Buradasınız
11 Yılda 8 Patlama! Kaza mı?
Ankara’dan bir grup iş güvenliği uzmanı işçi
Sakarya Hendek’te bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek fabrikasında 3 Temmuzda patlama meydana gelmiş, 7 işçi hayatını kaybetmiş ve 114 işçi yaralanmıştı. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi bu fabrikanın her patlama sonrası isim ve il değiştirdiğini belirtiyor. Meclisin araştırmalarına göre, ilk patlama 2009 yılında olmuş. Aynı fabrikada son 11 yılda pek çok işçinin yaralandığı ya da hayatını kaybettiği 8 patlama daha meydana gelmiş. Buna rağmen iş güvenliği önlemleri alınmadığı gibi devletin denetim mekanizmasının da işlemediği görülüyor. O günden bugüne kadar yaşanan patlamalarda 6 işçi daha hayatını kaybetti ve çok sayıda yaralanmalar oldu.
Yıllardır işletilen Büyük Coşkunlar Havai Fişek fabrikasında sorumlu müdürün söylediğine göre; işçi başına düşen üretim miktarı ustabaşı tarafından belirleniyor ve işçiden bu miktarda üretim yapması isteniyor. Üretim çıkmadığı zaman da bu durumun hesabı işçiden soruluyor. İşçilere sürekli daha fazla üretim için baskı yapıldığı belirtiliyor. Bu da işçilerin daha tehlikeli koşullarda çalışmaları demektir. İşçiler işleri hızlandırmak için baskıyla iş güvenliği önlemlerini hiçe saymaya zorlanıyor. Fabrikada üretilen fazla ürünler uygun olmayan yerlerde ve uygun olmayan koşullarda depolanıyor. Patlayıcı madde yönetmeliğine göre, ürünlerin uygun ortamlarda üretilmesi ve uygun koşullarda depolanarak taşınması ve binalar arası 50’şer metre uzaklık olması gerekir. Ancak her fabrikada olduğu gibi bu fabrikada da yasaların ne istediği değil patronların ne istediği belirlemiş çalışma koşullarını. Çünkü yapılan sözde denetimler de patronların çıkarına göre yapılmış. Çünkü bu fabrika sahibi MÜSİAD Sakarya Şube başkanı olan, arkası sağlam sermayedarlardan biri. Önceden haber verilerek yapılan “denetleme”lerde büyük sorunlar ya görmezden gelinmiş ya da örtbas edilmiş. Tutulan tutanaklarda ise kesilen cezaların hiçbir caydırıcılığı olmayıp işveren bu cezayı seve seve ödemiş.
Patlama sonrasında tutuklanan iş güvenliği uzmanı Aslı Bozkurt: “İşçiler bana, ‘burası patlayacak, başımıza bir şey gelecek, bir şey yapın’ diyordu. Yapmış olduğum incelemeler sonucunda her şeyi iş sağlığı güvenliği kurul toplantı tutanaklarına yazmama izin verilmiyordu” diye ifade vermiş. Evet, iş güvenliği uzmanlarının çalışma koşullarını özetle anlatıyor bu cümleler aslında. İş güvenliği uzmanı, işverenin kendine ayak bağı olarak gördüğü ve baskıladığı, sınırlarını çizdiği bir çalışanıdır. İş güvenliği uzmanının maaşını denetlediği firmadan aldığı ve yasaların patronun lehine olduğu koşullarda yaptırım olmuyor maalesef. Zaten maliyet olarak görülen iş güvenliği uzmanı herhangi bir kazada günah keçisi ilan ediliyor, tüm sorumluluk üzerine yıkılıyor. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası kâğıt üzerinde bakıldığında patronlara birçok yaptırım getiriyor. Mevzuata göre çalışma ortamları oldukça güvenli ve sağlıklı olmalı. Fakat bunların hepsi mevzuatta yani kâğıt üzerinde kalıyor. İş uygulamaya gelince her şey tepetaklak ediliyor. İşçi ölümleri ve iş kazaları umursanmıyor. Yapılan şikâyetler dikkate alınmıyor. Yapılması gereken denetimlerde ise işçilerin lehine değil patronların lehine tutumlar alınıyor.
