Buradasınız
Hastanelerde Neler Oluyor!
UİD-DER’li sağlık emekçileri
Marmara Üniversitesi Hastanesinin Pendik Kaynarca’ya taşınmasının ardından çalışanların mağduriyetleri artmaya devam ediyor. Bir süre önce işten atılan taşeron firmaya bağlı 4 işçi işe geri alınırken, vakıf üzerinden çalışmakta olan sağlık personelinin işe devam edemeyeceği, yerlerine Sağlık Bakanlığının yeniden personel atayacağı söyleniyor. Bu arada hekimler hariç, çalışanların döner sermaye ek ödemeleri ödenmiyor. Hekimlerin ek ödemeleri ise başka kurumlar üzerinden gösterilerek ödeniyor. Hekim grubunun ağzına bir parmak bal çalınarak, doğabilecek örgütlü bir tepkiye dâhil olmamaları sağlanmak isteniyor.
Vakıf Gureba Hastanesi özel bir tıp fakültesi vakfına devredilerek Bezm-i Alem Vakıf Gureba Hastanesi adını aldı. Hastane çalışanlarına ise 2 seçenek sunuldu: Kadrodan ayrılıp aynı hastanede sözleşmeli çalışmak veya kadroda kalıp il içinde bir başka sağlık kuruluşuna atanmak. Personelin hemen tümü 2. seçeneği tercih etti. Uzmanlık eğitimini tamamlamaya çalışan asistan hekimler de, özel üniversitede sorun yaşayabilecekleri ve eğitimlerinde bir aksama yaşanabileceği kaygısıyla, kendi bölümlerinin öğretim üyelerinin il içinde tercih ettiği yerleri tercih ettiler. Ancak böylelikle nöbet ertesi izinlerin kullanılmadığı, haftada 80-100 saate varan çalışma koşullarını kabule zorlandılar. İstanbul Tabip Odası ve SES’in birlikte organize ettiği eylemlerde sağlık emekçileri bu saldırıları protesto ediyorlar.
Üsküdar Devlet Hastanesinde çalışma koşulları giderek daha da kötüleşiyor. Kasım ayı içinde hemşireler istemedikleri halde başka hastanelerde görevlendirilmeye başladılar. Öncelikle 4B’li çalışanları hedef alan bu saldırı kadrolularla devam edecek. Daha önce Vakıf Gureba Hastanesinden gönderilen hemşire arkadaşlar burada bir kez daha mağdur edildiler. Halen devam etmekte olan görevlendirmelerde, isimler keyfi biçimde seçilmekte ve bu hastanelere gönderilmekte. Ayrıca Validebağ Devlet Hastanesinin birleşmesiyle birlikte çalışanların iş koşullarındaki belirsizlikler artmakta ve huzursuzluklar da devam etmekte. Gerek kadrolu, gerek taşeron temizlik işçilerine yönelik baskılar da devam ediyor. Temizlik şirketi yöneticileri işten çıkardıkları işçilere yeni ihale döneminde işe alınmayacakları tehdidiyle zorla evrak imzalatmaya çalışıyorlar. Güvenlik şirketinde çalışan işçilerse ücretlerinin düşürülmesi tehdidiyle yüzyüze. Tüm bunlar çalışanların huzursuzluklarını daha da arttırıyor.
Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları Hastanesinde taşeron şirketlere bağlı olarak çalışan bilgi-işlem ve temizlik işçisi arkadaşların sendikalaşma çalışmaları devam ediyor. Hemen her yerde karşılaştıkları sorunlara taşeron işçisi arkadaşlar sendikalaşarak engel olmaya çalışıyorlar.
Sağlık emekçilerinin farklı farklı işyerlerinde sürdürdüğü mücadeleler birleştirilebildiğinde, bu saldırıları engelleyebilmek ve yeni kazanımlar elde edebilmek mümkün olacaktır.
- Emekliler “AÇIZ” Diyor, Onları Kim Duyuyor?
- Geleceğimizi Kurmak İçin Birliğimizi Büyütelim
- “Asıl Haber Biziz Be Abla”
- Sağlık Çalışanlarına Sağlıksız Yemekler
- Sorunlar Mücadeleyle Çözülür
- İşyerinde “Paralı Eğitim!”
- Onların İnsafına Bırakmayalım!
- “Sana Ceza Veriyorum Tayfun!”
- Emekli Maaşı Ne Zaman Ödenecek?
- “Çalışanlarımıza Rapor Vermeyin!”
- “Kırtasiye Ürünleri İkinci Ele Düştü”
- Örgütlü Olmak ve Toplu İş Sözleşmeleri
- Alo 170: Yanlış Numara Çevirdiniz!
- Turgut Özal, Gökova Santrali ve Sonrası
- TÜİK Kimin Hizmetinde?
- Emekliler Sendika Kuramazmış!
- Sorumluluk Almadan Kazanım Elde Edemeyiz
- Topluma Fildişi Kulelerden Bakmak
- Mücadele Edenler Mutlaka Kazanır!
- “Geçmiş Olsun” Yerine “Rapor Almayın”
Son Eklenenler
- UİD-DER’li işçiler, grevlerinin 9. gününde Mersen işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor! Yaşasın Sınıf Dayanışması!” pankartı arkasında grev çadırına yürüyen UİD-DER’li işçiler hep birlikte “Yaşasın Sınıf...
- Emekçi kadın kardeşimiz, nasılsın? Pek sorulmaz nasıl olduğumuz, neler hissettiğimiz ve en önemlisi ne istediğimiz. Bu düzende bir rol biçilmiştir biz emekçi kadınlara ve ona uygun davranmamız, rolümüzü iyi oynamamız beklenir bizden. Hem de öyle...
- Bizler kamuda çalışan sağlık emekçisi kadınlarız. 1 Mayıs yaklaşırken içimizdeki heyecan ve umutla bir araya geldik ve sağlık emekçileri olarak “neler talep ediyoruz?” diye konuştuk. Kadınların oldukça yoğun çalıştığı bir sektörde olmamıza rağmen...
- Sorunlarımız her geçen gün katmerlenerek büyüyor. Mutfak masrafları, faturalar, barınma sorunu, düşük ücretler… Ama yalnızca sorunları sıralamakla bir yere varamayız. Yaşadığımız sorunları çözüme kavuşturmak için öncelikle sorunun kaynağını...
- Mersin Çevre Platformu, MIP AŞ’nin limanı genişletmek amacıyla Atatürk Parkını kapatmasını Özgür Çocuk Parkında basın açıklaması ile protesto etti. Mersin halkı, şehir merkezinde bulunan Atatürk Parkının MIP A.Ş tarafından liman genişletme...
- 28 Nisan birçok ülkede iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yaşamını yitirmiş işçileri anma günü olarak kabul edilmiş durumda. İlk defa Kanada Kamu Çalışanları Sendikası (CUPE), 1984’te kendi üyeleri için 28 Nisanı Yas Günü olarak ilan etti. Bir...
- ABD’nin New York şehrindeki Columbia Üniversitesi öğrencilerinin başlattığı Filistin halkıyla dayanışma eylemleri ülke çapındaki diğer üniversitelere de yayılarak büyüyor. ABD’nin 22 eyaletinde 40’tan fazla kampüste öğrenciler aynı taleplerle...
- Aralık 2023’te iktidara gelen faşist Javier Milei ve hükümeti, kemer sıkma politikalarıyla krizin faturasını Arjantinli emekçilerin sırtına yıkmaya devam ediyor. İktidara geldiği günden bu yana birçok protesto gösterisiyle Milei hükümetine...
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...