Buradasınız
Bu mu Zafer?
Türk Metal üyesi bir işçi

Türk Metal üyesi işçiler olarak önemli bir süreci geride bıraktık. Türk Metal, MESS ile 3 senelik bir toplu sözleşme imzaladı ve bunu zafer olarak duyurdu. Peki, gerçekten bu sözleşme bir zafer mi?
Bizim fabrikada da sözleşme imzalandıktan sonra temsilciler tarafından zafer naraları atıldı, işçilerin de bu naralara eşlik etmesi istendi. İşçilerin büyük bir kısmı, özelikle fabrikanın eski işçileri, Türk Metal gerçeğini bildikleri için tepkilerini dile getirdiler. İlk kez Türk Metal’e üye olan işçiler daha yeni ve Türk Metal gerçeğinden bihaber oldukları için çok düşük olan maaşlarının toplu sözleşme ile biraz artacağını düşünüyorlardı. Ama evdeki hesap çarşıya uymadı! Fabrikadaki işçilere 100 ilâ 150 lira arasında bir zam yapıldı. Ortalama maaşlar açlık sınırı düzeyinde kaldı.
Sözleşmenin imzalandığı ilk gün, gece vardiyası çıkışında, yeni işçiler baş temsilcinin etrafını kuşatmış ne kadar zam aldıklarını, sözleşmede nasıl haklar olduğunu soruyorlardı. Temsilci ballandıra ballandıra anlatıyordu: “Arkadaşlar metal sektöründe olabilecek en iyi toplu sözleşmeyi imzaladık. Bundan daha iyisini patronlar karşılayamazdı.” 18-20 senedir Türk Metal üyesi olarak çalışan bir işçi tepki gösterdi: “Sanki iyi bir sözleşme imzalamışsınız gibi anlatıyorsun. ‘Yine sizi sattık, yine patronla işbirliği yaptık’ diye anlatın.” Baş temsilci; “kapı şurada, beğenmeyen çeker gider” diye çıkıştı. Adam sanki işçi temsilcisi değil patron. Sonra da bize dönerek, “arkadaşlar siz bunun gibilere kanmayın. Daha ne olsun, daha ne yapalım? Bunlar hep böyle, hiçbir şeyi beğenmezler” dedi. Bizi işçinin haksız olduğuna ikna etmeye çalıştı. Çünkü gerçekler onların zafer naralarına engel oluyor ve en ufak bir muhalefeti bile bertaraf etmeye çalışıyorlar.
Saat ücretlerine yapılan zamların hesaplanmasıyla tepkiler daha da çoğaldı. Aybaşında ATM’lerden maaşlar çekilince gerçek apaçık ortaya çıktı. O saatten sonra her işçi Türk Metal’in imzaladığı toplu sözleşmenin hiç de zafer olmadığının farkına vardı. Ama tek başına tepkili olmak da yetmiyor. Bu tepkimizi mücadeleye dönüştürmemiz gerekiyor.
Türk Metal bürokratları işçilerin taleplerine yine kulak tıkadı ve işçileri yarı yolda bıraktılar. Özellikle Renault, Tofaş, Mercedez-Benz, Siemens, Ford, Alarko, Borusan ve Arçelik gibi büyük fabrikalarda örgütlü olan Türk Metal’in gerçek yüzünü görmelidir işçiler. Hangi sendikanın üyesi olursak olalım, Türkiye sanayisinin can damarı olan metal sektöründe çalışan işçiler olarak bizlere çok görev düşüyor. Bizler hep birlikte hem patronlara hem de bürokrat sendikacılara karşı mücadeleye atılmadığımız sürece toplu sözleşmeler hüsranla sonuçlanacak. Ne zaman ki biz mücadeleye atılırız o zaman gerçek zafer metal işçilerinin olur.
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal İşçileri Sefalet Ücretine ve Sendikal Baskılara Karşı Mücadele Ediyor
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!
- Metal İşçilerinin MESS’i Protesto Eylemleri Sürüyor
- Ay Sonunu Bırak, Ortasını Getiremiyoruz!
- Metal İşçileri Greve Hazırlanıyor
- Metal İşçileri Çorlu’da Haykırdı: Greve Hazırız!
- Metal İşçilerinin Eylemleri Devam Ediyor
- Metal İşçisiyiz, MESS’in Dayatmalarına Boyun Eğmiyoruz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi Kimleri İlgilendirir?
- Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Seyahat, Hayat Pahalılığı ve MESS Sözleşmeleri!
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Birleşik Metal-İş: Metal İşçileri Mücadele Ateşini Yaktı!
- MESS’e Karşı Birliğimizi Güçlendirelim!
- MESS Dayatmalarına Birlikte Karşı Duralım!
Son Eklenenler
- Siyasi iktidarın “aile yılı” ilan ettiği 2025’te nice ailenin ocağına ateş düştü, düşmeye de devam ediyor. Ocak ayında meydana gelen ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Kartalkaya’daki otel yangını felaketiyle başladı yeni yıl. Ama bu felaket ne ilkti...
- Bombalarla yerle bir edilen Gazze’de artık ne sokak kaldı ne okul ne hastane… Ölüm çok, açlık derin… Açlığın ne olduğunu bilenler, “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” der. Çünkü açlık, insanın canının yavaş yavaş çekilmesidir, gözünün gördüğüne...
- İzmir Gaziemir Serbest Bölgede üretim yapan Digel Tekstil fabrikasında, sendikalı çalışmak istedikleri için işten atılan 15 işçinin direnişi devam ediyor. 14 Ağustosta TEKSİF Ege Bölge Temsilciliğinde, direnişçi işçiler ve sendika temsilcileri bir...
- İsrail devleti, Filistin halkına yönelik saldırılarını sürdürerek savaşın alevlerini büyütmeye devam ediyor. Dünyanın dört bir yanındaki işçi ve emekçiler ise emperyalist savaşa karşı öfkelerini dile getiriyor, savaşın ortasında kalan sınıf...
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...