Buradasınız
Ev İşi Sadece Kadının İşi Olmasın!

Yaşadığımız kapitalist düzen, patronların, sermayelerini büyütmek için işçileri sömürmesi üzerine kurulu. Bu düzende kadınıyla erkeğiyle işçilere reva görülen şey patronların sermayesi büyüsün diye çalışmak, çalışmak, çalışmaktır. Bu yıpratıcı ve bıktırıcı çalışmaya katlanmak zorundadır işçiler. Yoksa hayatlarını devam ettiremez, geçimlerini sağlayamaz, evlatlarına bakamazlar. Adına kapitalizm denen bu sömürü düzeni insanları işte böyle iki sınıfa bölmüştür: İşçiler ölesiye çalışıp sefalet çekerken, patronlar işçilerin emeğine el koyar ve zenginliklerine zenginlik katarlar.
Onca uzun saatler çalışmak işçilerin en temel ihtiyaçlarını karşılamak için bile yeterli zaman bırakmaz. Yemek, temizlik, çocuk bakımı gibi işler işçi ailesinin sırtında büyük bir yük oluşturur. Ne yazık ki bu işlerin tümü geleneksel olarak kadınların görevi olarak görülür. Bu toplumda kadına biçilen bir rol vardır: Kadın, evin tüm işinden sorumludur; yemek yapar, çocuk doğurur, temizlik yapar. Kadın çalışsa da çalışmasa da sanki bu işler onun doğal vazifeleriymiş gibi algılanır. Böyle bir işbölümü emekçi kadının hayatını iyice zorlaştırır, ezilmişliğini ikiye katlar.
İşçi kadın sabah erkenden kalkıp işe koyulur. Akşama kadar işyerinde erkeklerle aynı işleri yapar. Patron posasını çıkartana kadar çalıştırır. Paydos edip eve geldiğinde bir mesai daha başlar. Yemek, bulaşık, çamaşır, temizlik, çocuklarla ilgilenme derken vakit geçer. Dinlenmek için zaman bulamaz. Artık tek yapabileceği ertesi gün işe gidebilmek için uyumaktır.
Bir işçi kadın bu durum için şunları söylüyor: “Çok uzun saatler çalışıyoruz. Eve geldiğimizde mesai ne yazık ki bitmiyor. Akşam evde de işler bizi bekliyor. Bu durum ise bizim psikolojimizi bozuyor. Dinlenemiyoruz, ailemize vakit ayıramıyoruz. Çalışmadığımızda kira, gıda, çocukların okul masraflarını karşılayamıyoruz, mecburuz, bir kişinin çalışması yetmiyor.”
Evde çalışan kadın da sabah erkenden kalkar. Çocuklara ve eşe kahvaltı hazırlar. Onları işine ve okuluna yolladıktan sonra, gün içindeki maraton başlar. Evin temizliği, bulaşık, çamaşır, alışveriş, faturaları ödemek, yemek yapmak, çocuklarla ilgilenmek gibi işler onu bekler. Bu maraton her gün böyle devam eder.
Emekçi kadınlar, çocuğun bakımından yetiştirilmesine kadar büyük bir emek harcarlar. Evdeki işlerin tüm sorumluluğu onların sırtlarındadır. Fakat kadınların bütün bu işleri yapmak için harcadıkları emek sanki yokmuş gibi görünür. Bu durum kadınların kendilerini verimsiz, işe yaramaz ve toplumdan dışlanmış hissetmelerine neden olur.
Oysa çalışan kadın için de, evde çalışan kadın için de bu işler çok daha kolay hale getirilebilir. Öncelikle ev işlerinin ve çocuk bakımının tüm yükünün kadının sırtına yıkılması engellenmelidir. İşçi aileleri ve emekçi kadınlar bu işleri tek başlarına sırtlanmak zorunda bırakılmamalıdır. Tüm zenginlikleri üreten işçilerin kendilerine zaman ayırabilmesi için iş saatlerinin kısaltılmasının yanı sıra ev işleri ve çocuk bakımı toplumsallaştırılmalıdır.
