Buradasınız
İşçi Aileleri: “MESS Dayatmaları Sabrımızı Taşırdı”

Merhaba dostlar! Metal işçisi kadınlar ve işçi eşleri olarak yazıyoruz bu satırları sizlere. Farklı şehirlerde, metale, demire şekil veren 130 binden fazla işçiyi ilgilendiren toplu iş sözleşmesini bizler de yakından takip ediyoruz. Kimimiz fabrikalarda yapılan yürüyüşlerde yer alıyor, elindeki meşaleyle günün karanlığını aydınlatıyor, kimimiz de yürüyüş videolarını izleyip, atılan sloganlara çocuklarıyla birlikte ses veriyor. Binlerce işçi meydanlara çıkıp hakkını ararken, bizler de bu mücadelenin bir parçası olduğumuzu anlatmak istedik sizlere. Bu satırları yazarken çocuklarımız yan odada, “Güzel Günler Göreceğiz Çocuklar” şarkısını söylüyorlar. Evet, göreceğimiz güzel günler, metal işçileri ve aileleri olarak el ele verdiğimizde, mücadeleyi büyüttüğümüzde gelecek. Başta metal işçileri olmak üzere, bu mücadeleye omuz veren tüm işçileri selamlıyoruz.
Demet: Merhaba hayatın bütün zorluklarıyla baş etmeye çalışan emekçi kardeşlerimize. Ne yazık ki, şartları her geçen gün daha da kötüye giden bir dünyada yaşıyoruz. Daha doğrusu yaşamaya çalışıyoruz. Her şeye zam üstüne zam gelirken, alın teriyle çalışan kardeşlerimizin emekleri ne yazık ki kendilerine değil, sömürücü patronların işine yarıyor. Onlar paralarına para katarken, işçilere kırıntılarla yetinin diyorlar. Onların sofraları çeşit çeşit yiyeceklerle dolarken, bizler el yakan fiyatlarla pazara, kasaba gidemez olduk. Kardeşler, bizlere yapılan bu haksızlığa susacak mıyız? Evine ekmek götüremeyen, evladının ihtiyaçlarını alamayan anne babaların artık boynu bükülmesin! Bu düzeni bozuk dünyayı el ele düzeltelim! Daha güzel, daha adil, daha mutlu yarınlar için, haydi memleketin her yerinde ezilen, hakkı yenilen işçi kardeşler! Durmayın, siz de haykırın! ‘Buradayım’ deyin! Siz demezseniz, kimse fark etmez sizi. Biz bu memleketin her köşesinde emek veren insanlarız. Değer görüp hakkımızı almak en çok bizlerin hakkı.
Merve: “Adaletin bu mu dünya”, diyerek başlamak istiyorum. Ben işçi bir babanın kızıyım. Babam yıllarca işçinin yanında grevlerde, yürüyüşlerde, fabrika önlerinde eylemler yaptı, sloganlar attı. Hayatımız yıllarca böyle akıp gitti. Şimdi eşim mücadelede, grevlerde… Demem o ki, ne zamana kadar devam edecek bu bozuk düzen? Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceği nasıl olacak? Neden biz kuru ekmeği bölüşürken, kışın soğuğunda eylem yaparken, patronlar sıcak yataklarından çıkmıyorlar? Çok bir şey istemiyoruz. Bize ait olmayan bir şeyi de istemiyoruz. Hiçbir zaman patron yandaşı olmadık, olmayacağız da! Hakkımızı, yıllarca devam edeceğini bilsek bile, aramaya devam edeceğiz. Çocuklarımıza, torunlarımıza iyi bir gelecek bırakmak için, diğer şehirlerdeki bütün işçi kardeşlerimizle el ele aşacağız zorlukları. Ve bu bozuk düzeni değiştireceğiz.
Ayşe: İşçinin sabrını taşıran şey emeğinin, hakkının gasp edilmesi. En çok çalışıp da en az kazanan olması. Sadece eşlerimizin değil, bizlerin de sabrı taşıyor artık. Yaşam standartlarımızın berbat hale gelmesinin sebebi patronlar. Mutfakta, pazarda, mağazada, markette yokluk çeken biz. Çocuklarımızın en temel ihtiyaçlarını, eğitim masraflarını dâhi karşılayamıyoruz. Bu bir anne-baba için berbat bir durum. Maddi sıkıntılar, manevi sorunları doğuruyor çünkü. Tüm bunlara karşı metal işçilerinin yanındayız. Ve hep birlikte mücadele edeceğiz.
