Buradasınız
Patronların Yalanları Daha Çok Sömürü Demekmiş!
Gebze’den bir işçi öğrenci
Geçici bir işe girmiştim yevmiyeci olarak. Ramazan kolileri hazırlıyorduk. Günlük 50 TL + sigorta, servis de sağlıyordu ama yevmiyemizden 5 TL keserek. 12 saat sürekli gece çalışacağız. İşe başladık. İlk 3 gün normal çay saatlerinde çaya ve yemek saatlerinde yemeğe çıkıyorduk. 3 gün sonra çay saatleri belirsiz oldu. Yemeklere de yarım saat geç gitmeye başlamıştık. Sonrası malûm, işveren bizim gibi işçi bulmuş “ses çıkartmayan”, 1 saat olan yemek saatimizi yarım saate düşürdü ve çalışma süremizi de 13 saate çıkarttı. Tabii bunlarla da yetinmediler.
Müdür bir gün anons yaparak herkesi alana topladı. “Bugün en çok koli çıkarana 1 yevmiye ikramiye!” dedi. O arada genel müdür de oradaydı. Açık arttırma misali “hadi benden de ilk üç kişiye!” dedi. Bu sözlerden sonra ortalıkta bir koşuşturma başladı. Ben yeni girdiğim için oradaki işi bilen birinin yanına verdiler. Normal şekilde işimizi yapıyorduk, ne hızlı ne yavaş. 2-3 saat sonra bizden sorumlu formen geldi. Liste çıkarmış, kim ne kadar yapmış onu söylüyor. Bizim yanımıza geldi, “ilk üçtesiniz” dedi, “böyle devam ederseniz birinci olursunuz” diyerek gitti. Birkaç dakika sonra baktım diğer ekiplere de aynısını söylüyor, “böyle devam ederseniz birinci olursunuz”. Tabii millet bunu duyunca ilk üçteysem niye birinci olmayayım mantığıyla daha ateşli bir yarışa girişti. Gün bittiğinde liste açıklandı, ilk üçe girenler sevindi ikramiye alacakları için.
Ertesi gün yarışın verdiği yorgunluktan olsa gerek yavaş yavaş çalışıyorduk. Müzik açıyorlardı, “haydi gençler tempo, tempo” diyerek gaz vermeye çalışıyorlardı. Baktılar olacak gibi değil alana tekrar topladılar bizi. İşçilerin arasında tekrar ikramiye verecekler galiba diye ümitlenenler oldu. Ama beklenen olmadı. Müdür, “dün gördük, çalışınca 2000-3000 koli çıkarabiliyorsunuz!” dedi. “Biraz gayret edin, siparişi bu hafta bitirelim, sonra bir hafta tatil yaparsınız!” diyordu. Birkaç gün geçtikten sonra ay içerisinde en çok koli çıkaran kişiye bir maaş ikramiye verilecek dendi. Tekrar bir yarışa sokulduk.
Hata yapan arkadaşlar oluyordu. Bir iki sefer uyarıyorlardı. Hata sayısı yükselince 2 arkadaşı işten çıkarmışlar. Ama bizim haberimiz yok. Yine anons yaparak alana topladılar bizi. Sorumlu kişi konuşuyor yine: “Sizleri de anlıyorum arkadaşlar, belli bir saatten sonra yoruluyorsunuz. 1’e kadar yapabildiğimiz kadar fazla yapalım, ondan sonra yavaş yavaş devam edersiniz. Sonuçta robot değilsiniz. Ama yaparken dikkatli yapalım, hata olmasın, bakın hata yapan iki arkadaşınızı işten attım!” Oradan bir arkadaş, “kimleri attınız?” dedi. Sorumlu kişi, “Bak onu bile fark etmemişsiniz. Neyse o kadar önemli değil!” diyerek konuşmasına devam etti.
12+1 saat, belli bir süre sonra uykusuzluk, vücut ve beyin yorgunluğuna yol açıyor. Robot gibi oluyoruz, hatalar kaçınılmaz oluyor. Etrafta neler oluyor farkına bile varamıyoruz. İki arkadaşımız işten atılıyor, kimler atılmış farkında bile değiliz. Bunu bize rahatlıkla söyleyebiliyorlar. Robot değiliz ama bizi istedikleri gibi kullanabiliyorlar.
1 ayda bitecek işi bize 12 günde bitirttiler ve işimize son verdiler. Ücretlerimizi almaya gittiğimizde ikramiye verilmedi, sadece çalıştığımız gün kadar paramızı verdiler.
