Buradasınız
Patronlar İşçileri Bölmek İster
Sincan Organize Sanayi Bölgesi’nden bir işçi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Merhaba kardeşler,
Yeni işe başladığım fabrikada bana tuhaf gelen bazı şeyleri sizinle paylaşmak istiyorum. Esasında ilk zamanlarda pek dikkat etmemiştim. Ancak bir kaç hafta sonra dikkatimi çeken bazı şeyler oldu. Şöyle ki bizim fabrikada erkek işçiler ile kadın işçiler arasında adeta kalın duvarlar örülmüş. Şu ana kadar fabrikada çalıştığım yerlerde hep kadın işçiler de oldu. Ancak biz erkek işçiler ile kadın işçiler genellikle ayrı ayrı yerlerde çalıştırılıyoruz. Kadın işçiler ile erkek işçiler arasındaki iletişim de yok denecek kadar az. Hal böyleyken işyerimizde birbirimize güvensizlik had safhada. İşçiler birbirlerine güvenmiyor, hatta birbirlerinden çekiniyorlar. Özellikle kadın işçiler ile erkek işçiler arasında bu güvensizlik çok daha fazla. Yemek veya sigara molalarında kadınlar mümkün olduğunca erkeklerin olmadığı yerleri tercih ediyorlar. Öte yandan işçiler arasında ciddi anlamda gruplaşmalar da söz konusu. Kalite kontrolü yapanlar ve operatörler kendilerini diğer işçilerden ayrı bir konumda görüyorlar. Diğer işçiler de söz ve davranışlarıyla onları kendilerinden üstün gördüklerini açıkça ortaya koyuyorlar. Bu anlamıyla fabrikada farklı iş alanları arasındaki bu ayrım insana kast sistemini hatırlatıyor.
Daha önceki işyerimden bir kadın arkadaş da benimle aynı fabrikada çalışıyor. İki kez yemekhanede karşılaşmamıza rağmen konuşma fırsatı bulamamıştım. Ama sonra ayaküstü de olsa konuşabildik. Bana “seni bir kaç kez gördüm fakat selam veremedim, yanında erkekler vardı” dedi. Ben de “ne alakası var?” diye sordum ama hemen geçiştiriverdi. Aynı iş arkadaşımı daha sonra sebilden su içerken gördüm. Bana “eğer senden başka bir erkek burada olsaydı su içemeden gidecektim” dedi. Nedenini sorunca “burada erkeklerin zihniyeti kötü” diye cevaplayıp işe koyuluverdi.
Bu iş arkadaşımın söyledikleri fabrikadaki çoğu kadın işçinin bakış açısına ayna tutuyor. Esasen bu güvensizlik fabrikanın bütününe hâkim. İşçiler birbirlerine güvenmedikleri gibi kendi yaşamlarını ilgilendiren meselelere de uzak duruyorlar. Haliyle Türkiye ve dünya gündeminden bihaber durumdalar. Geçenlerde bir arkadaşımla sohbet ederken, lafı BES’e (Bireysel Emeklilik Sistemi) getirdim. Daha önce hiç duymamış, ben de anlattım. Bunun üzerine maaşın 1300 olmasının yetmemesine rağmen bu BES lanetini de bize kakalamaya çalıştıklarını belirtti. Elbette işçilerin böyle ayrı gayrı olması patronlar sınıfının çıkarınadır. Patronlar biz işçileri bölüp parçalamak maksadıyla çeşitli yollara başvururlar. Bunlardan bazıları da yukarıda vermiş olduğum örneklerdir. Gerek cinsiyet ayrımı üzerinden kadın emekçiler ile erkek emekçiler arasında yaratılan bölünme, gerekse de beyaz yaka-mavi yaka ayrımı safsatadan başka bir şey değildir. Bizler her gün patronların rahat yaşamaları uğruna iliğimize dek sömürülüyoruz. Bu sistemde yaşayabilmek için çalışmak zorundayız. Patronlar ürettiklerimiz üzerinden sefa sürüyor. Bize düşen ise sefalet, yoksulluk ve ölüm. Ancak biz bunu hak etmiyoruz ve bu kader değil. Bizler kadın ve erkek işçiler olarak el ele, omuz omuza verip hakkımız olanı almak için mücadele etmeliyiz. Patronların oyunlarına gelmemeliyiz. Ve bu sömürü düzenine son vermek için birlik olmalıyız.
Neden Olmasın?
İlk Fabrika İşgali: DERBY
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.
- Almanya'da Ocak ayı boyunca Berlin, Münih, Hanover, Hamburg ve Nünberg gibi büyük kentlerde hükümetin aşırı sağ ve ırkçı politikalarına karşı çok sayıda sendikanın, göçmen topluluklarının ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla büyük çaplı...
- Gebze Plastikçiler OSB'de bulunan Chinatool Otomotiv’de grevin 4. gününde, Kocaeli Çayırova'daki Green Transfo Energy'de ise grevin 51. gününde anlaşma sağlandı.