Buradasınız
UİD-DER’den Öğrenmeye ve Mücadeleye Devam!
Tuzla’dan bir işçi

Ben bir süre önce Tuzla yan sanayisindeki Mesan metal fabrikasından işten atılan bir işçiyim. Çok ağır koşullarda çalışıyorduk. Her gün hatta pazarları bile fazla mesai yapıyordum. İki buçuk ay boyunca böyle çalıştıktan sonra işler azalınca bir gün işten çıkarıldığım söylendi. Nedenini sorunca da “performans düşüklüğü” dediler. İhbar tazminatımı verin dediğimde ise bana “sen git biz senin paranı arkandan göndeririz” dediler. Öyleyse bana çıkarıldığıma dair bir belge verin deyince de bunun mümkün olmadığını söylediler. Bense olaydan sonraki gün işe gidip çalışmaya devam ettim. Usta geldi ve “neden geldin, biz seni çıkarmadık mı” dedi. Ben de “o zaman sosyal haklarımı verin” dedim. O da “sen git vereceğiz, merak etme burada paran kalmaz” diye cevap verdi. Öyleyse işten çıkarıldığıma dair bir belge verin” dedim. Biliyordum ki eğer ben üç gün boyunca işe gitmezsem hakkım olan ihbar tazminatımı da alamayacaktım. Sosyal haklarımı korumak için işime devam ediyordum. Patronun adamları beni fabrikadan ite kaka atmakla, dövmekle tehdit ettiler. Bu da sökmeyince “senin allahını, peygamberini…” diyerek küfür etmeye kalktılar. Bununla da yıldıramayınca yine işe geldiğim gün kart basıp girdikten sonra iş kıyafetlerimi elimden aldılar. Bütün bunlarla başarılı olamayınca “sen kime güveniyorsun, devletin bütün kanunları patrondan yana, sen kimsin” diyerek diğer işçi arkadaşlarımı işten atmakla tehdit ettiler. Patronun çıkarlarını korumak için işçi arkadaşına saldıran usta yanıma gelip “sen Bingöllüydün, senin yüzünden bir daha bu fabrikaya Bingöllü almayacağız ve çalışan bütün Bingöllüleri çıkaracağız” dedi. Arkasından da çalışan bir arkadaşımı çağırıp “git üstünü değiştir kovuldun” dedi. Böylece benim boyun eğip gideceğimi düşünüyordu. Bunu başaramayınca fabrikaya jandarma çağırdılar.
Jandarmalar gelir gelmez patronun odasına çıktılar ve 15 dakika sonra da beni çağırdılar. Uzman çavuş “hemen burayı terk et yoksa seni tutuklarız” dedi. Ben de “suçum ne diye sordum”, “işyerine zorla girmek” dedi. “Ben burada sigortalı çalışan bir işçiyim. Zorla girmek diye bir şey yok. Versin sosyal haklarımı gideyim” diye cevap verince, uzman çavuş “ben bilmem, aranızda bir sorun varsa işçi mahkemesine git orada hakkını ara” dedi. “Çıkarıldığıma dair bir belge istiyorum vermiyorlar. Çıkış belgemi versinler o zaman” deyince, uzman çavuş “ben bilmem burayı terk et” diye çıkıştı. Ben de “sizin beni buradan çıkarmaya yetkiniz yok, eğer beni götürürseniz suç işlemiş olacaksınız” diye cevap verdim. Arkasından da odadan çıkıp işime devam ettim. Jandarma gitti, yarım saat sonra usta çıkışımı hesaplamak için beni çağırdı. 23 günlük alacağım olduğu halde 22 günlük ücretimi verip kalan bir günlük alacağımı gasp etmeye kalktı. Hatta “bugün bedava çalışıyorsun” deyip, alacaklarımı aldığıma dair bir kâğıt imzalatmak istedi. İmzalamayı reddedince de tekrar jandarmayı çağırdılar. Onlarda beni karakola götürüp iş çıkış saatine kadar beni orda tuttular. Sonra bıraktılar. Ben de gidip savcılığa usta, patron ve jandarma hakkında şikâyet dilekçesi verdim. Sonra SSK bölge müdürlüğüne gidip şikâyetimi yaptım ve halen mücadeleye devam etmekteyim. Bu süreçte ben hep UİD-DER’li arkadaşlardan destek aldım. Bundan sonra da onlardan öğrendiklerimle mücadeleye devam edeceğim. Onlara beni yalnız bırakmadıkları için teşekkür ederim.
Gönlümüzce Bir Gün
Hak Verilmez, Alınır!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...