Her mahalleye ortak yemekhaneler ve çamaşırhaneler kurulmalıdır. İşçiler ihtiyaçlarını burada ücretsiz karşılamalıdır. Çocuklar için her mahalleye, her işyerine kreş kurulmalıdır. Her yaştan çocuk için sağlıklı, kapsamlı ve eğitici kreşler kurulmalıdır. Kreşler yaş sınırlaması olmadan günün her saati hizmet vermelidir. Ücretsiz ve kaliteli kreşler olmalıdır. Bu hizmetlerin tümünü devlet ücretsiz olarak vermelidir.
Biz işçiler kadınıyla, erkeğiyle gece gündüz demeden çalışıyor, üretiyoruz. Aldığımız ücretten, yaptığımız alışverişe kadar her şey için devlete vergi ödüyoruz. Ürettiklerimizin patronların serveti olarak birikmesini değil tüm toplumun ihtiyaçları için kullanılmasını istiyoruz. Kadınıyla, erkeğiyle bu taleplerin hayata geçirilebilmesi için her alanda örgütlenmeli ve hakkımız olanı almak için mücadele etmeliyiz.
Korkunun Düşmanı Kendine Güvenmektir!
- Emekten Yana Bir Bilim İnsanı: Alice Hamilton
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Nefes Almak İçin…
- UİD-DER’de 8 Mart Etkinlikleri: 8 Mart Yol Gösteriyor, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Emekçi Kadın, Yaşam, Mücadele, Dönüşüm
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
- UİD-DER Kadın Komitesi: Sorunlar, Engeller Mücadeleyle Aşılır!
- Güvencesiz ve Esnek Çalışma Modellerine Bir Yenisi Eklendi: “Komşu Annelik”
- Bu Televizyonlar Neleri Gösterir, Neleri Göstermez?
- Ekranlar ve Çocuklarımız
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- Emekten Yana Bir Bilim İnsanı: Alice Hamilton
- Kölelerin İsyanı, Ücretli Kölelerin Gücü
- İşçi Dayanışması 208. Sayı Çıktı!
- Örgütlü Olamayan Ucuz İşgücü Olur
- Komşunun Evi Yanarken…
- İşçi Gençlik Patronların Kölesi Olmayacak
- On Depo Benzin İle Ölçülen Emek
- Yaşadığımız Çağın Sorumluluğunu Almak, Guido Gibi Olmak!
- “Greve Çıktık, Elimize Ne Geçti?”
- Sağlıksız Bir Sağlık Anlayışı
- Kim Bu Herkes?
- Zeytin Ağacına Bile Düşmanlar!
- Sorunlarımızı Aşmak İçin Birlik Olmaya İhtiyacımız Var!
- İşçi Dayanışması 207. Sayı Çıktı!
- Yıkanan Eller, Hayatları Kurtulan Anneler ve Geleceğimiz
- Mücadele Geleneğimizin İzinde: Bayrak Elden Ele
- En Büyük Engelimiz Kapitalizmdir
- “Ekonomi Tıkırında” Masallarına Devam!
- Grev Hakkımıza Sahip Çıkalım!
- Mücadele İçinde Dönüşenler: Derby’den 15-16 Haziran’a!
Son Eklenenler
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....
- Pakistan’da binlerce tekstil işçisi, hakları için haftalardır mücadele ediyor. Arjantin’de emekliler her Çarşamba günü düzenledikleri protestolar devam ediyor. Tunus’un en büyük işçi sendikası Tunus Genel İşçi Birliği (UGTT) üyesi toplu taşıma...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu KESK, 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerine dair, Kamu İşveren Heyeti teklifinin açıklanmasının ardından, 13 Ağustos Çarşamba günü Türkiye’nin pek çok kentinde ortak basın...