Buradasınız
Biz Nasıl Birlik Olabiliriz?
Tuzla’dan bir işçi

Yan Sanayi’de ahşap kapı imalatı yapan bir fabrikada çalışıyorum. Çalıştığım fabrika içerisinde havalandırmalar yeterli değil, her taraf talaş tozu. Boyahane ve cila işinde çalışılan yerlerde göz gözü görmüyor. Her yer boya veya cila oluyor. Orada çalışan arkadaşlarımın eli yüzü bembeyaz oluyor. Bizim fabrikada patron yasa masa tanımıyor. Çalışma saatlerimiz 08.00-19.00 arasında. Sabah çay molamız yok. İşe başlamadan bir çay demlenmiş oluyor. Mesai saatine erken gelirsen çay içmiş oluyorsun aksi halde yemek saati dışında saat 16.00’ya kadar mola falan yok. Ayrıca fabrikada kaçak olarak çalışan işçi arkadaşlarımız da var.
Birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızdan biri, ilki üç yıl önce, ikincisi bir iki ay önce olmak üzere iki defa iş kazası geçirdi. İlkinde parmağından oldu. Ötekinde ise biraz daha şanslıydı ve kesikle atlattı. Şimdiye kadar ne tazminat alabildi ne dava açabildi. Bu koşullarda haftada en az 50 saat çalışıyoruz. Böyle bir işyerinde nasıl olmasın ki bu kazalar? Mesailere bırakılıyoruz. Çoğumuz bize verilen mesai parasının tam verilip verilmediğini bilmiyoruz. “Yasal mı, değil mi?” diye bazen sağa sola soruyoruz.
Bankaya maaşlarımızın asgari ücret kadarı yatıyor. Gerisini elden alıyoruz. Bu yasal mı? Şikâyet ettik. Birkaç kez müfettişler geldi, tek tek maaşlarımızı sordular, ama yine bir şey değişmedi. Şikâyet etmenin de yeterli olmadığını böylece görmüş olduk. Müfettiş de para mı yedi, nedir bilemedik. Şikâyetimizle kaldık.
Ben UİD-DER’in internet sitesindeki ve İşçi Dayanışması bültenindeki yazılarını yeni okumaya başladım. Okumaya başladım dediysem orta sona giden oğlum bana okuyor. Bu mektubu da ona yazdırıyorum. O okudukça bu iş tek başına olmaz diyorum kendi kendime. Bazı şeyleri değiştirmek öyle müfettişle falan olmuyor. Birimiz mesaiye gelmiyoruz, diğerimiz geliyor. Böyle olunca da işler yürüyor. Patron da şartlarımızda hiç bir iyileştirme yapmıyor.
Bizim birlik olmamız lazım. Biz şimdiye kadar ne yaptıysak kulaktan dolma şeylerle, kara düzen yaptık. Şimdi bir de sizin gibi bilenlerle yapalım da kıralım şu kör şeytanın belini.
UİD-DER’e selamlar.
Çok Çalışmaktan Ölünür mü?
- Çare Sınıfımızda ve Örgütlü Mücadelemizde
- “Eşim Öyle Yerlere İzin Vermiyor”
- Hafta Tatili Haktır, Gasp Edilemez!
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
Son Eklenenler
- 2025-2026 eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte, öğrencilerin okul ve kırtasiye masraflarının artması Türkiye’nin birçok ilinde tepkiyle karşılandı. 5 Eylül’de İstanbul’dan Ankara’ya, Edirne’den İzmir’e birçok kentte Eğitim Sen öncülüğünde “...
- Kayyum yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesi tarafından işten atılan 223 işçinin işlerine geri dönme, İzmir Karşıyaka Belediyesi işçilerinin ücretleri için mücadelesi devam ediyor.
- Sonbahar geldi. Ama hâlâ yıllık izne veya tatile çıkmayan arkadaşlarımız, komşularımız ve yakınlarımız var. “Tatile gideyim, şöyle bir kafamı dinleyip koca bir yılın yorgunluğunu atayım” diyebilen insan sayısı her geçen gün azalıyor. Asgari...
- Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu DİSK’in araştırma birimi DİSK-AR tarafından hazırlanan “Enflasyon ve Artan Vergi Yükü” Raporu, 2025 yılının ilk 8 aylık döneminde işçilerin yaşadığı ücret kayıplarını gözler önüne serdi. Raporun sonuçları, 5...
- Her gün yeni bir gündemle uyanıyoruz. “İktidardakilerin dertleri ya da amaçları nedir, neyi hedefliyorlar” gibi sorular sormamız bile tuhaf oluyor. Güya bizi düşündüğünü, bizim için çalıştığını ileri süren iktidar sorunları büyütüyor, içinden...
- ABD’de geleneksel olarak her yıl Eylül’ün ilk Pazartesi günü kutlanan Emek Günü’nde, bu yıl da ülke genelinde yüz binlerce emekçinin katıldığı kitlesel eylemler düzenlendi. New York, Boston, Şikago başta olmak üzere birçok şehirde sokaklara çıkan...
- Afganistan’da on binlerce emekçi, 31 Ağustos gecesi derin bir acıya uyandı. Ülkenin doğusunda yer alan Kunar eyaletinde meydana gelen 6.0 büyüklüğündeki deprem, kısa sürede büyük bir yıkıma yol açtı. İlk belirlemelere göre en az 2200 kişi yaşamını...
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...