Buradasınız
Dayanışmanın Gücü, Gücü Elinde Tutanların Sinir Uçları
Gebze’den bir kadın işçi
İçinde yaşadığımız kapitalist sistemde sermayeyi ve gücü elinde tutanlar sermaye sınıfıdır. Ancak gücü elinde tutmakla gerçekten güçlü olmak aynı şey değildir. Çünkü insanlar bir düşünceyi benimseyip kabul etmezlerse, gücü elinde tutanlarla gerçekten güçlü olanlar arasındaki kavga kaçınılmazdır. Tıpkı örgütlü işçi sınıfının patronlar sınıfına karşı giriştiği mücadeleler gibi. Tarihimiz birliğini sağlayan işçilerin örgütlü ve bilinçli bir şekilde atıldıkları sayısız mücadele örneğiyle doludur. Bu gerçekliğin farkında olan patronlar, işçiler bir sınıf olduğunun farkında olmasın, örgütlenmesin, birbirine güvenmesin, tek tek bireyler olarak kendilerinin saltanatına hizmet etsin isterler. İşçilerin örgütlenmesi, dayanışma içinde olması, yan yana gelerek güçlerini birleştirmesi patronların sinir uçlarına dokunur. Bunun bir örneği geçtiğimiz günlerde basına yansıdı.
Gebze’de petrokimya, gıda ve metal gibi farklı işkollarında mücadeleye atılan direnişçi işçiler, bu süreçte birbirilerinin mücadelelerine omuz vererek sınıf dayanışmasının güzel örneklerini sergilediler. Çünkü ekmek ve su insan için nasıl hayati bir ihtiyaçsa, işçi sınıfı için de sınıf dayanışması o kadar önemli bir ihtiyaçtır. Seslerini, sloganlarını, sofralarını ortaklaştıran işçilerin bu birlikteliği, işçilere büyük moral verirken, patronlar sınıfında derin bir öfkeyle karşılanıyor. BBS Metal’de bir yönetici, “Gebze önemli bir sanayi kentidir. Sendikal hareketlenmelerle aylardır bu kentin sinir uçlarıyla oynanıyor” diyor. Dayanışma için atılan adımlar dahi, gücü elinde tutanların sinir uçlarıyla oynamaya yetiyor. İşçilerin dayanışmayla güçlenmesinden korkuya kapılanlar zor kullanılmasını istiyorlar. “Gebze idari ve siyasetçilerine düşen görev, sendikalar görünümlü, aslında hükümet karşıtı bölücü, yıkıcı dil kullanmayı alışkanlık haline getirenlere, eylem ve söylemlere müsamaha göstermemek olmalıdır” diyorlar. Aslında bu sözlerle patronlar, işçi ve emekçilere karşı sınıf nefretlerini kusuyorlar.
Dünyadaki tüm zenginliği biz işçiler üretiyoruz. Nasıl ki üretimi tek tek işçiler veya iş kolları üzerinden değil de bir sınıf olarak gerçekleştiriyorsak, patronlar karşısında da tek bir sınıf olarak yer almalıyız. Çünkü patronlar ellerinde tuttukları sermayeleriyle, yasalarıyla, kolluk güçleriyle, medya organlarıyla örgütlü bir şekilde karşımızda duruyorlar. Hiç unutmamalıyız ki, patronların gücü işçilerin bir sınıf olarak birleşememesinden, örgütlü ve bilinçli olamamasından gelir. Patronlar sınıfı karşısında işçi sınıfının çıkarları ortaktır. Onların sınıfsal nefretine karşı, bizler de ortak çıkarlarımızı savunmak için sınıfımızın özgücüne, örgütlülüğüne güvenmeliyiz. Varsın, işçilerin birliği, örgütlülüğü ve dayanışması patronların sinir uçlarına dokunsun. Örgütlenmek gerçekleri görebilmek, gelecek hayalleri kurabilmek, bizden çalınanların hesabını sorabilmek demektir. Bir avuç sömürücü hırsızın dünümüzden, bugünümüzden, yarınlarımızdan çaldıklarının hesabını sorabilmek için tek ihtiyacımız örgütlenmek ve dayanışma içinde olmaktır.
İSTEMEM
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...