Fatma: MESS dayatmalarına sabrımız taştı. Benim eşim Birleşik Metal-İş üyesi. Şu anda sözleşme dönemindeler. Fakat patronlar sözleşme maddelerini tek tek kabul ediyor. Birkaç tanesini kabul ediyor. 10 gün sonraki görüşmede birkaç madde daha karara bağlanıyor. Dalga geçer gibi davranıyorlar. Ama işçiler olmasa patronlar para kazanamazlar. Şu anda, her gün, her şeye zam geliyor. Gıdaya, doğalgaza, elektriğe zam geliyor. Ama kaşıkla verip kepçeyle alıyorlar. Birkaç ay sonra vergi kesintileri de başlayacak. Devletimiz sağ olsun, aldığımız da gidiyor zaten. O yüzden, metal işçilerine tam destek, hep destek!
İlknur: Beş senedir çalışıyorum fabrikamda. Sabrımızın taştığını en çok nerde hissettim biliyor musunuz? Geçen yaz biz 4-12 vardiyasındayken, çay molasında bir grup işçi yan yana oturuyoruz. Bir yıl boyunca affedersiniz eşek gibi çalışıyoruz. Ama biz tatili geçmişiz, bilet parasını hesaplıyoruz. 15 günlük yıllık izinde, memlekete gitmek için bilet paramızı nasıl denkleştireceğimizi düşünüyoruz. Bunu görmek çok zoruma gitmişti. Patronların bize gelince parası yok. Ama fabrikaya makine almaya paraları var, kendilerine paraları var. Bizim fabrikada yediğimiz bir elmanın, yoğurdun parasını bizden kesmenin peşine düşmüşler. Çay alanımızı depo yapmaya çalışıyorlar. Yeni yeni makineler alıyorlar. Paran yoksa buna da paran olmaması gerekir. Sadece işçiye mi paran yok? Kardeşim de metal işçisi. İkimizin çalıştığı fabrikaların arasında bir ağaç sınırı var. O Türk Metal üyesi, ben Birleşik Metal üyesiyim. O da benimle aynı parayı alıyor. Ben mücadele ediyorsam, onun için de mücadele edeceğim. Bizi öyle bölüyorlar ki, Birleşik Metal-İş üyesi, Türk Metal üyesi diye. Ama sonuçta hepimiz işçiyiz, ekmek parası gibi tek bir amacımız var. Son sözümüz; İşgal! Grev! Direniş! Sendikaların meydanlara çıktığı bu dönemde, bu birlikteliği sonuna kadar kullanmamız gerekiyor. Bütün şalterlerin inmesi gerekiyor. Türkiye’de en azından bir gün hayatın durması gerekiyor.
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal İşçileri Sefalet Ücretine ve Sendikal Baskılara Karşı Mücadele Ediyor
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi İmzalandı
- Greve Hazırlanırken Sohbetler
- Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı: Metal İşçileri Greve Hazır!
- Metal İşçilerinin MESS’i Protesto Eylemleri Sürüyor
- Ay Sonunu Bırak, Ortasını Getiremiyoruz!
- Metal İşçileri Greve Hazırlanıyor
- Metal İşçileri Çorlu’da Haykırdı: Greve Hazırız!
- Metal İşçilerinin Eylemleri Devam Ediyor
- Metal İşçisiyiz, MESS’in Dayatmalarına Boyun Eğmiyoruz!
- MESS Grup Toplu İş Sözleşmesi Kimleri İlgilendirir?
- Hak Gasplarına Karşı İşçi Mücadeleleri
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /2
- MESS Sözleşmesi ve Emekçi Kadınlar: Ne Düşünüyoruz? Nasıl Düşünmeliyiz? /1
- Seyahat, Hayat Pahalılığı ve MESS Sözleşmeleri!
- 1977 MESS Grevine Güç Katan Emekçi Kadınlar
- Birleşik Metal-İş: Metal İşçileri Mücadele Ateşini Yaktı!
- MESS’e Karşı Birliğimizi Güçlendirelim!
- MESS Dayatmalarına Birlikte Karşı Duralım!
