Buradasınız
Patronlar İşçileri Bölmek İster
Sincan Organize Sanayi Bölgesi’nden bir işçi
Merhaba kardeşler,
Yeni işe başladığım fabrikada bana tuhaf gelen bazı şeyleri sizinle paylaşmak istiyorum. Esasında ilk zamanlarda pek dikkat etmemiştim. Ancak bir kaç hafta sonra dikkatimi çeken bazı şeyler oldu. Şöyle ki bizim fabrikada erkek işçiler ile kadın işçiler arasında adeta kalın duvarlar örülmüş. Şu ana kadar fabrikada çalıştığım yerlerde hep kadın işçiler de oldu. Ancak biz erkek işçiler ile kadın işçiler genellikle ayrı ayrı yerlerde çalıştırılıyoruz. Kadın işçiler ile erkek işçiler arasındaki iletişim de yok denecek kadar az. Hal böyleyken işyerimizde birbirimize güvensizlik had safhada. İşçiler birbirlerine güvenmiyor, hatta birbirlerinden çekiniyorlar. Özellikle kadın işçiler ile erkek işçiler arasında bu güvensizlik çok daha fazla. Yemek veya sigara molalarında kadınlar mümkün olduğunca erkeklerin olmadığı yerleri tercih ediyorlar. Öte yandan işçiler arasında ciddi anlamda gruplaşmalar da söz konusu. Kalite kontrolü yapanlar ve operatörler kendilerini diğer işçilerden ayrı bir konumda görüyorlar. Diğer işçiler de söz ve davranışlarıyla onları kendilerinden üstün gördüklerini açıkça ortaya koyuyorlar. Bu anlamıyla fabrikada farklı iş alanları arasındaki bu ayrım insana kast sistemini hatırlatıyor.
Daha önceki işyerimden bir kadın arkadaş da benimle aynı fabrikada çalışıyor. İki kez yemekhanede karşılaşmamıza rağmen konuşma fırsatı bulamamıştım. Ama sonra ayaküstü de olsa konuşabildik. Bana “seni bir kaç kez gördüm fakat selam veremedim, yanında erkekler vardı” dedi. Ben de “ne alakası var?” diye sordum ama hemen geçiştiriverdi. Aynı iş arkadaşımı daha sonra sebilden su içerken gördüm. Bana “eğer senden başka bir erkek burada olsaydı su içemeden gidecektim” dedi. Nedenini sorunca “burada erkeklerin zihniyeti kötü” diye cevaplayıp işe koyuluverdi.
Bu iş arkadaşımın söyledikleri fabrikadaki çoğu kadın işçinin bakış açısına ayna tutuyor. Esasen bu güvensizlik fabrikanın bütününe hâkim. İşçiler birbirlerine güvenmedikleri gibi kendi yaşamlarını ilgilendiren meselelere de uzak duruyorlar. Haliyle Türkiye ve dünya gündeminden bihaber durumdalar. Geçenlerde bir arkadaşımla sohbet ederken, lafı BES’e (Bireysel Emeklilik Sistemi) getirdim. Daha önce hiç duymamış, ben de anlattım. Bunun üzerine maaşın 1300 olmasının yetmemesine rağmen bu BES lanetini de bize kakalamaya çalıştıklarını belirtti. Elbette işçilerin böyle ayrı gayrı olması patronlar sınıfının çıkarınadır. Patronlar biz işçileri bölüp parçalamak maksadıyla çeşitli yollara başvururlar. Bunlardan bazıları da yukarıda vermiş olduğum örneklerdir. Gerek cinsiyet ayrımı üzerinden kadın emekçiler ile erkek emekçiler arasında yaratılan bölünme, gerekse de beyaz yaka-mavi yaka ayrımı safsatadan başka bir şey değildir. Bizler her gün patronların rahat yaşamaları uğruna iliğimize dek sömürülüyoruz. Bu sistemde yaşayabilmek için çalışmak zorundayız. Patronlar ürettiklerimiz üzerinden sefa sürüyor. Bize düşen ise sefalet, yoksulluk ve ölüm. Ancak biz bunu hak etmiyoruz ve bu kader değil. Bizler kadın ve erkek işçiler olarak el ele, omuz omuza verip hakkımız olanı almak için mücadele etmeliyiz. Patronların oyunlarına gelmemeliyiz. Ve bu sömürü düzenine son vermek için birlik olmalıyız.
Neden Olmasın?
İlk Fabrika İşgali: DERBY
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...
- Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, 19 Ocakta Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde eylem yaparak Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinde çalışan öğretmenlerin ve terapistlerin sorunlarına değindi.