Buradasınız
Tekstil İşçileri Neden Örgütlenemiyor?
Esenyurt’tan bir kadın işçi
İşyerinde çalışma esnasında radyoda Müslüm Gürses çalıyor, arkadan arkadaş sesleniyor bana: “İşte biz bu arabesk yüzünden örgütlenemiyoruz. Veriyorlar müziği dalıp gidiyoruz sevgililerimize, sorunları da umursamıyoruz, bu müzik bizi sömürüyor” dedi. Ben de dönüp kendisine gülümsedim ve “var mısın gidelim biz bu radyoyu dinlemek istemiyoruz diyelim” dedim. “İşçiler, bunu dediğimde bizi topa tutarlar kesin” dedi.
Tekstilde-hazır giyimde çalışan arkadaşlar iyi bilirler bu iş arabesksiz olmuyor. Tekstille bütünleşmiş bir müzik kültürüdür. Sizi çalıştıran, işe yoğunlaştıran, temponuzu düşürmeyen bir müzik türüdür. Kimi işçiler “ya ben sevmiyorum, nefret ediyorum, dinlemek istemiyorum” dese de işçilerin çoğunluğu için çok anlamlıdır. Burada tabii müziğin suçu var mıdır kısmından öte bir gerçeklik var: Evet tekstil işçileri arasında örgütlenmek kolay olmuyor. Aslında öncelikle sorunlarımızdan bahsetmek gerekiyor.
Tekstil işçileri ciddi sorunlar yaşamaktalar. Bunları sıralayacak olursak toz ve gürültü başta geliyor. Bunun yanı sıra laubali ilişkiler genelde çok fazla. Bu, yöneticilerinden tutun da çalışan işçilere varana kadar devam etmekte. O yüzden bağırmalar, küfür, tartışma, gereksiz muhabbetler çok olur. Çalışanları değersizleştirme ve psikolojik baskı vardır yoğun olarak yöneticiler tarafından. Genelde hijyen sorunu vardır. Pek öyle temizlik ve düzen bulamazsınız. Yemekhaneler, lavabolar gerektiği gibi düzenli ve temiz değildir. Çalışma saatleri fabrikalara göre çok uzundur. Genelde uzun yıllarca aynı işyerinde çalışan işçi bulmak çok zordur tekstilde. Tekstil işçisinin geneli mesleği sahiplenmez, bunu hep geçici iş olarak görür ve bu işin sürekli yapılacağını düşünmez. Genç kızlar evlenene kadar, erkek işçiler de askere gidip geldikten sonra bu işi yapmayacağını söyler. Boşta kalan işçilerin büyük çoğunluğu başka meslekler denerler ve tekstilden kurtulmaya çalışırlar. Tabii burada çevre faktörü de büyük rol oynar. Genelde şu sözleri tekstilde çalışmayan herkes söyler: “Boş ver gitsin, o da iş mi, bu iş yapılmaz, kendine başka iş bak fabrikaya gir, kendini geliştir, kursa git vs”. Tekstil işi diğer sektörler gibi zor bulunan ve işe alınması zor olan bir sektör değildir. Belki de bu alanda tek diyebiliriz. İşe alırken işçiyi çok uğraştırmazlar; eğitim, vasıf falan da aramazlar. Çocuklardan tutun da, yaşlı teyzelere kadar herkes çalışabilir. Hemen hemen her yerde de küçük-büyük her düzeyde iş vardır ve bulabilirsiniz. Bundan dolayı da yoğun bir sirkülasyon vardır.
Bu sorunlar temelinde baktığımızda tekstil işçilerinin neden kolay bir şekilde bir araya gelip örgütlenemediği de ortaya çıkmış oluyor. Tekstil işçileri en küçük problemlerinde çekip giderler, iş değiştirmede görürler çözümü. Tekstil işçilerinin en büyük sorunlarından biri yoğun bir sirkülasyon olmasıdır işyerleri arasında. Tabii bu zorluklara rağmen yine de örgütlenmeye çalışan, onun mücadelesini veren işçiler vardır.
Tekstil işçileri iş değiştirmek yerine sorunlarıyla baş edebilmek için örgütlenip bir araya gelmek zorundadır. İş, işyeri değiştirmek çözüm olamaz. Bu tipte sorunlar örgütlenememenin bahanesi değil, deneyimsizliğin ve bilinçsizliğin bedelidir. Tekstil işçileri zorluklarını hesap etmeli, ona göre yolunu yöntemini belirlemeli ve örgütlenmelidir. Tekstil işçileri ne büyük bir zenginlik yarattığını gördüğünde, birlik ve mücadeleyi de elleriyle ilmek ilmek örmesini bilecektir.
