Buradasınız
Bostancı’da “Güz Sancısı” Filmini İzledik
Bostancı’dan bir işçi
Pazar günü UİD-DER Bostancı temsilciliğinde Güz Sancısı adlı filmi izledik. Film özetle 6-7 Eylül 1955’te yaşanan trajik olayları ele alıyordu.
Filmi salonumuzu dolduran çok sayıda işçi ile birlikte seyrettik. Aramızda sendikalı, sendikasız, taşeron işçi kardeşlerimiz vardı. Hepimiz 54 yıl evvel Rum azınlıklara yönelik, planlanarak yapılan yağma-yok etme olaylarını nefretle izledik.
Film sonrasında hep beraber sohbet ettik. Söz alan arkadaşlarımız benzer kışkırtmaların Türkiye’de zaman zaman komünistlere, Alevilere, Kürtlere karşı da yapıldığını, yaşadıkları örneklerle dile getirdiler.
Sinter Metal ve Sabiha Gökçen Havalimanında sendikalaşma mücadelesi yürüten işçiler, yaptığımız sohbette, yürüttükleri mücadeleleri anlattılar.
Sonuçta hem izlediklerimiz hem de yaptığımız sohbet, işçi sınıfının ancak örgütlü olduğunda bu saldırı ve kışkırtmaları durdurabileceğini gösteriyor. Bunun için işçi sınıfının hem ulusal hem de uluslararası alanda örgütlü mücadeleyi yükseltmesi gerekiyor.
Film sonrasında sohbet ettiğimiz emekli bir işçi şöyle konuştu: “İnsanların bu yaşananları öğrenmesi önemli. Bu film ve yapılan sohbet bize bir ışık verdi. Böylesi etkinlikler için belki de çok geç kalıyoruz. Burada sendikalaşma mücadelesi veren işçilerin olması önemli. Çünkü işçiler örgütlenmeli ve güçlerini birleştirmelidirler.”
Sohbetimize katılan 24 yaşındaki işsiz bir işçi de, “Azınlıkları hor görmemeliyiz, bu saldırıları yapanlar cahil insanlardı. Bugün bizler buradaki gibi, çok sayıda etkinliklerle bilinçlenmeliyiz” dedi.
Etkinliklerimize ilk kez katılan bir grup taşeron işçisi de, “işyerinde mesai ve ücret sorunlarımız var. Kadrolu işçilerle aynı işi yaptığımız halde daha düşük ücret alıyoruz, bu durum bizleri bölüyor” dedi.
Son olarak görüşlerini sorduğumuz bir Sabiha Gökçen işçisi de, “burada dikkatimi çeken herkesin özgüven sahibi olması. Bizler bu gibi yerlere çok daha kalabalık katılmalıyız. Sizlerden talebimiz bu ve benzeri etkinlikleri sendikalarımızda, işçi evlerinde de yapmanızdır” dedi.
“Güz Sancısı”
- “Yüzücüler” Filmi: İnsanlığın Göç Yollarındaki Yaşam Mücadelesi
- Üzgünüz Size Ulaşamadık!
- Umutsuzluk içinde “Umut”
- Sahte umudun umutsuzluğu
- Umutla gerçek arasındaki fark
- Cabbar’ın ümitsiz umudu
- “Umut fakirin ekmeğidir” derler
- Yılmaz Güney’in UMUT filminden
- Dövüşenler ölenlerin tutmaz yasını!
- “Gazap Üzümleri” Film Gösterimi
Son Eklenenler
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...
- Geçtiğimiz günlerde bir marketin önünde, lise öğrencisi bir gencin beş market çalışanı tarafından depoya sürüklenmeye çalışıldığını gördüm. Müdahale ettim. Genç, iki parfüm çaldığını itiraf etti. Korkmuştu, gözleri büyümüştü. Market çalışanlarından...