Daha önce de defalarca gördüğümüz gibi Sakarya’da yaşanan olayda da sorumlu tutulanlar müdürler, ustabaşları ve iş güvenliği uzmanları oldu. Sonradan tutuklanan iki işverenden biri tutuksuz yargılanıyor. İş kazalarının asıl sorumluları patronlardır. Çünkü alınması gereken önlemleri patron alır ya da aldırır, ondan habersiz kimse bir şey yapmaz, yapamaz. Ancak böylesine açık bir katliam söz konusu olduğunda bile patronlar kendilerini pişkince savunarak haklı çıkarmakta ve sorumluluğu işçilere yüklemekte oldukça başarılılar. Çünkü örgütlüler. Biz işçiler de ancak işyerlerimizde, sendikalarımızda, derneklerimizde, mücadele örgütlerimizde birleşirsek, örgütlenirsek iş cinayetlerinin önüne geçebilir ve hayatta kalabiliriz.
- Toplu Konut Değil, Toplu Mezar!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Kâr Hırsı Doğayı ve İşçileri Katlediyor
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- 12 Haziran: Kapitalizmin Çocuk İşçi Sömürüsü Büyüyor
- Soma’nın 10. Yılı: Unutmadık, Unutmayacağız!
- Soma Katliamının 10. Yılında Eylemler
- Soma’dan Bugüne Acımız ve Öfkemiz Büyüyor!
- Amasra Maden Katliamı Davasında 3 Tutukluya Tahliye
- 28 Nisan: Yaşamak İçin Örgütlen!
- Dev Maden-Sen: “İliç’te Toprak Altındaki 8 Maden İşçisi Sahipsiz, Maden İşçileri de Çaresiz Değildir”
- Gayrettepe’de 29 İşçinin Ölümü Protesto Edildi
Son Eklenenler
- Dünyanın dört bir yanında işçi ve emekçilerin yoksulluğa, kamu hizmetleri yerine savaşa devasa bütçeler ayrılmasına, emperyalist savaşa karşı öfkesi ve mücadelesi büyüyor. Meydanlara çıkan işçiler sınıf dayanışmasını büyütüyor, hayatı cehenneme...
- Geçtiğimiz ay 1 Kasımda yürürlüğe giren Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’ne karşı başlatılan mücadele sürüyor. Başta aile hekimleri olmak üzere sağlık çalışanları “eziyet yönetmeliği”ni protesto etmek için 5-6-7 Kasımda tüm Türkiye’de iş...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) 30 Kasımda Ankara Tandoğan Meydanında “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz” şiarıyla miting düzenledi. Mitinge Türkiye’nin onlarca kentinden KESK’e bağlı sendikalara üye emekçiler...
- Lübnan Ulusal İşçi ve Çalışan Sendikaları Federasyonu (FENASOL), İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarının yoğunlaşmasının ardından uluslararası dayanışma çağrısı yükseltmişti. UİD-DER, FENASOL’un dayanışma çağrısının ardından Lübnanlı emekçilerin...
- Filistin halkıyla dayanışma eylemlerini aralıksız sürdüren İngiltere işçi sınıfı emperyalist savaş karşıtı mücadelesine devam ediyor. 28 Kasım gününü “Filistin için İşyeri Eylem Günü” ilan eden işçi, emekçi ve öğrenciler ülke çapında kitlesel...
- 30 Kasımda KESK tarafından Ankara’da düzenlenecek miting öncesi 2021 Tüm Emekliler Sendikası çeşitli kentlerde “Emekliler Ankara’ya Yürüyor” başlıklı basın açıklamaları gerçekleştirdi. Tekirdağ’da Hasan Ali Yücel Meydanı’nda gerçekleştirilen...
- Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesine karşı yeraltında ve yer üstünde eylemler yapan Türkiye Maden İşçileri Sendikası ve Tes-İş Sendikası üyesi işçiler, Enerji Bakanlığıyla yapılan görüşmelerden olumlu sonuç alınamaması...
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, başta İstanbul olmak üzere pek çok kentte, sendika yöneticilerinin, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü üyelerinin, gazeteci ve yazarların aralarında olduğu 200’den fazla kişinin gece yarısı...
- Türkiye’nin dört bir yanında, ücretlerini yükseltmek, sendikalaşmak istedikleri için mücadele eden işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Siyasi iktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin...
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...