Buradasınız
Yeni Yıl Dileği: Savaşsız, Bombasız, Yıkımsız Bir Dünya
Sefaköy’den bir üniversite öğrencisi

Tüm dünya yeni bir yıla “merhaba” dedi. Çeşitli dillerde, farklı tonlarda çıktı bu merhabalar. İnsanlar yeni yılda yeni dilekler dilediler. Kimisi milyarlarına milyar istedi yüzü kızarmadan, mücevher takımına yeni yeni mücevherler istedi. Kimisi iş istedi, biraz para, dolabına koyacağı bir kara zeytin istedi. Kimisi de yanında, yöresinde, evinin içinde bombaların patlamamasını diledi. İçine içine bağırdı elleri küçücük çocuklar yeni yıl dileklerini; “yeni yılda savaşlar olmasın, bombalar düşmesin evlerimize, ekmek pişen tandırımız yıkılmasın.”
Gördüğünüz fotoğraf Suriye’den… Suriyeli çocuklar bir yılbaşı ağacı yapmışlar. Onların yılbaşı ağacı çamdan değil kederden, acıdan, gözyaşından yapılmış. Zalimin attığı roketler, bombalar oyuncaksız çocukların elinde oyuncağa dönüşmüş. Süslemişler bir de ışıklarla, öyle parlıyor ki sanki içlerindeki umudun ışıltısını asmışlar ağaca. Ellerinde de ışık saçan süsler, dilek diliyorlar yeni yıldan, başlarına yıkılmış evlerinin yanında yöresinde... Bulanların sırtında ince bir hırka, bulamayanların ise rüzgâr ensesinde yeni yıldan savaşın son bulmasını, silahların susmasını istiyorlar. Oyuncağın bol olduğu, çocukların bombalardan kaçmak yerine seksek, saklambaç oynadığı, sokaklarda özgürce koştuğu bir dünya… Binlerce, milyonlarca çocuğun özlemiyle…
Bu çocukların ve on binlerce, yüzbinlerce Suriyeli, Yemenli, Ortadoğulu ve başka coğrafyalardan çocuğun geçen seneki yılbaşı dilekleri böyleydi. Savaşlar bitsin, silahlar sussun! Milyarlar isteyen burjuvaların dilekleri kabul olup cepleri dolarken onlarınki kabul görmedi. Mücevher isteyen burjuva hanımların da dilekleri kabul oldu. Boyunlarında, kollarında parıl parıl parlayan mücevherler göz kamaştırıyor. Noel Baba tanıdık olacak herhalde ki hep onların dilekleri kabul oluyor! Elbette böyle değil, zalim beyler zulüm diliyorlar her yeni yıldan! Onların dileklerinin kabul olması için işçi sınıfı gün görmemeli, saatlerce nefes almadan çalışmalı, hak talep etmemeli, başını kaldıramamalı. Onların dilekleri kabul olsun diye yeryüzü yıkılmalı, cehenneme dönmeli. İnsanların evleri yerle bir olmalı ki sırtlanlar gibi paylaşsınlar oraları…
Daha nice yeni yıla merhaba diyecek insanlık. Bilelim ki çocukların oyuncağa doyduğu, evlerinin yıkılmadığı, sokaklarda karnı tok ve özgürce koştuğu yeni yıllar mümkündür. İnsanlığın ensesinde soğuk yeller estiren burjuva sırtlanlar yerle yeksan olduğu vakit dilekleri kabul olacaktır o gözleri pırıl pırıl parlayan çocukların. İnsanlık ancak o zaman nefes alacak ve işte o zaman gerçekten derinden bir “merhaba” diyecek yeni yıla. Bu da her yeni yılda, her yeni günde işçi sınıfı saflarını sıklaştırmakla ve mücadeleyi büyütmekle mümkün olacak.
Mücadele dolu yeni bir yıl dileğiyle…
Tehlikeli Olan Ne?
- Onlar Zevk-ü Sefa İçinde, İşçiye Gelince?
- “İstanbul’da Mezar Yeri Alamayız”
- Battaniyelere Değil Sınıfımıza Sarılalım
- Sağlıksız Gıdalara Mahkûm muyuz?
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- Hani Bu Topluma Güven Olmazdı!
- Sabancı’nın Mutlu Yaşam Sırları
- Rahat Yaşamın Sırrı
- Kent Ekmek Kuyruğu: “Ben Öyle İstediğim İçin”
- Sistem Ne Ölümüze, Ne de Dirimize Saygı Duyuyor!
- “7 Kitap, 7 Defter, 1 Litre Su, Yarım Ekmek”
- Siz Kimi Taşıyorsunuz Sırtınızda?
- Yalanlara Değil Birleşmeye İhtiyacımız Var
- Kupona ve Kuraya Bağlanan Umutlarımız
- “Artık Kiracı Kalmaz”, TOKİ’ye Hücum!
- Yoksulluk Utanılacak Bir Şey Değil!
- İşçi Aileleri ve Kreş Çilesi
- Yaz Tatilinde Kriz Var!
- “Yok mu Arttıran?”
- Bakan Nebati’den “Işıl Işıl” Yorumlar ve Uçurumlar
Son Eklenenler
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...