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Bolu Kartalkaya’daki Grand Kartal Otelde göz göre göre gerçekleşen katliam, iktidarın bugüne kadarki denetimsizlik ve cezasızlık politikalarının yeniden sorgulanmasına neden oldu. İktidar sahipleri her zamanki gibi “bu meseleye siyaset karıştırmayın...
- Egemen sınıfın siyasetçileri sıklıkla gençliğin öneminden bahsediyor ve gençliği kazanmanın gerekliliğinden dem vuruyorlar. Mesela geçen ay Erzurum’da “Gençlerle Buluşma” programına katılan Erdoğan şöyle seslendi gençlere: “Bizim keyfi yere feda...
- İngiltere’nin başkenti Londra’nın meydanlarında aylardır emekçilerin barış talebi yankılanıyor. 18 Ocak Cumartesi günü, Filistin halkıyla dayanışma kapsamında Londra’da düzenlenen 24. ulusal gösteriye on binlerce kişi katıldı. Sırbistan'da...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Yolbulan Metal fabrikasında 219 gündür grevde olan işçiler, 24 Ocakta Payas Belediyesi önünde eylem yaptılar. 20 Haziranda greve çıkan işçiler, grevlerinin 217. gününde de fabrikanın önünden yürüyüş yaparak yolu...
- İş güvenliği önlemlerinin yetersizliği ve denetimsizlik sebebiyle iş kazaları yaşanmaya, işçiler iş cinayetlerinde ölmeye devam ediyor. Yakın tarihte yaşanan çeşitli iş kazaları ve bunlarla ilgili yayınlanan bilirkişi raporları patronların kâr hırsı...
- İşçi Dayanışması’nın ilk sayısı 2008 Nisan ayında yayın hayatına başlamıştı. Elbette çıkarken kardelenler gibi toprağında kök saldıktan sonra filiz vermişti. İşte o günden beridir 1 Mayıs meydanlarında kırmızı şapka ve önlüklerle gelincik tarlası...
- 24 Ocak 1980’de, sermaye sınıfının ortak talepleri doğrultusunda bir dizi ekonomik karar alınmıştı. Adına “yapısal dönüşüm programı” denilen bu kararların alınmasında IMF, Dünya Bankası gibi emperyalist güçler, bu süre zarfında kurulan hükümetler,...
- Sonradan görme bir burjuva olan Turkuaz Tekstilin sahibi Nihat Zeybekçi, asgari ücreti vatan-millet-Sakarya’ya bağlamak için cambazlık yapıyor. Asgari ücret 660 dolara karşılık geliyormuş. 2003’te asgari ücret 100 dolar ediyormuş. Bunlar yanıltıcı...
- Teksif Sendikasında örgütlenen İzmir/Gaziemir’de Digel Tekstil, İstanbul/Tuzla’da TKİS Blinds ve Kayseri’de Almer Tekstil işçileri, patronların sendika düşmanlığına ve işten atma saldırısına karşı mücadele ediyor. İBB’ye bağlı Beltur işçileri, 20...
- Bolu’da Kartalkaya Kayak Merkezinde bulunan Grand Kartal Otel’de 21 Ocakta gece saatlerinde meydana gelen yangında 79 kişi hayatını kaybederken onlarca kişi yaralandı. Yapılan açıklamalara göre yangın sırasında otelde kayıtlı 238 kişi bulunmaktaydı...
- Emekçi kadınlar olarak birçok sorunumuz var. Hayat pahalılığı, yoksulluk, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamamak gibi sorunlar yaşıyoruz. İzmir’de tek göz bir evde çıkan yangında hayatını kaybeden beş küçük çocuk hepimizi çok üzdü. Bu çocuklar...
- İşçi sınıfının emeklileri, abi ve ablalarımız, Erdoğan 2024 yılını “emekliler yılı ilan ediyoruz” demişti. Erdoğan’ın o konuşmasını belki de hepimiz dinledik, gazetelerden okuduk. Bazılarımız burjuva siyasetinin zokasını yutarak, “belki bu sefer iyi...
- Baskılara, yasaklara rağmen direnişlerini sürdüren Polonez işçilerinin mücadelesi kazanımla sonuçlandı. Metal işçilerinin kararlı duruşu kazanım getirdi. Hitachi Energy grevi 24 Aralıkta, Schneider Elektrik grevi 6 Ocakta, Arıtaş Krijojenik grevi 10...