Buradasınız
Dilek Doğan Yaşamını Kaybetti: Katiller Aynı!
Bir grup UİD-DER’li kadın
Hemen her gün dört bir yandan ölüm, katliam haberleri geliyor. 18 Ekimde polisin silahla yaraladığı Dilek Doğan yaşamını kaybetti.
Tüm iktidar iplerini eline alan Erdoğan ve gerçekte onun yönlendirmesi altında olan AKP hükümeti, hakkını arayan herkesi teröristlikle suçlamaktan, her türlü zulmü reva görmekten çekinmiyor. Doğuda Kürt halkına azgınca saldırıyor; Türk ve Kürt halkını karşı karşıya getirmek ve bu şekilde yeniden tek başına iktidarının yolunu açmak istiyor.
18 Ekimde Dilek Doğan’ın Sarıyer’deki evine giden polis birisini aradığını iddia etti ve eve ayakkabılarıyla girmek istedi. Dilek Doğan ise polislerden ayakkabılarıyla içeri girmemelerini istediği için anne ve babasının gözleri önünde polis kurşununun hedefi oldu. Kaldırıldığı hastanede bir hafta yaşam mücadelesi veren Doğan, ne yazık ki 25 Ekimde hayatını kaybetti. Daha 25 yaşında hayatının baharında bir emekçi çocuğu olan Dilek Doğan, aynı zamanda mücadeleci bir kadındı.
Yaşadığımız topraklarda emekçi kadınların payına hep acı düşüyor. Son yıllarda kadın cinayetlerinde adeta patlama yaşanıyor. Pek çok kadın eşi, babası, ağabeyi veya sevgilisi tarafından katlediliyor. Kadınlar ölüyor; devlet ve polis izliyor. Katiller ise caydırıcı cezalar almak bir yana adeta ödüllendiriliyor. İşte AKP hükümetinin kadına verdiği değer! Eşleri tarafından katledilen kadınları izlemekle yetinen hükümet, mücadeleci kadınları katleden polislere olağanüstü yetkiler tanıyor, katliamın önünü açıyor. Polisin uyguladığı şiddeti her fırsatta savunan Erdoğan ve AKP hükümeti, gerçeklerin üzerini karartarak gün yüzüne çıkmasını engellemeye, sorumluların cezalandırılmasının önüne geçmeye çalışıyor. Tıpkı bundan önceki katliamlarda olduğu gibi. Dilek Doğan bu topraklarda polis kurşunuyla katledilen ne ilk ne de son kişidir.
Bizler UİD-DER’li kadınlar olarak diyoruz ki, Dilek Doğan’ın katillerini tanıyoruz. Ankara’da 102 canı alan, Soma’da 301 madenciyi, Uludere’de 34 köylüyü, Suruç’ta 33 genci katledenlerdir Doğan’ın katilleri. Sermaye düzeni ve onun ürettiği katillerdir gerçek sorumlular. Bizler emekçi kadınlar olarak artan devlet terörüne, baskılara, şiddete, dayağa, tecavüze karşı sessiz kalmayacağız. Egemenlerin istediği dizimizi kırıp evimizde oturmamız ve bunca zulme sessiz kalmamızdır. Patronların bizden istediği ucuz işgücü ve savaşlarda ölecek genç işçiler yetiştirmemizdir. Bizler emekçi kadınlar olarak diyoruz ki, bizim yolumuz işçi sınıfının yoludur ve bu uğurda mücadele edeceğiz. Mücadeleci bir kadın olan Dilek Doğan’ı bu köhnemiş sömürü düzenine, eli kanlı cellâtlara karşı vereceğimiz kavgada yaşatacak ve katillerden hesabı örgütlü işçi sınıfıyla soracağız.
“Sendika Olsa Ne Olur?”
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
- Dünden Bugüne Barış ve Adalet Özlemimiz İçin
- Mücadelenin Adıdır Kadın
- Ekmeğe Zam Yapılırsa
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: Geçmişten Geleceğe Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü!
- Mücadelemizin Sembolü 8 Mart
- Emekçi Kadınlarız, 8 Mart Ruhuyla Birleşiyoruz!
- Bir Ana ile Tanışmak…
- Emekçi Kadınlar Savaşı Durdurmak İstiyor Ama Nasıl!
- İnşaat, Depo, Belediye İşçileri, Çiftçiler Mücadeleye Devam Ediyor
- Hatay’da Barınma Hakkı Mitingi
- Grevdeki Befesa İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- Onların Kârı Bizim Hayatımızdan Değerli Olamaz
- Aydınlık Günleri Getirene Dek
- Kemal Türkler Kavgamızda Yaşıyor!
- Sendika Düşmanlığına, Ücret Gaspına Karşı İşçi Mücadeleleri
- Kemal Türkler’i Anıyoruz, Mücadeleci Sınıf Sendikacılığı Anlayışına Sahip Çıkıyoruz
- Örgütlü Olan Kazanır!
- Eti Krom İşçilerinin Mücadelesi Kazanımla Sonuçlandı
- Belediyelerde İşten Atma Saldırısına Karşı İşçilerin Mücadeleleri Devam Ediyor
- KESK ve Emekli Örgütlerinden Türkiye Genelinde “Sefalete Teslim Olmayacağız” Eylemleri
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: Kadına Şiddete Hayır!
- Elektrik Kaçağıyla Ölmek Kaza Değil Cinayettir!
- Eti Krom Patronunun Tutumu Ne Anlatıyor?
- Sendikal Baskılar Sürerken Mücadele Eden İşçiler Kazanıyor
- TÜİK’in Kayıp Sepeti
- Türk-İş, DİSK ve Hak-İş’ten Ortak Basın Açıklaması
- Çorlu Tren Katliamının 6. Yılında Hayatını Kaybedenler Anıldı
- İsrail’in Gazze Katliamı Dokuzuncu Ayında Protesto Edildi
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...