Buradasınız
Fon Kandırmacasına İnanmayalım!
Bağcılar’dan grup inşaat işçisi
Bizler inşaatlarda taşeron çalışan bir grup işçiyiz. Uzun süredir inşaatlarda çalışıyoruz. Çalıştığımız inşaatta birçok sorunla ve haksızlıklarla karşılaşıyoruz. Siz işçi kardeşlerimizin de bildiği gibi en büyük sorunumuz başta iş güvenliği önlemlerinin alınmaması. Yemek, maaş, temizlik gibi birçok sorunumuz var. Çalıştığımız taşeron firma asgari geçim indirimimizi ödemediği gibi bir de sigortamızı asgari ücretten yatırıyor. Biz inşaat işçileri inşaatlarda kısa süreli veya gurbetçi olarak çalıştığımız için kıdem tazminatı hakkımızdan yararlanamıyoruz. Daha yılımızı dolduramadan ya iş bitiyor ya da memleketimize gidiyoruz. Yılını dolduran arkadaşlar kıdem tazminatı hakkını istediklerinde de, firmalar “bir daha bizimle çalışamazsınız” diye tehdit ediyorlar. Bizler de işsiz kalmamak için bu hakkımızdan vazgeçmek zorunda kalıyoruz.
Hükümetin çıkaracağı kıdem tazminatını fona devretme yasası biz inşaat işçilerine bu sorunlardan kaynaklı cazip geliyordu. Ama deneyimli işçi arkadaşlarımızın uyarısıyla, kendi aramızda aslında bu çıkacak yasanın biz işçilere hiçbir yararı olmayacağını aksine patronların yararına olacağını konuştuk. İşsizlik fonunda olduğu gibi bu fonda biriken paraları da patronlara aktaracaklar. Patronlar istedikleri zaman işçileri işten atabilecekler. Tazminatımızın on yıl sonra yarısını alabileceğiz. İşsizlik fonunda olduğu gibi bu fondan da işçiler yararlanmasın diye zor kriterler getirecekler. Bir aylık kıdem maaşımızı 15 güne düşürecekler. Yani hakkımız olan parayı bize vermemek için ellerinden geleni yapıyorlar, yapacaklar. Bu yaptıkları hak gaspları yasalarını işçilerin yararınaymış gibi utanmadan reklamlarla anlatarak bizi kandırmaya çalışıyorlar. Biz işçiler olarak uyanık olmalıyız. Madem hükümet bizi çok düşündüğünü söylüyor, o zaman taşeronu kaldırsın, sigortalarımız tam yatsın, inşaatlarda iş güvenliği denetimini arttırsın. Hakkımız olan kıdem tazminatını böyle bir fona devretmek yerine patronlara kıdem tazminatı hakkını ödeme zorunluluğu getirsin. Bu şekilde yaparak işçilerin haklarını “devlet güvencesine” alabilir hükümet.
İnşaat işçileri olarak bizler farkında olmadan birlikte çalışarak kocaman binalar yapıyoruz. Bir araya gelip sorunlarımızı, dertlerimizi konuşursak, çözüm ararsak, örgütlenirsek ne taşeron kalır, ne yemek sorunu ne de iş güvenliği sorunumuz. Maaşımızı da zamanında alırız, kıdem tazminatımızı da. Hükümetler de, patronlar da kafasına göre yasa çıkaramaz. Yeter ki bir araya gelelim…
Elleri Var Özgürlüğün
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Kıdem Tazminatı Hakkımız Egemenlerin Ağzını Sulandırıyor
- “Olmaz Öyle Şey”
- Sendika Biziz!
- Engel Olduk, Yine Olabiliriz!
- Su Uyur Düşman Uyumaz
- Kötü Gün Dostu Kıdem
- Patronların Oyununa Kanmamak İçin UİD-DER’e
- Kıdem Tazminatı Bize Mirastır
- Sağlıklı ve Güvenli Çalışma İçin Kıdem Tazminatına Sahip Çık
- Kıdemden Elinizi Çekin!
- Kıdem Tazminatı Sınıfımızın Bize Mirasıdır
- Kıdem Tazminatımızın Patronların Cebine Girmesine İzin Vermeyeceğiz!
- Gebze Sendikalar Birliği: Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!
- Kıdem Tazminatı Maliyet Değil Haktır!
- İçimiz Isınır mı?
- Dün Ayağa Kalkmışlardı, Peki Ya Bugün?
- Kıdem Tazminatını Gasp Ettirmeyelim
- Burjuva Medyanın Dezenformasyonlarına Kanmayalım!
- Kıdem Tazminatı: Yalanlar ve Gerçekler!
Son Eklenenler
- Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Mersen’de işçiler, sendika ve toplu sözleşme hakları için 19 Nisanda greve çıktı. Sendikadan yapılan açıklamada şu sözlere yer verildi: “Fransa sermayeli Mersen’in merkez yöneticileri...
- İşçi Dayanışması’yla tanışmış işçi kardeşlerimiz, gazetemizin kendilerinde yarattığı değişimi çok iyi bilir. UİD-DER ile yolları kesişen her işçi kardeşimizin zihni açılır, doğru bir ifadeyle dünyaya ve her şeye sanki üç boyutlu bir gözlükle bakar...
- Bu dünyaya sadece çalışmak için gelmiş gibiyiz. İşyerinde arkadaşlarımın ağzından sürekli şu sözler dökülüyor: “Ya biz bu dünyaya çalışmak için mi geldik? Evde iş, fabrikada iş… Sürekli bir döngünün içinde dönüp duruyoruz. Neden bu kadar çok...
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...