratlarının protesto ederek çekildikleri komisyon, milyonlarca işçi ailesini yine açlık ve sefalete mahkûm etti.
Komisyonun açıkladığı sefalet ücreti, 2010 yılının ilk altı ayı için, 16 yaşından büyükler için net 577 lira, 16 yaşını doldurmamış işçiler için net 499,62 lira olarak belirlendi. Yani 2010 yılının ilk altı aylık dilimi için asgari ücrete yüzde 5,2 oranında bir artış yeterli görüldü. Asgari geçim indirimin de dâhil edildiği asgari ücrete günde 1 liralık zam yapıldı.
Türk-İş’in en son verilerine göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 795 lira, yoksulluk sınırı ise 2 bin 588 liradır. Yani açıklanan asgari ücret rakamı açlık sınırının bile altında kalmaktadır. Üstelik hemen her işçi ailesinde bir işsiz vardır. Birçok işçi ailesi borçları nedeniyle ayın sonunu getirememektedir. Her ay yapılan zamlar bütün işçileri yarınından endişe duyar hale sokmuştur. Yapılan asgari ücret zammı gösteriyor ki, bir kez daha krizin faturası işçi sınıfına kesilmiştir. Sermaye sınıfı ve patronların belirlediği asgari ücretten farklı bir sonuç çıkmasını beklemek de boş bir düş olurdu. Yapılan zamma sevinenler sadece patronlar ve işçi düşmanı AKP hükümeti oldu.
Asgari ücret konusunda sendika bürokratlarınınsa kılı dahi kıpırdamadı. Yapılan basın açıklamaları günü kurtarmaktan başka bir şey değildi. Oysa sendikaların, sendikalı sendikasız işçileri, asgari ücret konusunda ortak mücadeleye sevk ederek, komisyona baskı yapması gerekiyordu. Milyonlarca işçi asgari ücret konusunda talebini hep beraber fabrikalarda haykırmalıydı. Sendika bürokratlarının neden olduğu bu suskunluğu bozmalıyız. İşyerlerinde örgütlenerek, bütün işçilerin birlikte hareket etmesini sağlamalıyız. Asgari ücreti insanca yaşanacak bir seviyeye ulaştırmak ve vergi dışı tutmak işçilerin örgütlü gücüyle mümkündür. Sefalet ücretine razı olmadığımızı eylemlerimiz ve örgütlülüğümüzle ortaya koymalı, insanca yaşayacak bir ücret için birlikte mücadele etmeliyiz.
46. Yılında Kavel Destanı
Ekmek Kavgası
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...
- 1 Mayıs’a gitmeden önce egemenlerin yarattığı algı yüzünden benim de endişelerim vardı. Fakat “Ben hakkımı savunmalıyım” diye düşünerek, arkadaşlarımın ısrarlı daveti sayesinde UİD-DER’le birlikte Bursa’da 1 Mayıs’a katıldım. İlk 1 Mayıs’ımdı, iyi...
- Ağır sorunlar altında bunalan işçi sınıfının bu sorunlar karşısında bir çıkış yolu bulabilmesi için sendikalarına sahip çıkması, sermayenin ve sendika bürokratlarının planlarını, niyetlerini boşa düşürmesi büyük önem taşımaktadır. Özellikle siyasi...
- Bartın’ın Amasra ilçesinde Türkiye Taşkömürü Kurumu’na (TTK) bağlı maden işletmesinde 14 Ekim 2022’de patlama meydana gelmiş, 43 maden işçisi yaşamını yitirmiş, 9 işçi de yaralanmıştı. Patlamaya ilişkin 7’si tutuklu 23 sanığın yargılanmasına 8...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında gerçekleşen mitinglere yüzbinlerce sendikalı sendikasız işçi, işsiz, emekli, emekçi kadın, genç katıldı. İşçi ve...
- Türkiye’nin dört bir yanında sendikalaşmak isteyen işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Bursa’da Öz İplik-İş Sendikası’nda örgütlendikleri için işten atılan ve direnişlerine devam eden Durak...
- Türkiye tarihindeki en büyük işçi katliamı olan Soma Katliamı davasında daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisi ilk kez hâkim karşısına çıktı. Katliamın 10. yılında görülmeye başlanan kamu davasının ilk duruşması 8 Mayısta Soma 2. Asliye Ceza...
- Merhaba işçi ablalarım, abilerim. Ben İzmir’de yaşayan bir lise öğrenciyim. Ben de UİD-DER ile 1 Mayıs’a katılmak için İstanbul’da yaşayan teyzeme geldim. İlk defa 1 Mayıs’a katıldığım için sizlerle duygularımı paylaşmak istiyorum.
- Bu sene de 1 Mayıs’ı ağır şartlarda karşıladık. Bir tarafta ekonomik yıkım diğer tarafta savaş, göç sorunu ve işsizlik. Biz işçilerin birikmiş nice sorunu bulunuyor, toplum nefessiz bırakılıyor. İşte bu şartlar altında UİD-DER işçilere umut oldu,...
- Türkiye’de işçiler, reel ücretlerin düşmesi, çalışılmış günlerin ücretinin dahi patronlar tarafından gasp edilmesi gibi sorunlarla boğuşuyorlar. Diğer taraftan sağlık emekçileri ticarethaneye dönüştürülen sağlık sisteminin dayattığı ağır iş yüküyle...
- Geçen gün metal işçisi arkadaşımla bir araya geldik. Çayımızı içerken sohbet etmeye başladık. Konumuz toplu iş sözleşmesiydi.
- İlk kez UİD-DER’le 1 Mayıs’a gelen arkadaşımız, 1 Mayıs’ın daha önce duyduklarından, anlatılanlardan bambaşka bir şey olduğunu söyledi. Kadınlar, çocuklar, işçiler el ele halaylar çektik, hepimiz kardeş gibiydik.
- Merhaba, ben İzmir de yaşayan bir gencim. İstanbul’a UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılmak için geldim. 1 Mayıs öncesi hazırlıklar için derneğe gittim. Çok sıcak bir ortam ve dayanışma duygusu sarmıştı her yeri.