Buradasınız
Geç mi Kaldık?
Gebze’den bir işçi
Ben 6 yıldır otomotiv fabrikasında çalışan bir kadın işçiyim. Hava yastığı, emniyet kemeri ve direksiyon üretiyoruz. Ben önceden hava yastığı emniyet kemeri bölümünde çalışıyordum. O süreci işçi kardeşlerimle paylaşmak istiyorum.
Kulaktan kulağa bir söylenti duyuldu. İşverenimiz işi büyüterek bir direksiyon fabrikası açacakmış. Kısa bir zamanda açıldı da. Direksiyon fabrikasına gidecek olan arkadaşlar olarak bir araya gelip anlaştık. O fabrikada çalışma şartlarının ağır ve zor olduğunu duymuştuk. Bu yüzden bu koşullara göre birtakım talepler belirlemeye karar verdik. Bir toplantı yapıp, istediklerimizi işverene bildirecektik ve eğer taleplerimiz kabul edilmezse işten ayrılacaktık. Toplantı günü geldi. Toplantıda bizler işverene direksiyon üretiminin zorlukları, sağlık koşulları (kimyasal maddeler kullanılıyor) ve ağırlığı konusunda dilimizin döndüğü kadar derdimizi anlatmış ve yapılan bu iş karşılığında daha fazla ücret talep etmiştik. Fakat işveren, bizim taleplerimizi karşılamak yerine, tazminatlarımızı verip daha düşük bir maaşla bizleri çalıştırmayı planlıyordu. İşveren, “ülkenin içinde bulunduğu koşulları düzeltemeyeceklerini, Türkiye’deki şartlara bakılırsa iyi maaş verdiklerini” söyledi. Bir arkadaş patrona “isteklerimiz nasıl olsa kabul edilmiyor. Hepimiz işten çıkarsak ne olur? Siz de bu koşullarda bu maaşla çalışmayı kabul edenlerle çalışırsınız” dedi. İşverenin bakışı değişti, böyle bir cevap beklemiyordu bizden. Bakışları, “olmaz öyle bir şey” dese de, “yerinize işçi alır eğitirim. En fazla 3 ayımı alır” dedi. Kızgın ve kırgındık, ama ne çare çalışmak zorundaydık. Belki çalışırken bir şeyler yapar, çalışma koşullarını ve şartlarını değiştirebilirdik. Belki, belki diyerek bugüne geldik. Ve hâlâ aradan 5 yıl geçmesine rağmen iş koşullarımız aynı, haklarımız gasp edilmiş durumda. Eksiklik bizde. Kendi haklarımızı nazikçe istemek yerine almayı deneseydik, bilinçli bir şekilde ve hep birlikte davranabilseydik, belkiler keşkeler olmazdı. Geç mi kaldık? Değil bence! Çünkü biz işçiler genel sohbetlerimizde hep aynı şeyleri düşünüyor, konuşuyor ama uygulayamıyoruz. Nedeni güvensizlik bence.
Biz işçiler işimize gösterdiğimiz özeni, çabayı, kendimizin örgütlenmesi ve bilinçlenmesi için veremiyoruz. Haklarımızı ve yapabileceklerimizi bilsek birbirimize güvensiz olmazdık. Ezilen biz olmazdık. İstediklerimizi alabilmek için bilgili olmak, birlik olmak, korkusuz olmak ve ne istediğini bilen mücadeleci işçiler olmak gerekiyor.
K.D.S. İşçileri Direnişe Geçti
Yeni Bir Dünya Kurmak İçin
- Adres Doğru mu?
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...