Buradasınız
UİD-DER Bağcılar’da İşçilere Seslendi: Kıdem Tazminatımıza Sahip Çıkalım!

Metal, inşaat, tekstil, sağlık gibi pek çok sektörden işçiler, çalışma saatlerinden, ücretlerden, artan iş kazalarından memnun değiller. Buna rağmen patronlar ve AKP hükümeti, işçilerin en ufak hakkının bile olmasına tahammül edemez hale geldi. Bunun en büyük örneği içinden geçtiğimiz bu günlerde işçilerin ellerinde kalan tek hakkı olan kıdem tazminatını kaldırma çabaları.
İşçilere yönelik bütün bu saldırılara ve savaş politikalarına karşı 21 Şubat Pazar günü Bağcılar Fatih Mahallesinde işçilere seslendik. “Kıdem Tazminatımıza Sahip Çıkalım”, “Savaşa Değil Emekçiye Bütçe” diyerek hazırladığımız bildirileri ve İşçi Dayanışması bültenimizi mahalledeki yürüyüş yolunda işçilere ve emekçilere uzattık. Yürüyüş yolu boyunca daha önceki çalışmalarımızdan bizleri tanıyan mahalleliler “helal olsun sizlere”, “destekliyoruz” diyerek bizleri selamladılar. Tekstilden inşaata, metalden hizmet sektörüne kadar pek çok işçiyle, meslek liseli ve üniversiteli öğrencilerle sohbetler ettik. Liseli öğrenciler başta bu konulara yabancı kalsalar da yapılan sohbetler sonrasında kendilerini de ilgilendiren konular olduğunu belirtip, bunu açıkladıkları için UİD-DER’li işçilere teşekkür ettiler. Merakla bizim ne yapmaya çalıştığımızı soran işçilerle yasal haklarımızdan, işçilere yönelik saldırılardan bahsedip, bütün bunlarla nasıl mücadele edebileceğimiz üzerine konuştuk. Karşılaştığımız bir kadın işçi, İşçi Dayanışması bültenindeki “Hükümetten Kadınlara Müjde: Esnek Çalışacaksınız!” yazısını görmesi üzerine bülteni hemen almak istedi. Çocuk sahibi olmak istediklerini ama 40 kere düşünmek zorunda olduklarını anlattı. İşçilerin bu çalışmamızla hakkını öğrenip, sahip çıkabileceğini söyleyip, “çalışmanız çok anlamlı” diyerek yanımızdan ayrıldı. Bir tekstil işçisi ise “O kadar uzun saatler çalışıyoruz ki hakkımızı öğrenecek ne zamanımız ne de halimiz kalıyor. Dediklerinizde çok haklısınız ama biz bu çelişkileri görüp üzerine düşünecek zaman bulamıyoruz. Eliniz ayağınız ağrımasın” diyerek destek oldu. AKP’ye oy verdiğini söyleyen bir kadın işçi ise “Hâlâ sigortam yapılmıyor. Bunu bile denetleyemiyorsa bu devlet, başka ne yapıyorlar?” diyerek tepkisini dile getirdi. Birçok genç işçi ise yürütülen kirli savaşlara karşı öfkeliydiler. İşçilerin bu savaşlara karşı olmaları gerektiğini ve UİD-DER’e bu dönemde bunun çağrısını da yaptığı için özellikle teşekkür ettiklerini ifade ettiler.
Her geçen gün işçilerin verdiği hayat mücadelesi zorlaşıyor. Bütün sorunlarımızdan kurtulabilmek için tek başımıza hayat mücadelesi vermek yerine, örgütlü bir şekilde patronlar sınıfıyla mücadele etmek zorundayız. Bunun için bu tepkileri, örgütlü mücadele içinde bilinçli bir şekilde göstermeliyiz.
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...
- Elizabeth Gaskell’in Kuzey ve Güney adlı romanını okumaya başlamadan önce, kitabı okuduğunu düşündüğüm birçok mücadele arkadaşımın yorumlarını almak istedim. Biri önce dört bölümlük dizisini izlememi tavsiye etti, bir diğeri uzun bir özet gönderdi....
- 19 Marttan bu yana başta gençler olmak üzere protestolara katılanları polis şiddetiyle gözaltına alan, tutuklayan, tehdit eden rejimin saldırıları giderek artıyor. Saldırılar karşısında geri adım atmayan ve faşist baskılara itirazını dersleri boykot...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, başkent Londra’da hükümet binalarının bulunduğu Whitehall sokaklarına çıktı. Endonezya’da emekçiler, kabul edilen Silahlı Kuvvetler yasasını protesto etmek için sokaklara döküldü. Arjantin’de iktidara gelir gelmez...
- İşçi sınıfının yanında saf tutan, kalemini yoksulların, emekçilerin hayatını ve özlemlerini anlatmak için kullanan nice yazar, şair ve aydın geçmiştir dünyamızdan. 2 Nisan 1948’de yaşamdan koparılan Sabahattin Ali de bunlardan biriydi.
- Sevgili işçi kardeşlerim, İşçi Dayanışması’nın 202. sayısında ve UİD-DER web sitesinde yayınlanan “Hüsrevlerin Değil Ferhatların Destanıdır Hatırlanan” yazısını okudum ve sesli yorumunu defalarca dinledim. Bu yazı, sınıf bilinciyle hareket eden...
- Sevgili işçi kardeşlerim, işçi sınıfının büyüklerinden kulağımıza küpe olan bir söz vardır: “Ayağın taşa değse, kapitalizmden bil!” Sınıf bilinçli işçiler olarak, temas ettiğimiz her işçi kardeşimize bu sömürü düzeninin hepimize nasıl dokunduğunu...
- Yeşiline sevdalandım/ Mavisine…/ Gülen gözlerinden süzülen ışıltıya/ Bir şiir/ Bir şiir yolumuzu açar belki
- 29 Martta CHP’nin çağrısıyla Maltepe’de bir araya gelen 2 milyonu aşkın işçi, emekçi, öğrenci, emekli; faşist saldırılara, polis şiddetine, baskı ve yasaklara, adaletsizliğe karşı “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” diye haykırdı...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), “Meydanlarda verdiğimiz demokrasi mücadelesini işyerlerine de taşıyoruz!” şiarıyla 28 Martta örgütlü olduğu işyerlerinde yarım gün iş bıraktı. Sabah saatlerinde işçiler işyerlerinde DİSK’in ortak...
- KESK İstanbul Şubeler Platformu, 26 Mart sabahı ev baskınıyla gözaltına alınan ve savcılık ifadesi dahi alınmadan çıkarıldığı mahkemede tutuklanan Eğitim Sen İstanbul Üniversitesi işyeri temsilcisi Levent Dölek ve tüm tutukluların serbest...