Son Eklenenler
- Artık eski kuşak bir işçi olarak, gençliğimde başımdan geçen bir olayı anlatacağım. Yıllar evvel “iş kazası” nedeniyle biri ağır iki ayrı ameliyat olmuştum. Sonrasında bir buçuk seneye yakın yatalak kalmıştım. Bu sürenin 7 ayını evde geçirmiştim....
- UİD-DER’le 1 Mayıs’a katılan bir engelli arkadaşımız, dünyada 1 milyar engelli olduğunu söyledi. Bu rakam 8 milyarlık dünya nüfusunun yüzde 12,5’ine denk geliyor. Yani her 8 kişiden biri engelli! TÜİK verilerine göre de Türkiye’de en az 10 milyon...
- ABD’nin her yıl “özgürlük ve bağımsızlık günü” olarak kutladığı 4 Temmuz, bu yıl resmi törenlerin ve barbekü partilerinin ötesine geçerek işçi ve emekçilerin öfkesine sahne oldu. “Amerika’ya Özgürlük” sloganıyla onlarca şehirde gerçekleşen...
- Şüphesiz ki koşullar insanın ruh halini belirlemede çok etkili olur. Aynı şekilde tersine, bilinçlenen, ruh halleri değişen insanlar koşulları belirlemekte ve değiştirmekte çok etkili olur. Örneğin yoğun bir kış mevsimin yarattığı ruh hali, öyle bir...
- “Kamu imkânlarını amacı dışında kullanmak, kamuya ait işleri yavaşlatmak ya da aksatmak, verilen görevleri layıkıyla yerine getirmemek hem vebal hem de günahtır. Kamu hizmetlerini sunarken insanlar arasında ayrım yapmak, tanıdığı kişilere öncelik...
- Petrol-İş Sendikasında örgütlü grevci TPI Kompozit ve Temel Conta işçileri ile grevlerini kazanımla sonuçlandıran DYO Boya işçileri ve sendika düşmanlığına, işten atma saldırılarına karşı direnen TEKSİF üyesi Digel Tekstil işçileri, İzmir Menemen...
- Yıllar önce çalışıp ayrıldığım işyerinden bir işçi arkadaşım anlattı. Patron ekonomik krizden dolayı iflas ettiğini, işyerini kapatacağını söylemiş işçilere. Sonra patronla birlikte oturup ağlaşmışlar; “ne güzel bir işyerimiz vardı, ne güzel bir...
- Başlıkta yer alan ifadeler, Hakkı Özkan’ın “Grevden Sonra” romanındaki öncü işçi Nuri’nin eşinin sözleridir. Nuri, grevde öncüdür; mayası sağlam, kararlı bir işçidir. Yazar Hakkı Özkan matbaa işçiliği yapmıştır, yaşadıklarını romana aktarmıştır. “...
- Gebze Sendikalar Birliği, İsrail devletinin Gazze’de yürüttüğü katliamı, emperyalist savaşı lanetlemek, Filistin halkının sesi olmak, işçilerin dayanışmasını büyütmek için Filistinli sendikacılarla birlikte Gebze Kent Meydanında bir eylem düzenledi...
- Kenya’da, geçtiğimiz sene Haziran ayında, IMF’nin dayattığı kemer sıkma politikaları doğrultusunda yeni vergi yasası hazırlanmıştı. Bu yasa tasarısı, işsizlik, yoksulluk ve artan hayat pahalılığıyla boğuşan işçilerin ve emekçi gençliğin öfkesini...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu, Kocaeli Dilovası ve İzmir Çiğli’de üretim yapan DYO Boya fabrikalarında, düşük zam dayatmasına karşı greve çıkan işçilerin mücadelesi 44. gününde kazanımla sonuçlandı. İlk yıl için yüzde 73...
- İşçi sınıfının tarihsel mücadele mirasını yaşatmak ve bu mirastan güç alarak işçilerin birliğini büyütmek için çalışan UİD-DER, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin 55. yılı vesilesiyle 29 Haziranda, “Gelenekten Geleceğe: Umut Örgütlü Mücadelede!”...
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kocaeli’nin Körfez ilçesinde faaliyet gösteren Gübretaş fabrikasında yüzde 30 sefalet dayatmasına karşı işçiler, 3 Temmuzda greve başladı. Devrimci Sağlık-İş Sendikasının, kamu işçilerine dayatılan sefalet...