Arkadaşlar patronların yalanlarına inanmayalım. Bizleri bir yarışa sokuyorlar, daha sonra orada gösterdiğimiz performansın aynısını sürekli istiyorlar. Bunu standart haline getirmeye çalışıyorlar. Standart hale geldikten sonra artık ikramiyenin lafı bile edilmiyor, tekrar asgari ücretle çalışmaya devam ediyoruz. Bu tarz oyunlara gelmeyelim.
İşte Sizin Düzeniniz!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Sırrı Süreyya Önder, Türkiye’de önemli bir siyasi figür. Ama biz UİD-DER’li işçiler, onu, önce temsilciliklerimizde, ev buluşmalarımızda izlediğimiz Beynelmilel filmiyle tanıdık ve sevdik. Sonra “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!”...
- Mersin’de “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” adlı etkinliğimizin ardından biz emekçi kadınlar olarak 1 Mayıs’ta alanlarda haykıracağımız taleplerimizi dile getirdik. 1 Mayıs coşkumuzla tüm emekçi kadınları 1 Mayıs’ta birlik olmaya, dayanışmaya...
- Hizmet-İş Sendikasında örgütlü Ankara Altındağ Belediyesi işçilerinin 21 Nisanda başlayan grevi devam ediyor. İstanbul Şişli Belediyesi işçileri alacakları ödenmediği için 24 Nisanda belediye önünde eylem yaptı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, 1886’dan günümüze inatçı bir gelenek olarak yaşamaya devam ediyor. Türkiye’de 1 Mayıs’ın sembolü haline gelen 1 Mayıs Marşı, “Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır...
- UİD-DER, “Umut Örgütlü Mücadelede” şiarıyla işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor. UİD-DER temsilciliklerinde düzenlenen “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” etkinliklerinde, dünya işçilerinin...
- Bizler Gebze’de yaşayan genç işçiler ve öğrencileriz. İşçi sınıfının mücadele örgütü UİD-DER ile 1 Mayıs alanında sınıfımızın saflarında yerimizi alacağız. Çoktandır başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İşçi sınıfına yönelik...
- Dev-Sağlık İş Sendikası üyesi sağlık çalışanları ve Petrol-İş Sendikası üyesi petrokimya işçileri düşük ücret dayatmasına karşı mücadelelerini sürdürüyor.
- Lüks arabalara, gökdelenlere, plazalara, internette gördüğü şatafatlı yaşamlara bakıp “insanlar bu kadar çok parayı nereden buluyorlar?” diye soranımız olmuştur. Öyle ya, gece gündüz çalışarak çok para kazanılmadığını, değil lüks bir hayat sürmek en...
- “Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin.” Bu sözü iş arkadaşlarımızdan, akrabalarımızdan, çevremizden sıkça duyuyoruz. Hâlbuki günlük hayatımızdaki birçok uğraşımız güven ilişkisine dayanıyor. Mesela hastanedeki doktordan bindiğimiz otobüsün...
- Bir insanın günde ortalama 5000 ila 10000 reklama maruz kaldığı tahmin ediliyor. Sizce bu durumun üzerimizde nasıl sonuçları oluyor? Bu düzenin sahipleri, düşünce biçimimizi ve alışkanlıklarımızı belirliyor, zihinlerimizi çöplüğe çeviriyor. Günlük...
- Kocaeli’den Batman’a işçiler hakları için mücadele ediyor. Kocaeli Gebze’de bulunan Erlau Metal fabrikasında sendikalaştıkları için işten atılan işçiler direnişe geçti. TFF Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu’na ait ATR Yapı’nın yapımını üstlendiği...
- Gaziantep’teki Zeugma Mozaik Müzesinde dünyaca bilinen bir mozaik yer alıyor. “Çingene Kızı” adı verilen ve 1800 yıllık geçmişe sahip bu mozaiğin göreni etkileyen, güçlü bir yanı var. Farklı renk ve dokulardaki binlerce küçük taşın birleşiminden...
- 1 Mayıs yaklaşıyor. Ankara’dan emekçi kadınlar olarak sizlerle 1 Mayıs’a hangi taleplerle katılacağımızı paylaşmak istedik. Bu vesileyle tüm emekçi kadın kardeşlerimizi kendi taleplerini, ortak taleplerimizi birlikte dile getirmek için 1 Mayıs’ta...